O muhteşem çocuk önümden geçip gitmişti hiç yüzüme bakmadan. Neden yani ben gibi birine bakılmaz mı çok ayıp ettin gelecekti kocam kalbimi kırdın. Bir süre öylece arkadasından baktıktan sonra içeriye girme kararı aldım sonuçta ilk günden geç kalmamalıyım.
Söylene söylene içeri girerken gelecekti kocamı gördüm hemen saçlarımı düzeltip yanına yaklaştım. Yüzüme sevimli bir gülümseme yerleştirdim bütün cesaretimi toplayıp konuştum.
"Merhaba" gülerek demiştim. Bana döndü sadece başını salladı ve önüne döndü. Öküz kendini ne sanıyorsun sen he söyle bakayım bana.Asssh sinir etti beni lan ben sana gelecekti kocam dedim sen bana döndün kıçını gittin. Ah ah ben de suho isem seni bana aşık edeceğim. Asansör geldikten sonra ikimiz de bindik tam ben basacak iken o benimle aynı katı bastı. Ahh ahh seninle kesin evlenmeliyiz be herşeyim ortak gelecekteki kocam.
Geleceğimiz yere vardıktan sonra benden önce indi herkes onun görünce ayağa kalkıp selam veriyordu. Nasıl yani şimdi benim patronum bu mu. Asssh bu yakışıklı benim patronum ohh süper baba sana ilk defa minnettarım teşekkür ederim baba.
Ben de onu takip ederken bana da bakıyorlardı neden bakıyorsunuz hiç mi yakışıklı adam görmediniz ya. O odasına girdikten sonra ben de kapıyı açıp girdim. Yine beni görünce şok oldu tabii ki ama hiç bozuntuya vermedi. Geçip karışısına oturdum bacak bacak üstüne de attım.
"Buyrun sizi dinliyorum" dedi. Ahh ilk defa konuştu sesi çok güzel. Yumuşak ve mükemmel ah bu ses ve bu adam sadece benim olmalı benim.
"Ben Kim Joon myun ama siz bana suho diyebilirsiniz"
"Şu meşhur suho sensin demek" dedi ellerini birbirine kenetleyerek.Senin için meşhur olurum yani yeterki beni tanı ve benim kocam ol. Suho kendine gel sana bakıyor bir şey demen için.
"Evet işte o benim" ahh ahh hiçte egomdan ödün vermem.
"Hoş geldin o zaman seninle çok işimiz var" dedi ve güldü. İlk defa bana güldü bana gelecekti kocasına güldü ah ölüyorum. Lan gamzesi çok güzel ahh ölüyorum."Suho burada ne olarak çalışacağını biliyor musun"
"Çaycı olmasın yeter" dedim gülerek. Oda karşılık verdi aha kesin beni seviyor.
"Yok benim özel sekreterim olarak çalışacaksın herşeyi öğrenmen için" oha ben şok babam beni bu afetin yanında sekreterlik yapmak için mi gönderdi. Baba sana minnettarım eve gidince bunun karşılığı olarak Sehun a para vereceğim."Neyse bugünlük şirketi gez yarın başlarsın" dedi ve kapıyı işaret etti bu demek oluyor ki beni odasından kovuyor ben de seni evlendiğimiz zaman yatak odasından kovacağım görürsün gününü. Dışarı çıktıktan sonra telefonumu alıp sehun'u aradım.
"Hyung" diye açtı aha yine bir şey isteyecek kesin.
"Tamam para vereceğim sana eve gelince"
"Seni seviyorum hyung bitanesin"
"Biliyorum neyse az beni dinle"
"Ne oldu"
"Aşık oldum" biz böyleydik kavga etsek bile her zaman birbirimizin yanındaydık."İlk iş gününde kime aşık oldun hyung"
"Patrona"
"Siktir... "
"Lan bana küfür etme fasulye sırığı"
"Şok oldum hyung o kadar yakışıklı mı ilk görüşte aşık oldun"
"Onun için uke olurum"
"Daha büyük siktir hyung.... "
"Aynen öyle sehun neyse ben birazdan eve geleceğim evde ayrıntılı konuşuruz" telefonu yüzüme kaiattıktan sonra vakit geçsin diye öylece şirkette dolandım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İmkansız Aşk
FanfictionAslında onlar için imkansız diye bir şey yoktu Ama onlar bunu bilmiyordu...