4. Bölüm

119 13 1
                                    

Molly ve Harry nin yanından ayrıldıktan sonra okuldan çıkıp işlek caddeye yürümeye başladım.Amacım önce bir taksiyi beni eve götürmeye ikna etmek olsada aklımı kurcalıyan soruları gidermek için kütüphaneye gitmek hedefim oldu.Belkide katliam hakkında bir makale bulurdum. Kütüphane okula fazla uzak değildi bu yüzden yürüyerek yaklaşık 15 dakikada kütüphaneye ulaştım. Evde yeni bir bilgisayarım olmasına rağmen internet erişimi olmadığı için bir işe yaramıyor.Kütüphaneyi pek sevmesemde internet için buna mecburum. 

Boş bir bilgisayara geçip Bundan 7 yıl öncesine ait cinayet ve katliamları araştırdım.Bir makalede; "Aile katliamı da ilgi çekici şeyler var.Yeni bir bilgiye göre ailenin birde çocuğu varmış ama onun cesedine ulaşılmamış.Ailenin kimlikleri sahte olduğu öğrenildi. Evde bulunan pasopord ve ehliyetlerde sahte... Olay gittikçe garipleşiyor.Açıkcası bu olayın gizemli bir hal alması halkı meraklandırmıyor değil.Şimldilik iyi şeyler olmasını diliyoruz."Bir makale daha ;"Halkın artık evin olduğu bölgeye adım atamadıkları somut bir gerçek ve Dosya artık kapanmaya hazırlanıyor.Ne katilden,ne çocuktan ,ne de gerçek kimliklerinden bir iz yok. 

İnsanlara medyadan fotoğrafları gösterildi ama bir akrabaları bile olmadığı kesin mi bilinmiyor.Çünkü halktan biri akrabası olsa bile ortaya çıkmıyacak kadar korkmuş durumda." ...Tanrım! Bunlar olurken ben uzayda falan mıydım?Medya haberle çalkalanmış ve ben hiçbirşey bilmiyorum.John amcanında bana birşey anlattığını sanmıyorum.Sabahtan akşama kadar haber kanalları izler ama onunda bana birşeyler söylememesi...Bekle belkide biliyordu ve söylemedi.Eve ilk adımımızı attığımızda o eve karşı bu kadar meraklı olması belki bundandır.. Bilgisayarı kapatıp çantamı koluma astım.

Sandaliyeden kalktığımda aniden bir vücuda çarptım. "Sen ne yapıyordun?İlk günden bir ödev mi verdiler yoksa?"dedi sırıtarak."Justin? Senin burda ne işin var?"Hazır karşımdayken ona bir yumruk geçirmek istiyordum.Ne halt yiyorsun, ha?Ve neden benimle ilgisi varmış gibi hissediyorum."Molly aradı ve burda olduğunu söyledi.Eve bırakılmaya ihtiyacın varmış." İmalı konuşmasından nefret edeiyorum.Molly e neden kütüphanede olduğumu mesaj attıysam.!"Herkez gibi bir beynim var eve kendim gidebilirim,yolu biliyorum." dedim ona aynı sırıtışı göndererek."Hımm neyle gitmeyi düşünüyorsun?Taksiyle mi? Hiç sanmıyorum.Yürüyerek mi? Belki ama..."Sözünü kestim."Kaldığın evde olanları biliyor musun? "dedim.Yüzüm ifadesizdi.Oraya beni bir taksicinin götürmeyeceğini biliyorsa olayıda biliyordur. 

"Belki ...Eğer eve yürüyerek gidersen hava kararmış olur..." Muzipçe güldü ve devam etti. "Ah,Ben ne diyorum sen ormandan korkmuyordun sorun yok."dedi ve arkasını dönüp yürümeye başladı. Sorumu geçiştirmesi sinir bozucuyken birde beni sinirlendirmeye çalışması sinir bozuculuğunu kat kat arttırıyordu.Evet,kormuyordum ama artık korkuyorum .O ormandan ,O kaldığı evden..Ve Justin den..."Bekle!" dedim.Tam kapıdan çıkacakken sesim onu durdurdu.Zaferi sayesinde güldüğünü biliyordum ama yenilgiyi şuanlık kabul etmeye hazırım. Yanına geldiğimde gülümsemesini gizlemek istercesine elini ağzında dolaştırdı."Beni bırakmana izin vericem.Çünkü ...eve yürüyemiyecek kadar yorgunum."dedim aklıma gelen ilk şeyi söyledim.

Justin den evet korkuyordum -Korkusuz olmasından korkuyordum- ama ona karşı bir güvende besliyordum.Nedini anlamsız... Kütüphanenin garajındaki Siyah Porsche nin kapılarını açıp eliyle binmemi işaret etti.Arabaya bindikten birkaç saniye sonra Justin arabayı hızla garajdan çıkardı. Harry den bile daha hızlı sürdüğü göz önüne alınırsa yaklaşık 10 dakikada evin önündeydik.Justin arabayı durdurunca beklemeyip arabadan indim . Eve doğru bir adım atmıştım ki Justin kolumu tutup beni kendine çevirdi.Gözleri dudaklarımda bir süre oyalandıktan sonra gözlerimle buluştu.Başını biraz eğmişti ve nefesi yüzümü okşuyordu."Beni eve davet etmiycek misin?Şuan oldukça açım ve senin yüzünden Mc Donals dan akşam yemeğimi alamadım.

Telafi etmelisin."dedi ifadesi hiçbirşey anımsatmıyordu.Onu eve davet etmek sorun olmazdı nasıl olsa evde John amca vardı ve beni ondan ne kadar korur bilmiyorum ama... en azından Justin e borçlu kalmak istediğim en son şey..."Tamam sadece sana borçlu kalmak istemiyorum ,İçeri gel."Kolumu bırakıp gülümsedi .Bugün ikinci defa zafer onundu ve bunu bir ara telafi etmeliydim.Eve tam girecekken kapıya bir araba yanaştı.Justin arabaya bakıp bana döndü ;" İçeri gir ,birazdan dönderim." 

 İtaatine uyup içeri girdim ama kapıyı tam kapatmadan önünde durdum. "Onu buldun mu?"dedi arabanın içinden bir ses. "Hayır ama bulduğumda halledebileceğim artık kesin.!"Justin'nin ne demeye çalıştığını bilmiyordum ama bilmek istiyordum hemen şimdi.!"Yoksa kızı mı buldun ?"dedi adamın sesine şaşkınlık hakimdi.Justin hiçbirşey demedi."Tamam dostum sormadım say...Söylemiyeceğini ikimizde biliyoruz...Bu arada yeni üyeyi eğitmen gerekiyor."dedi,sesi arabanın içinden boğuk geliyordu."Bu işi bana kim yıktı?"dedi Justin, burnundan soluyordu."Ona iş demem,dostum.Oldukça sexy ve o... sadece iş olmayabilir."dedi kıkırdayarak.Arabanın içindeki her kimse bu işin kendisine verilmesini istiyormuş anlaşılan...Yeni üye dediği ne olabilir ki? Ve Justin ve eğitmenlik..Bağlantı kurması zor....Justin umursamayarak;

"Bidaha buraya gelmeden önce haber ver."dedi ve eve doğru gelmeye başlayınca aceleyle çantamı yere fırlatıp mutfağa koştum.Nefes nefese buzdolabını açıp John amcanın yaptığı yemeklerden bir kaçını çıkardım.John amca iyi bir aşçıdır. Justin buzdolabını açıp içini kurcaladı.Elimdeki içi spagetti dolu tabağı görünce gözleri parladı."Spagetti sever misin? "dedim üzerine domates sosu dökerken."Hayır demem."dedi gülümseyerek.Spagettiyi servis edip masaya yerleştirdim."John amcaya baksam iyi olur." cevabını beklemeden üst kata çıktım odasına girdiğimde uyuduğunu görünce ses çıkarmadan geri inip mutfağa girdim."Derin bir uykuda..Onu uyandırmasan önümüzdeki kış boyunca uyuyabilir."dedim gözlerimi devirerek.Justin sırıttı. Ne ? dercesine ona baktım. O ise bişey demeyip spagettisini yemeyi sürdürdü.

 Yanındaki sandaliyeye oturup bende spagettimi yemeye koyuldum.Ama kafamı kurcalıyan şeyler iştahımı kesiyordu."Kimdi gelen?"dedim fazla umursamamış gibi görünerek.Başını kaldırıp bana baktı."Yoksa kıskandın mı?"dedi gülerek."Seni bir erkekten niye kıskanayım. Hem ben seni niye kıskanayım.Banane senden ,kıskanmam .Nokta." Bir açık verdiğimi yeni farketmiş olmam anlıma bir şaplak indirme hissi uyandırdı."Erkek olduğunu nerden biliyorsun.İnsanları konuşurken dinlemelisin."dedi gözlerini kısarak.Onunla tanıştığım gün yüzüne savurduğum cümleyi geri bana iade etmişti.

Bugün 3. zaferiyle Justin 3 Mary 0."Ben sizi dinlemedim."dedim meydan okuyarak ..Ama kafamda bahane bulmaya çalışıyordum."Hmm.Peki nerden biliyorsun erkek olduğunu?" dedi bu sefer gözlerinde endişe duygusu hakimdi.Bu...çok anlamsız.Onu baştan aşağı süzdüm. "Kızlarla aranın pek iyi olduğunu sanmıyorum.En azından benimle." dedim gülerek."Bu sana özel,Mary."Sırıtışı samimiydi-sanırım- bilmiyorum ama ikimizinde -özellikle benim- içimizde bir nefret duygusu olduğu apaçık.Spagettisinden bir çatal alıp ağzına götürecekken durdu ;"Sen ev hakkında ne biliyorsun?"dedi . 

Çatalı ağzına görürüp lokmayı yutmasını izledim.Benim birşeyler bilmem onu endişelendiriyor muydu?Kendi kafamda ne söylüyeceğimi düşünürken bakışlarını-mutfaktan bahçeye açılan-bahçe kapısına çevirdi ;"Birini mi belkiyordun?"dedi kaşlarını kaldırarak."Hayır,hem dışarıdan hiçbir ses gelmiyor.Yoksa delirmeye mi başlıyosun Bieber?"dedim gülerek ama kalp atışlarımın yine ritmi bozulmuştu.Justin ayağa kalkıp bahçe kapısına yöneldi.Kapıyı açmadan camdan dışarı inceledi.

Ağzıdan bir küfür çıktığına yemin edebilirim."Gitmem gerek."dedi ve yine beni o küçük kıçına takmayaıp bahçe kapısından dışarı çıktı.İşte bu hareketleri merak dürtümü daha da arttırıyordu.Haberi yok!Beklemeyip bende bahçe kapısından çıktım.Etrafta Justin i ararken gözlerim başka birini tanıyınca donup kaldı.Korkuyu iliklerime kadar hissettim.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 02, 2014 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

The KeyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin