2. Bölüm ( AVM Macerası )

51 5 4
                                    

Medyada Nehir

Nehir'in Ağzından ;

Kızlarla birlikte kahve içerken bu gün ne yapacağımızı planlıyorduk. Masadan kalktık ve H&M mağazasına doğru gidiyorduk kiiiiiii bir camışa çarptım yuh amk önünü mü görmüyon diye düşünürken kafanı kaldırdım. Oha o ne amk meteor mu doğurdun .
Diye düşünürken kafamı salladım kendime geldiğimde kızlarla aynı anda

"önünü mü görmüyon yausuklu "dedik.

Erkekler katıla katıla gülüyorlardı. Kızlara baktım ve sonra ne dediğimizi fark ettim.
"Hay bizim ağzımıza sıçıyım." dedim

kızlar "ayn " dediler ve gülmeye başladık. Gülmeyi bitirdiğimizde erkeklere baktım ve onlarda "özür dileyecek misiniz ? " diye sordum. Onlar bize uzaylı görmüş masum köylü gibi baktılar ve " biz kimseden özür dilemeyiz " dedi benim çarptığım çoçuk . Ay göçüm. Amk o bana çarpıyo bide özür dilemem diyo. Heyvan yaa. O inatsa bende inadım arkadaş. " Ne demek biz özür dilemeyiz ? Hem gel çarp hemde biz özür dilemeyiz de , oldu ....... " ben hâlâ konuşmaya devam ederken galiba aralıksız yaklaşık 25 dakikadır konuşuyorum. Artık bıkmış olmalı ki " özür dilersek susucak mısın " dedi. Bende evet anlamında başımı salladım O sırada hâlâ konuşuyordum tabii ki.
Bana tiksinircesine baktıktan sonra "özür dilerim" demedi tabii ki " avcunu yavalarsın " dedi. Ben olayı kavramaya çalışırken galiba suratım komik bi hal almıştı. Çünkü meteorlar sırıtıyordu. " Ay çok komiksin sen yaa. Bi ara gelde seni hayvanat bahçesindeki maymunların yanına yerleştirelim. Nasıl olsa sülalen orda. Ailenden uzakta yaşamak zor gelmiyo mu?" Ben bunları söylerken sinirden olsa gerek yauşuklunun çenensindeki kaslar seyrildi ve boynundaki damar daha da belirginleşti. Gözleri koyulaşıyo. Galiba burdan toz olmam lazım diye düşünürken. Yauşuklunun arkasındaki taş fısıldarcasına " Kaç " dedi. E tabi ben durur muyum son sürat yardırmaya başladım. Yauşuklu beni kovalarken ben önümdeki insanlara çarpmamak için elimden geleni yapıyordum ama benim yaşlarımdaki bi kıza çarptım. Oha lan. Bu ne!!? Götü başı açık. " Napıyosoon sen yaaa " diye cırladı kız. Bide ağzını yayarak konuşuyo. " Ay çok pardon. Senin gibi bir sürtüğe çarpmak istememiştim. " dedim. " Ne diyosoon sen yaa. Anandır sürtük." Anama laf mı etti lan o az önce. " Kızım yolarım seni. Benim anam sürtük olsaydı senin anan gibi her adamın altında bağırırken benim gibi bi kız değil senin gibi bi sürtük doğururdu. Ama gel gör ki bu sürtüklük sadece sen ve ananda var." Ben bunları söylerken kız gelip benim saçımı tam eline doluyodu ki onun elini tutup ters çevirdim. Yere düştü. Onun üstüne çıkıp yumruklamaya başladım. Ağzından ve burnundan kan gelirken eski günleri hatırladım. Sonra kızın üstünden kalkıp koşmaya başladım. Gözlerim dolarken heryer bulanıklaşıyordu. Bir duvara yaslandım ve saçlarımı çekiştirmeye başladım. O anda çarptığım yauşuklu çocuk geldi. " Sen nasıl insanları tanımadan küçümseyip yargılayabiliyorsun. Dünya senin etrafında dönmüyor. Kendini bi bok sanma. Sen ne biliyorsun o kızın sürtük olduğu- sözünü kestim çünkü artık dayanamıyorum. " Sen benim neler yaşadığımı bilmiyorsun. Anlayamazsın. " dedim boğazım parçalanırcasına bağırarak. Sonra tam ağzını açmıştı ki bütün sözleri ağzına tıktım. " Sakın konuşma ve burdan siktir git. " dedim. Ama ben kendim koşarak ordan uzaklaştım. ( Amk madem ordan sen gidicektin niye siktir git diye bağırdın.) iç ses hiç seninle uğraşamam lütfen git. Sonra iç sesime aldırmadan yürümeye başladım. Gözlerim dolmaya başladı yine. Ağlamaktan nefret ediyorum. ( E o zaman ağlama ) iç ses git. ( Hayır yani anlamıyorum , ağlamaktan nefret ediyorsan neden ağlıyorsu- ) İÇ SES GİİTT... ( Tamam gittim. ) Ne zaman zor durumda kalsam , hayattan sıkılsam , beni her zaman rahatlatan yere giderim. Güven uçurumu. Orayı sadistken keşfetmiştim. Uçurumun kenarına gittim ve ayaklarımı sarkıtarak oturdum. Ve denize baktım.  Beni her zaman rahatlatan deniz. Masmavi. Aynı babamın gözleri gibi. Onu çok özlüyorum keşke bizi bırakıp   gitmeseydi. Hep ileride sevgilim olursa babam gibi olsun isterdim . Onun gibi iyi kalpli , cömert , kızını ve karısını koruyan , kızının ilk aşkı. Bana dövüşmeyi öğreten babamdı. Dövüşmeyi nereden öğrendiğini bilmiyorum. Çok iyi dövüşürdü. Bazen düşünüyorum da. Neden bizi terk etti? Hiç düşünmedi mi karısı ne olucak ? Kızı ne olucak ? Üzülmezler mi ? Bizi çok düşünürdü. Şimdi ne değişti. Tam 4 sene. 4 sene babam yüzünden sadist yaşadım.

Selamm ben geldim. Yauşuklu çocuk kim sizce¿ Neden Nehire öyle davrandı. Düşüncelerinizi yorumlara yazın. Votelerinizi bekliyorum.

THE ENDHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin