Kaya "Lan olhm ben bu kızı öldürürüm.Kimse bana bu okulda karşı gelmedi gelemez de.Ne olduğunu zannediyo bu?Zor kız felan anlamam vururum tokadı ottururum dizimin dibine." "Hadi lan ordan şuan seni takmayan bi kıza aşık oluyosun koçum.Bide şu bizim aptalın arkadaşı olmasaydı."dedi,çocuk haklı valla!Ama ben nası bu kızı farkedemedim anlamıyorum o saçlarım uçlarındaki lüleler o gözler kirpikler hiçbir kızda yok ama malesef güzel olması pek bişeyi değiştirmeyecek bana karşı gelmeyecekti hele de o aptal kız için yazık oldu o güzelliğe.. Ben böyle düşünürken bankların oraya gelmiştik bile o aptal kız bizim yerimizde mi oturuyo yanlış görmedim dimi evet evet bizim yerimizde hemde yabancı çocukla bu kız ciddiyim aptal ve şimdi cidden yandı bir günde iki rezillik fazla olucak ama-diye düşünmeme Bulut'un sesiyle ara verdim. "Bakın da burda kimler varmış küçük aptalımız yine ayaklarımın dibine dolanıyor bir günlük bu kadar yeter diye düşünmüştüm,faremiz deliğine girer ve birkaç gün gözükmez ve benimde sinirlerimi bozmaz zannetmiştim Ahh ama yanılmışım şimdi tekrar ağlamak istemiyosan ordan kalkman için 3 saniyen var.KAY.BOL!"dedi ve bingo tam tahmin ettiğim gibi bu çocuk cidden ağır konuşuyor ve duygusuz normalde hiç böyle değildir yanlış tanımayın kardeşimi herkese özellikle kızlara çok naziktir-o kadar kızı boşa ayartmıyo piç-ama bu kıza neden böyle bende anlamış değilim açıkçası.Bu kıza aşık olamaz yani değildir herhalde olmamalı kızı aşşaladığımdan değil güzel yani tatlı -ve bilirsiniz tatlılık pek işe yaramaz bu devirde-ama davranışları 5 yaşındaki kız yapmaz neye bu kadar mutlu hayat dolu onu anlasak bide ya da biz mutluluğu bulamıyoruz ve onu kıskanıp normal olan o değilmiş gibi dışlıyoruz bilmiyorum... Kız tam yabancı çocuğu kolundan çekiştirip getirecekken çocuk hızla kolunu kızın elinden kurtardı ve kıza dönüp gavurca bişeyler söylemeye başladı valla diceksiniz ne diyo ama bende anlamıyorum ne yani ingilizcem iyi değil.... Güneş "Neden aptal gibi davranıyorsun onun neden her dediğini yapıyorsun eğer sen cevap vermezsen ben çok ağır bir cevap vericem.Kendine güven seni ezmesine ağlatmasına neden izin veriyosun?"dedi hızlı hızlı "Nolur gidelim hiçbişe yapma sadece gitmek istiyorum"dedim ağlamamak için kendimi zor tutuyordum ve ona en masum bakışlarımı atarken tamam demesini umuyordum ama o döndü ve Bulut'a çok ağır bir yumruk salladı ben şok olmuş ona bakarken yarım saattir kapayamadığım ağzımı elimle kapadım Bulut tam elini kaldırmış ona vuracakken kendime gelip hemen jameson'ın önüne geçtim "Babanın malı mı be?Ona sakın vurayım deme ve defolun gidin!" Evet gençler şimdi ağzıma sıçacak bittim ben hepinizi cenazeme bekliyorum yandım senin yüzünden lan hangi siktiğimin cesaretiyle dedim la olum ben bunları valla bittim... Biraz bekledi Jameson'ı parmağıyla göstererek "Yenisin dite affediyorum bidaha olursa seni fena benzetirim yeni!"dedi çocuğun İngilizcesi de mi iyi la bunun!Vayyy ama dur dur o bana hiçbişe demedi mi vallaha gidiyo bişede demedi!Alllaaaah sefam olsun gençler!Nefesimi tuttuğumu hatırlayıp ciğerlerimdeki tüm korku dolu son nefesimmiş gibi düşündüğüm havayı geri üfledim.Öğle arasının bitmesine az kala kızların yanına ilerliyordum çok satmıştım onları bu sıra,beni fena becerceklerdi. Şu koridoruda hiç sevmem kimse olmuyo tenefüslerde filan labaratuarlar olduğu için kimse gelmezdi bende hızla ilerlerken yine fena göte gelmiştim bu sefer beni kesin öldürecekler bi günde 2 kez ölüm tehlikesi çok fazla bana asitle parçalayıp et diye tüm okula yedirtçekler beni bittim ben.Tam geri geri gitmeye başlamıştım ki saçımdan çekilmesi bir oldu ve beni ittirerek laboratuarlardan birine soktu."küçük sıçanımız kaçıyor muydu yoksa?"dedi valla abla izin verseydin depar atıcaktım ta yakaladın yani diye içimden geçirirken o ince sesi birden bir su aygırı angırmasına döndü"ben sana ne dedim sürtük şimdi göreceksin!"dedi ve boğazımı sıkmaya başladı vallaha mal bu kız boğaz sıkmak nedir lan sanki nikahlı kocasını yatakta bastı amk orospusu vallaha ölcem ellerini ittirmeye çalıştım ama kızda camış gücü var bi boka yaramadı ki parmaklarımın uçlarıda yükselerek ellerinin baskısını azaltmaya çalıltım ama at gibi olduğu için bi bok değişmedi kız bildiğiniz hayvanat bahçesi pislik ben güçsüz değilim tamam mı kız çok güçlü belki biraz güçsüz olabilirim ama sadece biraz.Tam o tipsiz sahte çiyanı çift görmeye başlamıştım-sanki biri yetmiyo gibi-ki ellerin boğazımdan çekilmesi bir oldu ve benimde öksürük krizine girmem.Masanın üstünde olan şişeyi olduğu gibi kafama diktim anamm ne iğrenç tadı var la bunun böğğ şimdide kusma krizine girmessem iyi valla en sonunda öksürük yavaşlayınca o iğrenç suyun tadından yüzümü buruşturarak beni kurtaran varlığın kim olduğuna baktım varlık olmalı yoksa onun elinden beni kimse alamazdı gördüğüm kişiyle tekar öksürmeye başladım Bulut bu bildiğimiz Bulut Kayaoğlu bu ve o sahte çiyanla kavga ediyo oha benim için mi yoksa kurtarıcım beyaz arabalı prensim-aslında benim beyaz atı buna versem de atlı olsa ya bu- biraz daha sakinleşip dinlemeye çalıştığımda 2. Bir şokla bu sefer öksürmedim ağzım ve gözlerim aynı anda açıldı komediyi siz düşünün "bunun için mi ayrılıyosun benden bu ezik için mi ve ben seni sadece kıskanıp korumaya çalışırken he tamam peki"dedi hahahah mal bide trip atıyo ama bi dakka bana bu ve ezik dedi bidaha derse görür gününü"sen salak mısın beni bundan mı kıskanıyosun ve deliler gibi davranıyosun bir kalitenin olduğunu sanıyodum" dedi vay adamım iyi laf soktu....la amk buda banaydı resmen şimdi görürsünüz siz"hey ben burdayım"dedim kafamı eyip ayaklarımla oynarken.ne yani anca bu kadarını yapabiliyorum gülmeyin.Zaten bunlarda beni hiç takmadılar lan yokum ben gibi davranıyo coollar güyo bi vurcan yeri öpçekler yada bulut beni öpebilir ben neler düşünüyom ne saçmalıyorum ya şu sudan sonra benim kafam bi hoş oldu zaten ara sıra 4-5 tane bulut oluyo keşke daha fazla olsa lan ouuyyy."senin gibi çocuklarla uğraşamam bitti artık şimdi çık"dedi Bulut yav bu çocuk ayrıldı dimi hobaa hadi çifte telliye bayanlar!!!Ve finish bayan sahte çiyan timsah göz yaşlarını işeyerek gitti tey tey.Bende tam ilerleyecekken başımın dönmesi ve o saçma salak eşyaların büyük bi sesle yerle selamlaşması bir oldu."ne içtin sen daha yürüyemiyosun bile sakar!"dedi zönk bana mı dedi la bu"evet sana dedim"dedi siktir gene içimden sanarken dışa konuştum la"hala öyle yapıyosun"dedi "ne yapıyorum"dedim mal mal bakarken"ne içtin sen yoksa cidden bu kadar salak mısın?"dedi"valla öğle arası bi meyve suyu içtim kayısılı bide daha demin şurdaki suyu içtim tadı da iğrençti zaten"dedim "ne nerdeki?"dedi elimle şişenin olduğu yeri gösterdim eline alıp kokladı su işte bok kokçak hali yok ya ne kokluyosa mal "hala dışından düşünüyosun"dedi amk ben nası beceriyorum bunu ya"ve ayrıa bununla birlikte salaklığını tescilledik su ile karıştırılmış saf alkol bu"dedi "ne?" birden nedense gözlerim doldu ve midem ağzıma gelmeye başladı "Hep senin o sahte çiyanın yüz-...."dememe kalmadı ki nalet olsun çocuğun üstüne herşeyi çıkardım o zaman bana koca bir SİKTİR! -Kızım sen bildiğin aptalsın ya nasıl alkolü su zannedersin laboratuvarda beyinsiz.Lan üstüme kustun.Laboratuvarda kusmak fantezin mi senin nasıl çıkıcam ben insan içine? +Ahahahahhehe sende benim üstüme kusarsın ödeşiriz.....Azıcık uyuyim mi omzunda çok azcık. -Gel buraya aptal..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖKYÜZÜM
Teen Fiction-Kızım sen bildiğin aptalsın ya nasıl alkolü su zannedersin laboratuvarda beyinsiz.Lan üstüme kustun.Laboratuvarda kusmak fantezin mi senin nasıl çıkıcam ben insan içine? +Ahahahahhehe sende benim üstüme kusarsın ödeşiriz.Azcık uyuyim mi omzunda ço...