GÖKYÜZÜM

Bölüm 12

Biraz varlığınızı hissettirin arkadaşlar oylarınız ve yorumlaarınız bizim için çok değerli fikirlerinizi paylaşın ve ana karakterlerin kim olmasını istersiniz biz grat guistin olarak düşündük lütfen düşüncelerinizi bekliyoruzzz! :)

Bulut'tan

Herkes dikkatle onun hala nasıl uyuduğunu izlerken bende oraya vermiştim yanındaki kızın kan diye çığırmasıyla hocayla aynı anda ayaklandım hoca hemen kalkıp başını arkaya doğru verdiğinde burnundan boynuna kadar inmiş kan görünce öylce kaldım hoca ambulansı aramalrı için birilerine söylenirken onu kucakladığım gibi sınıftan çıktım arkamdan bağıran hocaya bişeler söylenip hızımı arttırdım gerçekten bide ambulansın gelmesini mi bekleyecektik bunlar tam bir aptal!

hastaneye gelmemle kapıda duran güvenliklere hemen sedye getirmeleri için bağırdım ve Güneş'i tekrar kucakladım hastanenin girişindeyken hemen gelen sedyeye dikkatlice yatırdım onu hızla ilerleyen sedyeyle birlikte bende onları takkip ediyordum acile gelip durdular bi kaç doktor toplandı hemen ilk önce gömleğini tamamen düğmelerini açtılar aptal kız bu havada nasıl atlet giymez hemen göğüslerinin üstüne o renkli yuvarlak şeylerden yapıştırdılar ve o yeşil hava veren şeyi kafasından geçirdiler.Doktor ışıkla gözlerini açıp baaktı kalp atışlarını dinledi.

ben gözümü kırpmadan onu izlerken dürtülmemle o tarafa döndüm "nası meydana geldi bu olay anlatır mısınız?" diyen doktora ilk önce biraz bakakaldım şuan cevap veremiyordum korkuyordum ben korkuyordum peki ne için kim için o kız için mi?O aşşaladığımın kafasına top attığım ne top onunla ilgili olabilir mi?

kafamı iki yana sallayıp doktora cevap vermek için kendimi zorladım "dersteydik uyuyor sandık sonra hocanın seslenmelerine cevap vermedi sonra kanı gördük ve hemen hastaneye geldik ve şey ımm etkisi var mıdır bilmiyorum ama sabah kafasına top geldi şey sert biraz olarak" dedim ve kafamı eğdim adam hemen yanındakilere "kan tahlilleri,MR ve EKG 'sini hemen istiyorum" dedi o giderken hemen hemşireler Güneş'ide götürmeye başladılar hemşireye sorduğumda 'sen burada bekle testler yapılıp gelicek ve ailesine haber ver'diyip hızlıca ayrıldı ee telefonu okulda kaldı bende zaten yok okuldan haber verirler düşüncesiyle umursamadım.

 yaklaşık 2 saatin sonunda gelmişti o kafa şeyi uzun mu ne sürüyomuş sanırım beyazların içinde o masumuğundan hiçbişe kaybetmeden melek gibi uyuyordu o kadar saf ve masumdu ki kaşları hafif çatık o minik burnu havada ve biçimli dudakları büzülmüştü onu izlerken yanımda birini farkedince hemen döndüm  doktor bize bakıyordu hemen" neyi varmış,nolmuş?"dedim

sesim fazlaca telaşlı çıkmıştı çünkü korkuyordum bu masum güzelliğin bitmesinden hayatımdaki tek beyazlığın gitmesinden korkuyordum peki neden ona bi kere bile gülmüyordum aslında o bi gülüşümle bile tüm gün gülen biri neden üzüyorum onu karanlığıma çekmek istemiyorum belkide o korkar çünkü karanlıktan bu kadar korkmuşken böyle olduğu için ona benim yüzümden yapılacak işkenceler pislikler aklıma geldikçe uzak duruyordum işte durmalıyım o da dayanamaz bunlara hem...

doktorun sesiyle kendime geldim"ufak bir beyin travması geçirmiş öenmli bişe değil pskolojik yanı biraz daha ağır sanırım ve gelen cisim tetikledi büyük ihtimal bu yüzden bayıldı" dedi"peki burnu neden kanadı o zaman dedim"gülümsedi"açlıktan ve yorgunluktan olabilir genç adam sevgilini çok seviyo olmalısın fazla endişelenme ama o gayet iyi"dedi sevgilim derken gülümsedim onun benim olması düşüncesi ne hoş ama dimi ama hayal kurmayı bırakalı çok olmuştu...

Tekrar yanına oturdum onu izlerken daha fazla dayanamdım elini avcumun içine aldım minicik elleri vardı bemeyaz ve yumuşacık...Diğer elimle yüzünü hafif hafif okşadım saçlarına eğilip ilk ve son kez kokusunu içime çektim kokusu çok farklıydı parfüm şampuan hiçbişeye benzemiyordu ama mis gibi kokuyordu annem gibi cennet gibi nası olurda bi insan kendiliğinden böyle kokabilir ki?temiz kalpliliğinin ve masumluğunun bir hediyesi belkide tanrıdan insanları büyülemesi için..