Medya: Cemre
Hoca yoklamayı alırken yanımda oturan kişinin bay buzdolabı değilde "uzay" olduğunu öğrendim . İçimde bir sıkıntı vardı hoca yoklamayı tam almışken silah sesiyle gözlerimi etrafda gezindirdim herkes sıranın altına doğru eğiliyordu. Uzay ve tayfası hariç
Ben böyle şeyleri devlet okullarında olur sanarken kolejdede olması çok şaşırtmıştı. Uzay kapıyı açıp dışarı çıktı o çıktıktan 5 dakika sonra da müdür yardımcısı sessizbi şekilde çıkmamızı istedi . En son ben .çıkarken kolidorun başından silah sesi geldi kafamı refleks olarak aşşağı eydim bize doğru yürümeue başladı elindeki silahla
-hadi kızım hadi kızım çabuk çık
-CEMRE
bi an donup kaldım müdür yardımcısı da öyle şaşkınca bana bakıyordu
-onlarla değil benimle geliyosun
Müdür yard. Kenara doğru yavaşça çekildi ve geniş kolidorun ortasında benden ve katilden başka kimse yokdu.
Kalbim kulaklarımda atıyordu bana yaklaştığını hissettim ve koşmaya başladım
-sana zarar vermek istemi..
-sen istedin
Bir el ateş ettii ama ben o sırada merdivenlere koşuyordum
Okulu tamamen boşaltmışlardı kimse yoktu yardım istiycem
Kütüphaneye girip geniş rafların arasına oturdum kapı aniden sert bi şekilde açıldı gözlerimi sıkı sıkı kapatıyordum .
-Demek burdasın
Hayır hayır hayır hayır olmasın o olnasın
Saçımdan tutup beni yukarı doğru çekti gözlerimi bir an bile açmamıştım.
-Beni tanıdın mı cemre ?
-....
- aç gözlerini
-.....
- sana aç dedim !
-....
"İstemeyerek de olsa açtım"
Ama yüzüne bakmaya cesaretim bile yoktu .- Ben senin gölgenim cemre sense gece yi aydınlatan ışıksın
Kalbim dah hızlı atmaya başlamıştı
Tam o sırada polisin siren sesleri duyuldu. Dağılan dikkatinden dolayı bacak arasına sert bir tekme attımKısa bir küfür çıkmıştı ağzından
"Koşmaya başladım"
Onun eline düşmemeliydim önümdeki hiçbirşeyi görmüyor deli gibi koşuyordum ' gözümdeki yaşlardan dolayı buğulanan gözlerimi elimle sildikten sonra bişey beni kendine çekti
Az daha düşüyordum
Kafamı kimin kolumdan çektiğini öğrenmek için kaldırdım UZAY...
neden ben hep en zaaf noktalarımda onunla karşılaşıyordum ki
Beni kendine doğru çekti ve kulağama eğilerek
- peşinden geliyormuydu diye fısıldadı
Kafamı evet anlamında yavaşca salladım
Polis içerdeki zanlının teslim olmasını söylüyordu
Tam o sırada geldi vee
-CEMREEEEEE !!! Tekrar karşılaşıcaz
Polisler teslim olması için çağırırken onun hızlı adımlarla uzaklaştığını fark ettim. Kafamı yana çevirdim ve uzayın yalnız olmadığını anladım alnımda terlediğimi düşünüp elimi götürdüğümde bu kadar akışkan şeyin ter olmadığını elimdeki kırmızı renkli kandan anladım . ayağa kalktım başıma sert bir ağrı girmişti yere bakarken 2 kan damlasının aynanda düştüğünü gördüm ve sert bir şekilde yere düştüm . sesleri duyuyordum ama cevap veremiyordum
-uzay bekle çıkmaa çık...
-kızın kafası kanıyo yardım edelim
-ben ecza dolabına bakıyım
Zeminden ayrılan ayak seslerini bile yankılanırcasına duyabiliyordum
-cemre beni duyuyormusun
Evet
-cemre beni duyabiliyomusun dedi kulağıma eğilerek
Kaşlarımı oynatarak evet dedim boğuk bir sesle
-uzay ambulans gelmiş kızı götürmemiz gerek
Bir eli sırtıma diğer eli bacaklarımın altına yerleştirdikten. Sonra kafamı da köprücüklerine yaslamıştım. Kirpiklerimin arasından sızan ışıklar göz kapaklarımı acıtmıştı kafamdan akan kanlar onun geniş yakalı tşörtüne ve tenine deyiyordu hissedebiliyordum gözlerimi açmak isterken göz kapaklarıma giren aert bir ağrıyla tekrar kapattım sanırım sedyeye koyuyorlardı net olmasada bir sürü sesi duyabiliyordum .
Başımın altından birşey geçirdikten sonra kolumadaki yanma hissiyle ufak bir çığlık çıkmıştı . ağır bir uyku hissi çöktü üstüme kapalı olan gözlerim belkide ebediyete kapalı kalacaktı
GÜN IŞIĞINI SON GÖRÜŞÜMDÜ UMARIM BU...
