Bölüm 20 ( Festival )

601 54 12
                                    

Ryan kalktığında güneş tepede durmuş etrafı aydınlatıyor ve ısıtıyordu . Ryan kalkıp elini yüzünü yıkadıktan sonra kahvaltıya gitti. Kahvaltısını yaptıktan sonra şehir lordunun yanına yol aldı , giderken yolunu uzatmış ve kalenin dizaynını inceleyerek bilgi sahibi oluyordu. Şehir lordunun kaldığı yere 30 dakikalık bir yürüyüşten sonra ulaşmıştı ve hızlıca kapıyı açarak içeri girdi ve şehir lorduna selam verdi. Şehir lordu ryanı görünce saygılı bir şekilde ryanın yanında gelmiş ve bir dizininin üstüne çökerek " Size en içten teşekkürlerimi sunarım majesteleri , siz olmasaydınız kaleyi bu kadar kolay ele geçiremezdik ve de şuan fenvri soğuk toprakta yatıyor olurdu " demiş ve ellerini birleştirip yüzüne getirmişti ardından ise kenarda duran fenvri öne çıkmış hiçbir şey demeden minnettar gözlerle aynı hareketi yapmıştı. Bu hareket karşısındakini en üst düzey saygılarını gösterme ifadesiydi fakat diğer bir anlamı ise bağlılık yemini ederken bu hareketin yapılmasıydı ve şehir lordunun hareketlerindeki anlamsa kendisi için ryanın kralla aynı konumda olduğunun göstergesiydi. Ryan ilk başlarda küçük bir şaşkınlık geçirse de hemen yüzüne bir gülümseme kondurmuş ve şehir lordunu kaldırarak " Teşekküre hiç gerek yok şehir lordu ben sadece gereksinimleri karşılamaya çalışıyordum ve buda küçük bir test oldu sadece " demiş ve şehir lordu ile başka konularda konuşmaya başlamıştı. Ana konu ise yıllardır garne şehrini sömüren o küçük asillerdi ama bu problem çok sıkıntılıydı çünkü birden soylular indirilmeye başlanırsa bu iç karışıklığa sebep olurdu. Ryan ve şehir lordu küçük sohbetlerinden sonra ryan sohbeti sonlandırmış ve dışarı çıkarak dünkü yarı insanın yanına gitmeye başladı. Yarı insanın olduğu eve önüne geldikten sonra kapıyı tıklatmış fakat içeriden ses alamamıştı , bunun üzerine birkaç kez daha tıklatmış ama sonuç aynı olunca kapıyı kendisi açmıştı. Ryan içeri girince yatakta ilk halinden daha temiz bir şekilde uyuyan yarı insanı görünce rahatsız etmemiş ve kendine bir sandalye bularak beklemeye başlamıştı .

1 saatlik bekleyişten sonra kız yavaş yavaş gözlerini açmış ve yavaş yavaş bedenini kaldırmıştı ve aynı zamanda ağır açılan gözleri ile etrafı taramış ve yatağın az ötesinde sandalyede oturan ryanı görmüştü. Yeni uyanmanın şaşkınlığı ile 1 dakika boyunca ryana bakınmış ve sonunda şaşkınlıktan kurtulunca yataktaki yastığı alıp ryana fırlatarak kızgın bir şekilde " ne işin var burada " diye bağırmıştı. Ryan kendine gelen yastığı eliyle kenara savurmuş kızın kızgın suratına bakarak " Nasıl olduğuna bakmaya geldim ve gördüğüm kadarıyla iyileşmeye başlamışsın ayrıca seninle konuşmaya geldim " buz gibi bir sesle söylemişti. Kız ryanın dediklerini duyunca suskunlaşmış ve ellerini dizleriyle birleştirerek kafasını gömmüştü . Ryan kızın hareketlerini görünce üzerine gitmemiş ve kapıya yönelerek " Daha sonra konuşabiliriz , iyileşmene bak sen " diyerek kapıdan çıkmıştı.

Kalenin ele geçirilmesinden 3-4 gün sonra birliklerin yarısı geri dönmeye başlamış ve eskiden karataş çetesine ait olan kale artık garne şehrine bağlı bir kale haline gelmişti. Ryan 3-4 gün boyunca sık sık yarı insanı ziyaret etmiş fakat olumlu bir sonuç alamamıştı , o da sonuç için pek aktif davranmamış , kızın açılacağı güne kadar beklemeye karar vermişti. 1 günlük yolculuğun sonunda garne şehrine ulaşmışlar ve bütün herkes rahat bir nefes almışlardı. Şehir lordu harenvir ryan ile birlikte malikanesine gitmiş ve yanlarında ryanın emri üzerine yarı insanı da almışlardı. Malikanede dolaştıktan sonra yemek zamanı gelmiş ve herkes sofraya oturmuştu , ryan yemekte tilki kızla konuşmaya çalışmış fakat sonuç aynı olmuştu . Yemekten sonra herkes ayrılmış ryan antrenman alanına gitmişti , o arada şehir lordu karataş çetesinin yok oluşu şerefine yarın akşam bir festival düzenlemeye başlamış ve gerekli yerlere bildirmişti. Şehir lordu işini bitirdikten sonra haberler şehre yayılmış ve herkesi şoke etmişti çünkü kaç yıldır başlarına bela olan çete sonunda yok edilmişti , bu halkı ve tüccarları mutluluktan uçurmuştu fakat bu haberlere sevinmeyenler de tabi olacaktı . Karataşı destekleyen asil ve tüccarların hepsi haberleri duyunca yüzleri düşmüş ve içlerinden lanet okumaya başlamışlardı çünkü yıllardır süren ana gelir kaynaklarından biri yok edilmiş ve kendileri öyle yada böyle açığa çıkmıştı . En önemlisi ise şehir lordunun bu cüretkar girişiminden sonra sıra kendilerine gelme düşüncesiydi ve bu ihtimal içlerine azda olsa bir korku tohumunun ekilmesine sebep olmuştu.

1 gün yavaşça geçmiş ve sonunda akşam gelmişti. Ryan şehir lordunun düzenlediği etkinliğe katılmak için fazla şık olmayan elbiseler seçerek giyinmeye başlamıştı , bu sırada festivalin olacağı büyük meydan yavaşça insanlar tarafından dolmaya başlamıştı. Ryan giyinmeyi bitirdikten sonra yarı insanı odasına gitmiş ve kapıyı tıklatdıktan sonra içeri girmişti fakat yarı insan yatakta günlük elbiseleri ile oturuyor ve penceren dışarı boş boş bakıyordu. Ryan tilki kızın yanına gelerek yumuşak bir sesle " Bugün bir şenlik var ve bende senin bu etkinliğe gelmeni istiyorum " demiş ve cevap beklemeye başlamıştı. Kız ryana bakmış ama tekrardan pencereye bakmaya başlamıştı. Ryan kızdan cevap gelmeyince tekrar ağzını açarak " Geçmişte ne kadar acı çektiğini bilmiyorum ama şimdi bunların hepsi geçti ve şuan özgürsün , senden ricam partiye benimle gelmen olacak" demiş ve umutlu gözlerle kıza bakmaya başlamıştı . Kız ryanın dedikleriyle birlikte tekrar ryana bakmış ve kafa sallayarak tamam işareti yapmıştı , ryan kıza elbise dolabını göstererek " istediğini seç " diyerek dışarı çıkmış ve beklemeye koyulmuştu. 10 dakika sonra kız odadan çıkmış ve şık soylu kıyafetleri içinde muazzam bir şekilde görünmüştü. Ryan kıza bakınca büyülenmiş ve gülümseyerek yolu göstermişti , kısa yürüyüşten sonra şehir lordunun yanına gelmişlerdi. Şehir lordu ryanı ve yanındaki güzeli görünce gülümsemiş ve beraber arabaya doğru yürüyerek arabaya binmişlerdi . Araba hareket ederek festivale yol almaya başladı.

Araba festival yolunda ilerlerken ryan pencereden arada sırada kafasını dışarı çıkarıyor ve halkını izliyordu , gördüğü şey ise bütün dertlerini unutmuş gibi gülen o güzel insanlardı. Araba yol boyunca ilerlerken kenarlardaki insanlar arabaya muhafızlar yüzünden fazla yanaşamasa da yinede uzaktan sevinçli bir şekilde bağırıyor ve arabaya doğru güller atıyorlardı. Ryan'ın yanındaki güzellik ne kadar soğuk olsa da bunları görünce yüzünde hafif bir gülümseme oluşmuştu. Araba sonunda festivalin merkezi olan meydana ulaşmış ve yavaşça meydanın ortasında durmuştu. İlk başta şehir lordu olmak üzere ryanın grubu arabadan yavaşça inmiş ve festival alanının ortasında durmaya başlamışlardı fakat halk şehir lordu ile gelen bu genci ve yanındaki güzelliği kimse tanımıyordu. Şehir lordu yüzünde bir gülümsemeyle garne şehrinin halkına bakarak gür bir sesle " Garne şehrinin güzel insanları bugün kaç yıldır size ve bize musallat olan karataş çetesinin yok edilmesi şerefine düzenlenen bu şenliğe hoş geldiniz diyorum , aynı zamanda eğlenmenizi ve üzüntülerinizi bir günlükte olsa unutmanızı ve herkesle birlikte eğlenmenizi istiyorum " diyerek halkı selamlamıştı .  Sonra donuk bir sesle devam etmiş  " Bu günü daha önceleri gelmesini istesem de bazı sebeplerden dolayı hiç olmadı" dedikten sonra kimse farketmese de garne şehrinin soylularına ve bazı tüccarlarına soğuk bir bakış  atmıştı . Asillerin grubuna baktıktan sonra tekrardan gülümsemeye başlamış ve sıcak sesiyle " Bize bugünü sağlayan kişi ise ben değil " demiş ve ryana doğru eğilerek " Bize yardımlarını sunan Kesnaya krallığının veliaht prensi  Ryan von Black'tir" diyerek susmuştu . Halk ilk başta şehir lordunun onları selamlamasına sevinmiş daha sonra şehir lordunun yanındaki gence doğru eğilmesine şaşırmışlar , en sonunda bu gencin içinde bulundukları krallığın prensi olduğu ortaya çıkmış ve şaşkınlıktan donmuşlardı. Kısa bir aradan sonra kendilerine gelen insanlar hızlıca tek dizlerinin üstüne eğilmişler ve prensi geleneksel olarak selamlamışlardı . Asiller ise ryanın kimliğini öğrenince halktaki insanlar gibi diz çökmüşlerdi ama aralarında soğuk terler dökenler vardı. Bu olaylara en çok şaşıran kişi ise ryan ile gelen yarı insan olmuştu , tüm zamanlar soğuk davrandığı ve kendisini kurtaran bu gencin bir asil olduğunu düşünse de bir krallığın prensi olduğu aklına gelmemişti. Ryan hızlıca gelişen olaylara bakınca kaşlarını çatmış ve halka doğru " Kalkın garne şehri insanları , bugün benim değil sizin gününüz ve bu başarı bana değil sizin kendi askerleriniz sayesinde olmuştur , ben sadece yardımda bulundum o kadar . Bugün eğlenelim ve hep birlikte olalım demiş " insanların arasına doğru yürümüştü. Halk ryanın sözleriyle ayağa kalkmış ve karşılarında duran prensten kendilerine söylenmiş olan kelimelerle gururlanmışlardı . Ryan insalarla kaynaşmış halkla birlikte olmuş , kenardan bunu izleyen yarı hayvan güzellik ise geçmişini hatırlamış ve gözlerinde yaşlanmış bir şekilde ryanı izlemeye koyulmuştu .



              Kusura Bakmayın Sınavlara Hazırlandığımdan aklımdan tamamen çıkmış , boş zamanlarımda yazıyorum , bu yüzden bölüm aralıkları belirsiz olabilir.

BatelionHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin