Ryan belirsiz bir zaman sonra uyandı ve gözlerini yavaşça hareket ettirmeye başladı
Gözlerine giren ısıkla birlikte gözleri yandı ama 1 dakikalık etkiden sonra kurtuldu ve uyuşuk kollarının gücüyle kalkmaya çalıştı
Hafifçe vücudunu kaldırdıktan sonra etrafını gözledi , gözlemledikten sonra malzemeler olan birkaç raf görmüş ve bir şifacının odasında olduğunu anlamıştı
Küçük gözlemlemeden sonra vücudunu hareket ettirmeye çalışmış fakat belinin olduğu kısımda ağırlık hissetmişti
Başını hafifçe indirmiş ve yaslanarak uyuyan meiyi gördü
Meinin ifadesine bakarak baya bir yorgun olduğunu ve gözlerideki yaş izlerinden baya bi ağladığını anladı
Ryan mei baktıkça gözlerinde sıcaklık oluşmuş ardından gözlerindeki sıcaklık buz gibi bir bakışa dönüşmüştü
Ryan meiyi rahatsız etmeyerek hafifçe yataktan ayrılmış ve uyuşuk bedenini birkaç hareketle azda olsa normal hale getirmişti
Vücudu azda olsa kendine gelince dışarı çıkmış ve kapının önünde bekleyen bir grup askeri gördü
Askerler ryanı görünce eğilmiş ve " Ahh tanrıya şükürler olsun , iyisiniz prens " dediler
Ryan askerleri kaldırmış ve " Bana çavuşu çağırın " diye emir verdi
Askerin biri hızlıca dısarı çıkmış kalanlarsa ryana " Dinlenin efendim daha yeni uyandınız vücudunuz şuanda iyi değil " dediler
Ryan askerlerin tavsiyesine uymuş ve içeri geçmiş ve meiyi rahatsız etmemek için yatağın köşesine oturarak çavuşu beklemeye başladı
Çavuş bir tütsü süresince gelmiş kapıyı hafifçe tıklatarak içeri girdi
Ryanı görünce hızlıca eğilerek selam vermiş ve " Tanrı Asklepiosa sonsuz teşekkürler ( Asklepios yunan şifa tanrısı ( google abi saolsun) ) durumunuz iyi görünüyor efendim, daha da iyi olacaksınız " dedi
Ryan çavuşun sözlerine hafif bir gülümseme ile "iyi dilekleriniz için teşekkürler çavuş " dedi ardından yüzündeki gülümseme ve gözlerindeki sakinlik kaybolmuş yerine soğuk bir göz ve surat ifadesiyle " Suçlular yakalandımı? " diye sordu
Çavuş başını kaldırmış ve " Size saldıran kişiler 3 gün önce siz tarafından rahatsız edilen orta büyüklükte bir hırsız grubuydu , 3 üyenin ölmesine rahatsız olan grup size bir saldırı düzenlediler . Saldırının ardından sizi şehrin ünlü şifacısına getirdik ve yanınızdaki hanımefendi bize zehirlendiğinizi söyledi . Bizler de hemen gruba saldırarak grubu birkaç düzine esir hariç yokettik ve panzehiri alarak size getirdik efendim" diye cevap verdi
Ardından " Eem esirler konusunda ne yapalım efendim ? " diye sordu
Ryanın soğuk ifadesi aynı kalarak " Hepsini öldürün " dedi
( Valiyi unutan toptur ) ( Şerefsizdi , ibneydi ama kendi çapında iyi adamdı )
Çavuş ryanın emriyle şaşırmış hemen ardından " hemen efendim " diyerek odadan ayrıldı
Çavuşun ve ryanın sesiyle hafifçe gözlerini aralayıp uyanan mei ryanı görünce gözleri yaşarmış ve ryana sarılarak " Teşekkür ederim , teşekkür ederim beni kurtardıgın için " daha sonra birkaç mutluluk gözyası düsmüş " Ölüceksin diye çok korktum hem de çok , tanıdığım tek sen varsın , beni yalnız bırakma lütfen " diyerek ryanın göğsünde ağlıyordu
Ryan meinin sarılmasıyla yüzündeki gülümseme geri dönmüş gözleri tekrar sıcak bakmaya başladı ve de meiye sarılarak " Haha merak etme ben kolayca ölmem o şey sadece bır kıymıktı , kıymıktan kim olmuş deme " diyerek gülüyordu ve meiyi sakinleştiriyordu
2-3 dakikalık sarılmanın ardından mei sakinleşmiş gözlerindeki nem gidince yüzüne utanmış bir ifade ile geri çekilmiş ve " Kıymıktan kim ölmüşmüş 3 gündür baygın yatıyorsun " diyerek utancını örtmeye çalıştı
Ryan meinin sözleriyle daha fazla gülmüş " O küçük kıymık kimseye zarar vermez beni 3 gündür baygın tutan senin üzerime düşünce olan ağırlığındı " diye cevap verdi
Mei ryanın sözlerini duyunca sinirlenip " Git bidaha yiyip geber o zaman lanet velet " diyerek kapıdan dışarı çıktı
Ryan meinin hareketleriyle tekrardan gülmüş ardından bedenindeki uyuşukluğu atmak için antrenman yapmaya başladı
Ryan 1 saatlik antrenman sonrasında uyuşukluktan tamamen kurtulmuş ve meinin gönlünü almak için odasına dönerek ok yemeden önce vermeye çalıştığı bileziği alarak meinin odasına doğru gitti
Kapıyı çalarak " üzgünüm , sadece şaka yapıyordum " dedi
Kapının arkasından meinin sesi gelmiş ve " üzgünmüş git balıklara anlat onlar belki yer " dedi
Ryan " Lütfen sadece ortamı yumuşatmak için öyle dedim aslında çok güzel ve zarifsin " diyerek yağ çekmeye başladı
Yağ çekmeyle beraber mei kapıyı açmıs ve yüzünde muzaffer bir gülümseme ile ryana baktı
Ryan öksürerek " ehm ehm kusura bakma , buyur sana geçen veremeye çalıştığım hediye " diyerek bileziği uzattı
Mei ryanın verdiği bileziğe bakınca desenlerinin solmaya başladığını fakat bileziğe dokundukça garip bir his içini kaplıyordu
Ryan meinin ifadesini görünce aklına tekrardan soracağı soru gelmiş ve " Mei hiç büyü ile alakalı birşeyler biliyormusun " diye sordu
Mei ryana dönerek " Kasabaya bazen gelen birkaç büyücü vardı onları gördüm sadece o kadar " dedi
Ryan meinin cevabıyla meinin elini tutarak " Gel sana büyü öğretmeme izin ver " dedi
Mei ryanın cümlesiyle şaşkınlığa uğramış daha sonra yüzünde saf bir gülümseme ile " elbette , lütfen bana öğret " dedi
Ryan cevapla beraber meiyi lotus pozisyonunda oturtmuş ( Bildiğimiz bağdaş sadece seriye uygun olsun diye ) ve babasının ona ögrettiği mana algılamasını yapmasını söyledi
Mei birkaç denemesinde başarısız olunca " endişelenme ilk birkaç denemede yapamayan milyarlarca kişi var daha sonra tekrar dene yoksa ruh sağlığına kötü gelebilir " dedi
Ardından meiyi elini tutup çekiştirerek " Gel etrafı gezelim " dedi
Mei ryanın çekişleriyle beraber " tamam " diyerek ilerlerdi
-
1 günlük dinlenmenin ardından grup şehri terk etmiş ve seyahata koyulmuştu
1 günlük seyahat sonunda vernaya sınırına ulaşmışlar fakat onları karşılayan ordu değil bir haydut grubu olmuştu
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Batelion
FantasíaGüç Nedir? Ne İçin yaratılmıstır? Bu soru tarihin en eski sorularından biri peki ama kimse bu sorunun cevabını bulabildimi?BİLİNMEZ Tarihin uzak geçmişinde bir genç bu cevabın perdesini aralar ve tehlikelerle dolu olan macerası başlar İ...