Bölüm 25 ( Vernaya Sınırı )

219 19 2
                                    

Ryan belirsiz bir zaman sonra uyandı ve gözlerini yavaşça hareket ettirmeye başladı

Gözlerine giren ısıkla birlikte gözleri yandı ama 1 dakikalık etkiden sonra kurtuldu ve uyuşuk kollarının gücüyle kalkmaya çalıştı

 Hafifçe vücudunu kaldırdıktan sonra etrafını gözledi , gözlemledikten  sonra  malzemeler olan birkaç raf görmüş ve bir şifacının odasında olduğunu anlamıştı

Küçük gözlemlemeden sonra vücudunu hareket ettirmeye çalışmış fakat belinin olduğu kısımda ağırlık hissetmişti

Başını hafifçe indirmiş ve yaslanarak uyuyan meiyi gördü

Meinin ifadesine bakarak baya bir yorgun olduğunu ve gözlerideki yaş izlerinden baya bi ağladığını anladı

Ryan mei baktıkça gözlerinde sıcaklık oluşmuş ardından gözlerindeki sıcaklık buz gibi bir bakışa dönüşmüştü

Ryan meiyi rahatsız etmeyerek hafifçe yataktan ayrılmış ve uyuşuk bedenini birkaç hareketle azda olsa normal hale getirmişti

Vücudu azda olsa kendine gelince dışarı çıkmış ve kapının önünde bekleyen bir grup askeri gördü

Askerler ryanı görünce eğilmiş ve " Ahh tanrıya şükürler olsun , iyisiniz prens " dediler

Ryan askerleri kaldırmış ve " Bana çavuşu çağırın " diye emir verdi

Askerin biri hızlıca dısarı çıkmış kalanlarsa ryana " Dinlenin efendim daha yeni uyandınız vücudunuz şuanda iyi değil " dediler 

Ryan askerlerin tavsiyesine uymuş ve içeri geçmiş ve meiyi rahatsız etmemek için yatağın köşesine oturarak çavuşu beklemeye başladı

Çavuş bir tütsü süresince gelmiş kapıyı hafifçe tıklatarak içeri girdi

Ryanı görünce hızlıca eğilerek selam vermiş ve " Tanrı Asklepiosa sonsuz teşekkürler ( Asklepios yunan şifa tanrısı ( google abi saolsun) ) durumunuz iyi görünüyor  efendim, daha da iyi olacaksınız " dedi

Ryan çavuşun sözlerine hafif bir gülümseme ile "iyi dilekleriniz için teşekkürler çavuş  " dedi ardından yüzündeki gülümseme ve gözlerindeki sakinlik kaybolmuş yerine soğuk bir göz ve surat ifadesiyle " Suçlular yakalandımı? " diye sordu

Çavuş başını kaldırmış ve " Size saldıran kişiler 3 gün önce siz tarafından rahatsız edilen orta büyüklükte bir hırsız grubuydu , 3 üyenin ölmesine rahatsız olan grup size bir saldırı düzenlediler . Saldırının ardından sizi şehrin ünlü şifacısına getirdik ve yanınızdaki hanımefendi bize zehirlendiğinizi söyledi . Bizler de hemen gruba saldırarak grubu birkaç düzine esir hariç yokettik ve panzehiri alarak size getirdik efendim" diye cevap verdi

Ardından " Eem esirler konusunda ne yapalım efendim ? " diye sordu

Ryanın soğuk ifadesi aynı kalarak " Hepsini öldürün " dedi

( Valiyi unutan toptur ) ( Şerefsizdi , ibneydi ama kendi çapında iyi adamdı )

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

( Valiyi unutan toptur ) ( Şerefsizdi , ibneydi ama kendi çapında iyi adamdı )

Çavuş ryanın emriyle şaşırmış hemen ardından " hemen efendim " diyerek odadan ayrıldı

Çavuşun ve ryanın sesiyle hafifçe gözlerini aralayıp uyanan mei ryanı görünce gözleri yaşarmış ve ryana sarılarak " Teşekkür ederim , teşekkür ederim beni kurtardıgın için " daha sonra birkaç mutluluk gözyası düsmüş " Ölüceksin diye çok korktum hem de çok , tanıdığım tek sen varsın , beni yalnız bırakma lütfen " diyerek ryanın göğsünde ağlıyordu

Ryan meinin sarılmasıyla yüzündeki gülümseme geri dönmüş gözleri tekrar sıcak bakmaya başladı ve de meiye sarılarak " Haha merak etme ben kolayca ölmem o şey sadece bır kıymıktı , kıymıktan kim olmuş deme " diyerek gülüyordu ve meiyi sakinleştiriyordu

2-3 dakikalık sarılmanın ardından mei sakinleşmiş gözlerindeki nem gidince yüzüne utanmış bir ifade ile geri çekilmiş ve " Kıymıktan kim ölmüşmüş 3 gündür baygın yatıyorsun " diyerek utancını örtmeye çalıştı

Ryan meinin sözleriyle daha fazla gülmüş " O küçük kıymık kimseye zarar vermez beni 3 gündür baygın tutan senin üzerime düşünce olan ağırlığındı " diye cevap verdi

Mei ryanın sözlerini duyunca sinirlenip " Git bidaha yiyip geber o zaman lanet velet " diyerek kapıdan dışarı çıktı

Ryan meinin hareketleriyle tekrardan gülmüş ardından bedenindeki uyuşukluğu atmak için antrenman yapmaya başladı

Ryan 1 saatlik antrenman sonrasında uyuşukluktan tamamen kurtulmuş ve meinin gönlünü almak için odasına dönerek ok yemeden önce vermeye çalıştığı bileziği alarak meinin odasına doğru gitti 

Kapıyı çalarak " üzgünüm , sadece şaka yapıyordum " dedi 

Kapının arkasından meinin sesi gelmiş ve " üzgünmüş git balıklara anlat onlar belki yer " dedi

Ryan " Lütfen sadece ortamı yumuşatmak için öyle dedim aslında çok güzel ve zarifsin " diyerek yağ çekmeye başladı

Yağ çekmeyle beraber mei kapıyı açmıs ve yüzünde muzaffer bir gülümseme ile ryana baktı

Ryan öksürerek " ehm ehm kusura bakma , buyur sana geçen veremeye çalıştığım hediye " diyerek bileziği uzattı

Mei ryanın verdiği bileziğe bakınca desenlerinin solmaya başladığını fakat bileziğe dokundukça garip bir his içini kaplıyordu

Ryan meinin ifadesini görünce aklına tekrardan soracağı soru gelmiş ve " Mei hiç büyü ile alakalı birşeyler biliyormusun " diye sordu

Mei ryana dönerek " Kasabaya bazen gelen birkaç büyücü vardı onları gördüm sadece o kadar " dedi

Ryan meinin cevabıyla meinin elini tutarak " Gel sana büyü öğretmeme izin ver " dedi

Mei ryanın cümlesiyle şaşkınlığa uğramış daha sonra yüzünde saf bir gülümseme ile " elbette , lütfen bana öğret " dedi

Ryan cevapla beraber meiyi lotus pozisyonunda oturtmuş ( Bildiğimiz bağdaş sadece seriye uygun olsun diye ) ve babasının ona ögrettiği mana algılamasını yapmasını söyledi

Mei birkaç denemesinde başarısız olunca " endişelenme ilk birkaç denemede yapamayan milyarlarca kişi var daha sonra tekrar dene yoksa ruh sağlığına kötü gelebilir " dedi

Ardından meiyi elini tutup çekiştirerek " Gel etrafı gezelim " dedi

Mei ryanın çekişleriyle beraber " tamam " diyerek ilerlerdi

-

1 günlük dinlenmenin ardından grup şehri terk etmiş ve seyahata koyulmuştu

1 günlük seyahat sonunda vernaya sınırına ulaşmışlar fakat onları karşılayan ordu değil bir haydut grubu olmuştu









BatelionHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin