Evde her zamankinden fazla tatlı bir telaş vardı. Neden mi? Yeni ve ilk görev yerim olan Mardin'de göreve başlayacaktım. Bu yüzden de annemgil yasin okutacaklardı.
Ben kimmiyim? Ben KOMSER HAZAL YILMAZ. Kitap okumayı, şarkı söylemeyi bi de futbol oynamayı çok seviyorum ama oynatmıyorlar. Çünkü 10 ya da 12 yaşında futbol maçı yapıp yenilmiştik. Karşı takımda dalga geçince depik yumzuk girmiştim.Bu yüzden de oynatmıyorlardı.Her şey çok güzel olmuştu tabikide yasin okunup helallik isterken salya sümük ağlayıp üzerime bulaştıranları saymazsak.
Ve artık gitme vakti annemgilin de elini öpüp helallik istedikten sonra abilerim Baran,Barın ve Araf la yola çıktık. Yolda giderken en küçük abim Barın
-Güzelim orda seni üzen birisi olursa söyle tamam mı?dedi ben de
+Napacan abi dövecen mi hem ya o da benim gibi polisse ne yapacaksın ?
-Olsun kızım ister polis olsun ister babamın oğlu fark etmez!
+Aaa o zaman ben başlayayım saymaya beni üzenleri?
-Kim üzüyo seni söylesene lan! ağzını burnunu kırayım onun.
+Abim o biraz zor olur ya,hem siz kendinizi nasıl döveceksiniz ki?
Baran abim:
-Kızım bak son günün diye sana kızmak istemiyorum ama bu kafa kafa bi susmadınız gitti. Barın sen sağa kay Hazal sen de sola kay hadi abicim sinirlendirmeyin beni.
Bizde Barın abimle aynı anda" yav he he ",dedik abim Baran da
-Arkaya gelirsem ikinizinde dilini keserim deyince sustuk...
Ve artık otogora giriş yaptık arabadan inip çoktan gelmiş olan otobüse doğru abilerimle yol aldık abilerimin hepsine tek tek sarıldıktan sonra otobüse bindim tabiki de onca uyarımı ve öğüdümü aldıktan sonra ...