devam...

451 15 0
                                    

Kafamı kaldırıp adamın gözlerinin içine baktım
-gözyaşları değil onlar çaresizliğim, pişmanlıklarım ,keşkelerim.dışarıdan ne kadar aciz gibi görünsem de güçlü oluşumdan ötürü ağlayarak kurtuluyorum o Duygulardan.
-Anladığım kadarıyla çaresizliğin iz ve pişmanlığınız büyük.  yolculuk başlayalı neredeyse bir saat oldu ve siz yılmadan ağlıyorsunuz Bu ağıtların öncesi de olmalı ki ilk gördüğümde O haldeydiniz ağlamayın demiyorum ama her şeyin bir sınırı var bu kadar içli ağlamak da neyin nesi?
-Peki aşağılık olmanın?
yönelttiğim Bu sorudan sonra adam Birkaç saniye boş gözlerle bana baktı anlamaya çalışıyormuş gibi duraksadı ve sonra sessizliğini bozup:
-anlayamadım. dedi.
- peki Aşağılık olmanin Onun da bir sınırı var mı?
-Elbette var. Her şeyin bir sınırı vardır .şu anki acınızın da. gün gelecek bu halinize güleceksiniz. doğan her yeni Güneş acınızı hafifletecek ,unutturacak.
bu umut dolu nasihatlere daha fazla dayanamayıp adamın sözünü kestim.
- Hiçbir şey bilmeden böyle konuşmanız çok saçma!!
kabalık ettim adama. Halbuki Onun kötü bir niyeti yoktu ama şimdilik bu umut dolu sözler kalabalıktan başka bir şey yaratmıyordu. Adam hikayemi öğrenmekte kararlıydı tekrar konuşmaya başladı

-Peki Anlıyorum sizi .Madem bilmeden konuşuyorum. o zaman anlatın bilip de öyle konuşayım .
Sustum .tekrar cama doğru yöneldim ve dışarıyı izlemeye devam ettim. henüz nasıl bir durumda olduğumu anlatacak kadar dirayetli değildim. adam hiç bıkmadan yeni adımlar atıyordu.
-Anladım galiba anlatmak istemiyorsunuz En azından tanışalım Sabahtan beri konuşuyoruz ama birbirimizin Adını bile bilmiyoruz Benim adım Demir Peki ya sizin?
-

IHANET💔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin