2-

405 8 1
                                    

Selam arkadaşlar :) nasilsiniz gorusmeyeli? Derslerden firsat buldukça bölüm yazicam.Sizleri seviyorum canlarimm :D her neyse ben kafanizi şişirmiyim..size iyi okumalarr :D

"Ne diyorsun sen?" dedi.Bu çocuk salak mı? Az önce duvarın içine girecektim.Şu an önümde bir kum torbasi olsa patlatabilirdim.

"Az önce normal insanlar gibi yolu kullanmayı bırakıp duvardan girecektim.Ve sen özür dilemeden yoluna devam ettin." Oha ben normalde bu kadar uzun cümle kurmazdim.

"Hey biraz sakin olun arkadaşlar" diyerek araya giren çocuğa ikimiz ters ters bakıp ayni anda "Sen sus" dedik.Bi dakika bi dakika bu o çocuk az önce o da vardi.Ellerini havaya kaldirip teslim işareti yapip "Peki.Sanırım karnimdan sesler geliyor, açliktan olsa gerek." diyip çıktı.Sınıfta tek ikimiz kalmıştık. Bu beni rahatsız ediyordu.Ama o bundan rahatsız olmuşa benzemiyordu.Biraz utangaçtım.Şimdiye kadar bir erkeğin eline elimi bile sürmemiştim.Selo ve besir hariç tabi.Ve su an bir erkekle bi siniftaydim.

"Birincisi seni görmedim, ikincisi çok yavaş carptigim için özür dilememe gerek olmadigini düşündüm" dedi.Şuna bak ya beni görmemiş mis.Özrü kabahatinden büyük. Boyumun kısa olduğunu neden yüzüme vuruyordu ki.Aptal pis ego yığını.

"Ne?! beni gormedin mi? Kör musun arkadaşım? Ayrıca sanırım geldiğin okulda koridorda at gibi koşturmanin yasak olduğunu söylememişler." ve yine AT kelimesini cumlemin bir yerlerine sığdırdım.Ahh bu çocuk beni deli ediyo.O benim ifademe karşılık sakin bir sekilde eliyle cenemi tutup "Tamam fıstık.Özür dilerim.Biraz sakin ol.".Özür mü diledi simdi bu.Elimle cenemdeki elini ittim.Ne saniyordu bu kendini.

"Özür mü? Bu kadar basit mi? Sanırım sen anlamadin.Duvarın diyorum içine diyorum giriyordum diyorum." diye bagirdim.Ben bagirdikca o sakinlesiyordu.Mal bu çocuk ya.Sırasına oturup bana bakarak "Tamam fıstık görünüşe göre girmemişsin." dedi.Bana fıstık diyordu :) Bi dakika ya ne dediği umrumda degil.Gıcığın teki bu çocuk.

"Bana fıstık demeyi kes."  dediğimde içeri birkaç kişi girmisti.Bende yeterince bagırdığımı düşünerek koridora cikip duvara yaslandım.Tekrar iceri girip o gerizekali ya bakmadan cantamdan 2-3 tane kalem cikardim.Şimdi siz bunu ne yapacagimi düşünüyorsunuz.Birine elime alıp diğer ikisini cebime kattım.Elimdeki kalemi kırdıgımda yeterince rahatlamadigimin farkına vardim.İkincisi biraz zorlamıştı.Yine de rahatlamamıştım.Üçüncüyü de elime alıp kirdim.Üçüncüyü kirdigimi Yeliz Ekinsu ve Büşra görmüştü.Yanıma koşa koşa geldiler.Ellerine bakıp "Noldu sana?" diye sorduklarında ellerime baktim.Ellerim kanıyordu.Ahh hadi ama en küçük biseyde bile kanıyorlardı.Bunu görüp biraz daha sinirlendim.Ekinsu "Siz lavaboya götürüp ellerini yikayin.Ben de yara bandı bulup gelirim." dedi.Bir dakika ya ben bu kızla kavga etmeyi planlıyordum ve o simdi beni mi düşünüyordu? Neyse bende kavga edecek baskasini bulurum.

"Tamam kızlar abartmayın birşey yok.Yara bandına da gerek yok boşuna yormayın kendinizi." dediğimde üçü bana ters ters baktı.Biraz ürktüm acikcasi.Aslında hoşuma gitti beni düşünmeleri.Yeliz ve Büşra beni kolumdan tutup lavaboya cektiler.Elimi yikadiktan sonra.Pardon elimi ben yıkamadım onlar yıkadı.Yapmayin ama ellerimi yıkamayı öğreneli yillar oldu.Ekinsu hızlıca lavabonun kapısını açip Yeliz e verdi.Yeliz de paketi acip elime yapiştirdi.

"Okul ilk gününde kaç kişi yaninda yara bandı getirir ki?" diye sordu Büşra.Haklıydı.Kim getirir ki? Ben bile çok sakatlanmama rağmen yanimda tasimiyordum.

"Tüm dokuzlara gittim ve sadece bir kızda vardi.Vermesinde biraz zorluk çektik ama sonunda ikna ettim."dedi."Nasil ikna ettin?" ben sormadan sordu Yeliz.

"Benimde kendime göre ikna etme planlarım var." dedi gülerek. Bi dakika kızı döverek mi ikna etti.Sanırım ben bu kıza bayıldım :)

****************************

Öğle arasina kadar Can a bakmadım.Önümden geçerken bana göz atmısti ama ben hemen kafamı çevirdim.Biraz sakinleşmiştim.Sağolsun Yeliz gil de nedenini öğrenmede ikna etmemisti.Zil çalmıştı.Dördümüzde yemekhaneye kaydolmuştuk.Yemekhanenin yerini öğrendikten sonra gittik.Yemeklerimizi hic konusmadan hızlıca yedik.Sonra bahceye çıktık.Bankalardan birine oturdurduk.Karşıdan bir grup kızın bize dogru geldiğini fark ettim.Uzun boylu olan kız Ekinsu ya bakarak "Evet yarida kalmıştık." dedi.Demek yara bandı almak için bu kızla kavga etmişti.

"Hayir yarida kalmadik.Sen korkup olayi zaten bitirmistin." Vay be kızda ki cesarete bak.Bu kızla birbirimize çok benziyorduk.

"Hahaha sen bana simdi korkak mı dedin?" diye sorduğunda "Evet çünkü korkagin tekisin." dedi.Kız Ekinsu nun bogazini tutmaya calistiginda ben Yeliz ve Büşra da yanindaki kızlara saldirdik.

"Durun, ayrılın!!" diye bagirdi nöbetçi öğretmen.Bu kadın bizim sinif öğretmenimiz değil miydi? Evet oydu.Bizi ogretmen ve üst siniflardan birkaç çocuk ayirdi.Beni tutan kişinin Can olduğunu gördüm ve sinirle elimi çektim.Camdan bakan Müdür e "Birşey yok hocam kendi aralarında sakalasiyorlar." dedi.Sinif öğretmenimiz bizi ilk günden korumaya başlamıştı.Sinif öğretmenimiz bizi sinifa yolladiktan sonra kızlarla konuşmaya başladı.Kızların saclari arap sacina dönmüştü. Ama bize hic bisey olmamisti.Etraftakiler bize bakıp yanındakilere bisey soyleme çabasındalardı.Vay be ilk günden bi havamız olmuştu.

Sınıftan içeri girdiğimizde herkes bize bakıyordu.Büşra siniftakilere "Kafanızı önünüze cevirmezseniz o kafalariniza yazik olur" diye bagirdi.Biz dordumuz gerçekten çok sinirliydik.İçeri zili caldiginda dersimiz rehberlikti.Öğretmenimiz bizi yanına cağirdi.Öğretmen masasinin etrafına dizildikten sonra bize bugün ki olayin sebebini sordu.Ekinsu olayı anlattıktan sonra "Ya size ne demeli? Arkadasinizi tutmaniz gerekirken siz de kavgaya giriyorsunuz." dedi.Ne yani benim yüzümden kızlar gelip kavga cikaracakti ve ben hicbir şey yapmayacaktim öyle mi? Kusura bakmayın hocam çok sey istiyosunuz.

"Bak bu sefer sizi affediyorum ama bir daha asla olmasın."dedi.Çok anlayıslı bir sinif öğretmenine sahiptik.Acaba diğer kizlara ne dedi? Hepimiz özür diledikten sonra yerimize oturduk.Rehberlik dersinde ders islemeyecegimiz için kendimizi tanitmaya başladık.Hepimiz kendimizi tanittik.Sıra kendisine gelmişti.

"Evet arkadaşlar benim adım Ayşe Seyhun Çelik.Branşım kimya.4 yıldır bu okuldayım.Evliyim ve üç çocuğum var." Evliliğini ve çocuk sayisini soylemesindeki amaç neydi anlamadim.Ama bugün ki yaptigi şeyden sonra hayat hikayesini anlatsa dinlerdim.Rehberlik dersinden sonra iki ders kalmısti ve bu yorucu gün sona erecekti.Son iki dersimiz tarihti.Teneffüs zili caldiginda hocamız gülümseyerek 'Hoscakal' diyip cıktı.Dordumuz birbirimize donup hocamızın nasıl iyi biri olduğunu konustuk.Teneffüs boyunca bundan konusmustuk ve içeri zilinin caldigini duymamıştık.

"Selam gençler" diyerek içeri giren adama baktık.Ohaa sanırım bu adam mankendi ve ek iş olarak öğretmenlik yapiyordu.Sarısındi ve gözleri masmaviydi.Kıvanç tatlitug un kısa saçlı ve kısa boylu versiyonu.Çok yakısıklıydı.Derste yine kendimizi tanittik ve sonra bizi serbest bırakti.Çok esprili birine benziyordu.Son derse girdiğimizde yine serbesttik ve kızlarla en yakın arkadaşlarimizdan, hobilerimizden bahsettik ve telefon numaralarimizi verdik birbirimize.Ve sonunda çıkış zili caldi.Dısari cikip servislerimizi bulduk.Servise bindim yaklasik 20 dk sonra eve vardım.Eve gittiğimde doğal olarak kimseyi bulmadim.Yemegimi yiyip biraz TV izledim.Sonra Ezgi Selo ve Beşir i arayip konuştum. Keşke onlarla aynı okulda olsaydim.Saat 8 olmuştu ve ben çok yorgun olduğum için dus alip yatmaya karar verdim.

Evet arkadaşlar umarım begenirsiniz.Ücüncü bölüm ü bir iki güne yayinlarim.Kendinize iyi davranin.Sizi sevyommm :D:D

Seni Sevmemem LazımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin