... Bir an geliyor, dayanamıyorsun. Sonra ne oluyor biliyor musun? İp kopuyor en sağlam yerinden. En güvendiğin adamın bıçak izi kalıyor sırtında. Kelimelerle anlatılmayacak kadar sarsılıyor hayallerin.
Sonra ne mi oluyor?
Grileşiyorsun...
Esila bu sefer halsiz halsiz kütüphaneye girdi.
Göktuğ'nun da ondan farkı yoktu. Ikiside halsizdi
Okullarındaki deneme sınavları yüzünden.
Göktuğ eski anılarına dalmıştı.
Esila daha liseye yeni başlamıştı tabi o zaman arkadaşları vardı. 5 erkek 5 kız dolaşıp herşeyini onlarla yapardı.
Her tenefüs olduğu gibi arkadaşlarıyla çıkıp top oynadı.
Göktuğ onu sapık gibi izliyordu.( bugün yaptım bunu djdj çok zevkli oğlum . )
Esila ile kaç kez göz göze gelmişlerdi ama Esila onu takmayıp kafasını çevirmişti. Top oynarken kendinden geçiyordu. Kahkahası o kadar yüksekti ki bahçedekiler ona garip garip bakıyordu.
Göktuğ gözlerini kapattı ve gülümsedi.
Esila gözlerini kapatmış gülümseyen çocuğun gülümsemesine baktı.
Kafasını aşşağıya eğdiğinde bu kişinin okulundaki Göktuğ olduğunu fark etti.
Etrafına bakındı. Gizli çocuk gelmemişti. Gözleri , kafasında şapka olan , raflarda gezinen çocukta takılı kaldı. Elindeki kitabı masaya bıraktı . Tedirgin ve yavaş adımlarla yanına yaklaştı.
Bi anda şapkasını aşağıya çekti. Çocuk ona şaşkınlıkla dönerken Esila hayal kırıklığına uğradı.
Gizli'nin gözleri renkliydi. Bu çocuğun gözleri kahverengiydi.
Elini 'pardon'dercesine kaldırdı ve hızlı adımlarla kitabı almadan çıktı.
***
Kitap bırakılır mı be?
SOKAK HAYVANLARINA BİR KAP YEMEK!!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
-MEYUS-
Short StoryMEYUS:Hergün gelip sapık gibi beni izliyor musun? ANONİM:Evet. Gökyüzü koca bir karanlık sen orayı aydınlatan tek yıldız. Sen iste şair olurum sana.
