YASAK (O.A.S. 3.Kitap )

Y - 17

-"Meriç ? "

Önümde durup gözlerimi inceledi.Onu son kez görüyor olabilirim.

-"Neden telefona bakmadın ? "

Ayakta durmaya çok gücüm yoktu.Yakındaki koltuğa çöktüm.Dirseklerimi dizlerime dayayıp yüzümü kapattım.

Ne diyecektim ? Bakmak istemedim.

-"Konuşsana kızım ! " Dirseğimi sertçe sıkıp ayağa kaldırdı.

-"Gidiyorum bu kadar anladın mı ?! Yokum artık ! " Onun yüzüne bağırmak cesaret istiyordu.Bende de az biraz vardı.

-"O senin baban bir sikim yapamaz.Gücü yetiyorsa gelsin benimle konuşsun ! " Babama hakaret ettiği için onu uyarıcaktım ancak sesiyle ortam inleyince korkuyla titredim.

İçeriye giren Oğuz önce kolumu sıkan Meriç'e sonra bana baktı.Hemen ona dalacağını bildiğimden konuştum.

-"Sorun yok Oğuz." dedim.

Elindeki sigara paketlerini uzatınca aldım.Meriç'e ters ters bakıp kapının önüne çıktı.

-"Meriç artık ona karşı gelmeye gücüm kalmadı.Kabulleniyorum gitmeyi ." derken dediğimi içimde sindirmeye çalışıyordum.

-"Yürü gidiyoruz."

Eliyle elimi kavrayınca ne olduğumu şaşırmıştım.Elimdeki paketler yeri boylarken Meriç'in sürüklemesiyle arabasına girdim.

-"Nereye gidiyoruz ? "

Bana yine tabiki cevap vermedi.Öndeki şoföre ' eve ' diye talimat verince ona döndüm.

-"Ne evi Meriç ? Bir şey söyle."

-"Sus."

-"Susmuyorum ! Senin kuklan değilim ! Cevap ver bana." diye sinirlendim.

Gözleri üzerime çevrildiğinde bana bakışı en sinirli hallerinden birini hatırlattı.

-"Çek sağa Salim inecek var ! Git ! Senin yanına gelende suç ! " Verdiği sert talimatla arabayı süren adam yol kenarına çekerken arkadan gelen darbeyle neye uğradığımıza şaşırdım.

En son hatırladığım arabanın yolun kenarından aşağıya kayması ve Meriç'in bedenime sarılan kollarıydı.

Sonrası başımın aldığı darbeyle karanlık.

-----

^^^^Meriç^^^^

Gözümü kırpmadan karşımda yaşamak için yalvaran pisliğe biraz daha vurup vurmama konusunu düşündükten sonra tetiği çektim.

Yana baktığımda Vural ve Sarp da işini halletmiş üzerini değişiyordu.

-"Acele edin çıkalım." dedim

Bana kafayı takmış şerefsizi zorda olsa bulmuş adamlarıyla beraber diğer dünyaya yolculuğa yollamıştım.Geçirdiğimiz kaza çok ciddiydi.Benim kemerim takılı olmasına rağmen bir kaç gün önceki yaram yine hasar görünce işler karıştı ama Hera takmadığı için durumu kötü olacak derecede kritik.

Ona bir şey olucak olursa o hastaneyi yakarım !

Ben ameliyattan iki gün sonra yoğun bakımdan çıkmış kendimi toparlayarak dün taburcu olmuştum.Hera hala uyanmadı.On gün oldu.

Burdaki işimizi bitirip hastaneye gittiğimizde Hera'nın dedesi gelmişti.Onunda annesiyle babası çok üzgünler.

Kızlar herzaman olduğu gibi ağlıyordu.Bu sinirimi bozuyor.Ağlayanlardan ciddi anlamda nefret ediyorum.