Oylar ve yorumlar çok çok azdı -
hala öyle- ama yine de yb paylaştım çünkü uzun zamandır yb gelmemişti.
SOMA faziası yüzünden de pek yazasım gelmedi...Yüzlerce kişi ölmüşken. Hepimizin başı sağolsun..:(
Bir madenci düşünün,gömülmek için yer altından çıkarılan...#SOMA
İyi Okumalar
"Aman Tanrım! Lily! Ne dediğinin farkında mısın sen?! " Sinirimden kanın hızlıca vücudumda dolaştığını hissedebiliyordum.
"B-ben ona ne yapıcağımızı anlatıyordum.Bir anda b-beni öptü." Lily'nin ağladığını belli etmemeye çalışsa da ağladığı belli oluyordu.
"Ah lanet olsun! Size gelmemi ister misin? "
"Çok çok iyi olur.Buna ihtiyacım var."
"Peki bebeğim geliyorum." Cümlemi bitirdikten hemen sonra Lily'nin bir şey demesini beklemeden telefonu kapattım.
Siyah taytımı ve siyah tişörümü çıkarma gereği duymadan telefonumu ve ceketimi alıp odamdan çıktım.
Nathan'a, Lily'e gittiğimi söyledikten sonra elimdeki ceketi giyerek aşağı indim.Evin ve arabamın anahtarını aldıktan sonra kapıdan çıktım.Hızlı bir şekilde arabaya binip Lil'in evine sürdüm.
×~×~×~×~×~×
"Günaydın Lil."
"Günaydın." dedi ve hafif tebessüm etti.Dün onlara gittiğimde Harry'nin yaptığı şey için kendini üzmemesi gerektiğini ve bu olayı sade onun, benim ve Harry'nin bildiğini söyledim.
"Chaz'a normal davran tamam mı?Herhangi bir şeyden şüpelenmesin."
"Sabah 'Günaydın meleğim' diye mesaj attı."
"Vaovv Chaz'dan beklenmeyecek hareketleeer." dedim ve ikimizin de kıkırdamasını sağladım.
"Ben de 'Günaydın hayatım.Şimdi Nic beni almaya geliyor.Okulda görüşürüz.' dedim."
"Güzel.Okulda da böyle ol." dedikten sonra göz kırptım.Kısa bir yolculuktan sonra okula gelmiştik.Arabamı park ettikten sonra Lil ile okula doğru yürüdük.
Kapıya yaklaştığımızda Justin ve Chaz'in kapının yakınındaki bankta oturduklarını gördüm.
"Normal ol." diye Lil'in kulağına fısıldadıktan sonra güler yüzle Justin'in yanına ilerledim.Ona 'günaydın öpücüğü' verdikten sonra Chaz'a günaydın dedim.
"Hadi sınıflaraaa! " dedi Justin son kelimesini uzatarak.Bugün ilk dersimiz aynıydı.'Fizik' . Hangi göt kişi sabah sabah ilk derse fizik koyar!
Justin'le ellerimizi birbirine kenetleyerek sınıfa doğru yürümeye başladık.
"Benim meleğim bugün nasılmış bakalım? "
"Herzamanki gibi." dedim ve sırıtarak omuz silktim.
"Herzamanki gibi? " Kaşlarını havaya kaldırarak sorusunu cevaplamamı bekledi.
"Senin yanında olduğum sürece mutlu." dedim ve gözlerinin içine bakarak gülümsedim.Ben gülümseyince o da gülümsedi ve koridorun ortasında durdu.Yani durduk.Elini,elimden çektikten sonra kaslı kollarıyla beni kucakladı.Bende ona karşılık olarak kollarımı beline sardım.
"Her zaman,ne olursa olsun senin yanında olacağım tamam mı? " dedikten sonra biraz geri çekilerek saçlarıma bir öpücük bıraktı.
Ben biraz daha geri çekilip dudaklarını çok kısa süreliğine öptüm.Daha sonra ellerimizi tekrar birbirine kenetledim.
Onu gerçekten çok seviyorum.
Onun yanında olmayı,onunla vakit geçirmeyi seviyorum.
Onu herkesten daha çok seviyorum...
10-15 kişiyle dolu çok da büyük olmayan,duvarları beyaz renkli sınıfa girdiğimizde aklımdan geçirdiğim şeyler yok oldu.
İnek öğrenciler en önde otururken,bizim gibi tipler -ders dinlemek istemeyenler- boş yer varsa en arkalara yoksa da olabildiğince arkaya otururdu.
Bazı sınıflarda sıralar tekli,bazılarında da çiftliydi.Fizik sınıfındaki tekli olduğu için,cam kenarındaki en arkanın bir önündeki sırada Justin,onun önünde de ben oturuyordum.
Lily'nin ağzından
Chaz'le derslerimiz farklı olduğu için bir süre sonra o benden ayrılarak sınıfına gitti.Ben de edebiyat sınıfına gittim.
Kısa bir süre yalnız yürüdükten sonra duvarları krem renkli,arka tarafta duvarlara öğrenciler tarafından bir şeyler yazılı olan sınıfa girdim.
Şansıma ortanın en arkasındaki sıra boştu.Hızlıca oraya gidip çantamı yere koyup sıraya oturdum.Bir Lily kuralı; Eğer en arkada boş bir sıra varsa bir çita gibi hızlı olmalısın.Yoksa birisi orayı kapabilir!
Zafer kazandığım için sırıtırken önüme kıvırcık saçlı birinin oturmasıyla tüm neşem söndü.Kim olduğunu biliyorsunuz; Harry!
"Günaydın bebeğim." dedi Harry yavaşca arkasını döndükten sonra.Tanrım ne diyordu bu?!
"Ben senin bebeğin falan değilim." dedim tiksinerek.
"Hadi amaa dün öyle demiyordun." dedikten sonra sinsice sırıttı.
"Aklından neler geçiriyorsun Styles? " Şüpheli gözlerle iğrenerek oba bakıyordum.
"Imm bir düşüneyim." Elini çenesine koydu ve düşünüyormuş gibi yaptı."Buldum! " dedi ve parmağını şıklattı.Cebinden telefonunu çıkardı ve biryerlere dokundu.Daha sonra telefonu bana döndürdü.Açtığı videoyu oynatmaya başladı.
Ah siktir.İşte şimdi sıçtım.
Çok uzun süre sonra gelmesine karşı çok kısa oldu biliyorum.Ama yb çok geç gelmeyecek.Oylarınızı ve yorumlarınızi bekliyorum.Lütfen beni yalnız bırakmayın.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
NEFRET YA DA ASK
FanfictionMerhaba.Ben Nicola James. 10 yaşına kadar New York' da yaşadım.Daha sonra annem ve babam ayrıldı.Babam, evden defolup gitti.Bizi öylece bıraktı.Şimdi nerede bilmiyorum.Belki de ölmüştür? Annemin ve bizim hayata yeni bir sayfa açmamız için Los Ange...