1. Bölüm

34 9 10
                                    

Multimedia; İdil
Multiplayer; Shawn Mendes = Treat You Better. (Dinleyerek yazdım. Bölümle alakalı değildir arkadaşlar)

İdil'den...

Umut, insanın en yardıma ihtiyacı olduğu anda uzanan yardım elidir. İnsan bazen umut sayesinde hayatına devam eder bazen de kaybetmeye yüz tuttuğu şeyleri tekrar kazanır. Bir insan umutsuzluğa kapılmaz ise her türlü felaketten kurtulur.Fakat bir insan umudunu yitirmişse ne yaparsa yapsın düştüğü felaketten kendini kurtaramaz.

Duyguların en zenginidir umut Umudun varsa eğer hayattan tat alırsın, geniş ufuklara sahip olursun. Umut yoksa karanlıklara saplanır, ahlanıp vahlanmaktan başka yapabileceğin hiçbir şey yoktur.

Ha bir de özgürlük vardı değil mi?

Çoğu kişi 'Özgürlük Nedir?' dediğinde  küçük bir kız şu cevabı verir sanırım.

'Bütün gün oyun oynamak.'

Bir genç kıza göre;

'Geceleri korkusuzca dışarıda gezebilmek.'

Bir mahkuma göre;

'Masmavi gökyüzünü kucaklamak, uzun bir mesafede koşmak.'

Genç bir erkeğe göre ise;

'Son sürat araba kullanabilmektir.'

O zaman kime göre özgürlük, neye göre özgürlük? Sizce bunların hepsini içine alacak bir özgürlük vaadi var mıdır? Özgürlük kavramının sınırları belli değildir, tanımının da kısıtlanarak yapılması mümkün değildir.

"Hey!"

Tam düşüncelerime dalmışken arkamdan seslenen sert ve erkeksi sese dönüp baktım.

"Buyurun?"

Döndüğümde böyle mükemmel bir görüntü beklemiyordum. Kahverengi gözleri beni benden almıştı. O kadar güzel gözleri vardı ki.

Adamın gözlerine bakarken başını kaçırdığım cümlenin gerisini dinlemeye başladım.

"Eğer biraz daha cool olmak için yolun ortasında yavaş yavaş yürürsen gebereceksin kızım! Şu yolda düzgün yürü!" dedi ve motoruna atlayarak gözden kayboldu.

Wtf?

Ne oldu be?

Evet sanırım benim gibi sizde anlamadınız. Durun bir başa saralım.

Okuldan çıktım, eve giderken yine düşüncelerime daldım, karşıdan karşıya geçerken bu mal durdurup bir şeyler zırvaladı.

Alışmıştım böyle şeylere. Sürekli kuzenim de diyordu. O sırada telefonumun sesini duydum.

Kerem abim arıyor...

"Efendim abicim?"

"Prensesim eve erken gel. Bugün üniversiteden bir arkadaşım bize yemeğe gelecek."

"Peki abicim." Diyerek telefonu kapattım.

Of ya bugün benim asıl planım sahilde oturup düşünmekti. Cidden şuan ne kadar klişe de olsa hayaller ve hayatları yaşıyorum.

Adımlarımı hızlandırıp eve doğru ilerledim. Eve geldiğim de yorgunluktan ölüyordum.

Kapıyı tıkladığımda yardımcımız Seda Abla açtı. Ona gülümseyerek baş selamı verdim ve hemen odama çıkan merdivenleri tırmanmaya başladım.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Nov 28, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Umudumun ÖzgürlüğüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin