Yatak odalarımız... Bizim bütün sıkıntılarımızı döktüğümüz sayılı yerlerden biri. Tek başımıza kalınca ne yaptığımızı bilen sadece dört duvar. Beş yaşından on sekiz yaşıma kadar hiç kendime ait bir odam olmadı. Hiçbir zaman yalnız kalıp istediğim gibi içimi dökemedim veya ağlayıp bağıramadım.
Şu bir haftadır ise on üç yılın acısını fazlasıyla çıkartıyordum. Antidepresanlar, etrafa saçılmış eşyalar ve ben. Çökmüş bir ben. Üç günde on yıl çökmüş gözaltıları, bakımsız ruh gibi bir surat,taraklara düşmanmış gibi davranan saçlar. Birkaç kilo verdiğimi bile söyleyebilirim. Tadaaaa! İşte Harry Styles'ın beni getirdiği durum.
Josh ve benim çıkma planını uygulamaya başlayalı üç gün oldu ve Harry benle bir saniye bile konuşmadı. Ama keyfi oldukça iyi -benim aksime- görünüyordu. Onu,eve geldiğimden beri hiç bu kadar mutlu görmemiştim. Nispet mi yapıyordu onu da anlayamıyorum ki. Ama öğrenecektim. Hemen şimdi!
Odamdan çıkıp koridorda onun kapısının önünde durdum. Odasındaydı. Nefes aldım ve hiç düşünmeden "Harry konuşmamız lazım."diyerek odasına daldım. Yatağında uzanıyordu. "Bende bunu bekliyordum."dedi. Yatakta gerindi ve ayağa kalktı. "Ama önce ben konuşacağım."diye ekledi. Odasına konuşmak için gelen benim,o ise önceliği kendisine alıyor. "Başla Styles."dedim kollarımı göğsümde kavuşturarak. "Bu yüzdendi değil mi? Bana,Josh'la beraber olduğun için soğuk davrandın." Omuzlarımı silktim. "Söz vermiştin Jessica! Kendini ona kaptırmayacağına dair söz vermiştin." "Hayır vermemiştim! Sen vermeni istemiştin"diye düzelttim üstüne basa basa. "Neden Jessica?" Bana doğru bir adım attı. "Anlaşılması güç bir insansın Harry! Önce beni öptün, sonra gidip Taylor'ı öptün. Kimle olup olmamama karıştın ama senin de bir sevgilin vardı. Şimdi ise... Sadece bir cevap bekliyorum Harry."dedim işaret parmağımı ona doğru sallayarak. "Bunu hakediyorum değil mi?" Tek kaşımı havaya kaldırdım. "Seni öptüm çünkü o zaman öyle istedim. Tek bildiğim, o zaman seni öpmek istediğimdi ve bunu yaptım. Üzgünüm,keşke geri dönüp düzeltebilsem." Harry ellerini sıktı."Ayrıca hayat da senin hayatın. İstediğini yapmakta özgürsün. Eğer merak ettiğin seni sevip sevmediğim ise,hayır sevmiyorum." Söylediği son cümle kalbimde bir acı hissetmeme sebep oldu. Hayallerimin suya düşmesine engel olamazdım ama artık en azından biliyordum. Beni sevmemişti. Hiçbir zaman... Harry Styles söylendiği gibi çapkın biriydi sadece. Ben de ilk geldiğim zaman onun için ideal bir tiptim. Güzel,seksi ve sevilen hem de yakışıklı arkadaşı tarafından. Beni ona kaptıramazdı. Aklımı karıştırmak için beni öpmüştü ve Josh'u bana karşı kötülemişti. Oysa gördüğüm kadarıyla Josh müthiş denilebilecek bir insandı. Bunları bilmek beni içten içe kahretsede bildiğim gerçeklere karşı koymayı çok küçük yaşta öğrenmiştim. "Ben de hiçbir zaman için beni sevdiğini düşünmedim."diye karşılık verdim. "Hayatıma bir daha karışmanı da istemiyorum. Senden tek istediğim tek şey ne biliyor musun Harry?" Harry başını salladı. "Böyle olmuyor. Yani aynı evde kalıyoruz, sizin için çalışıyorum ama biz sanki iki düşmanımız gibi davranıyoruz." "Hiç söylemeyeceksin sanmıştım."dedi Harry rahatlamış bir şekilde nefes vererek. "Ama bir şartım var! Taylor'la yemeğe..." Harry,sözümü kesti. "Gelmeyeceksin hatta sizi karşılaştırmayı bile düşünmüyorum." Gülümsedim ve rahatlamış bir şekilde odasından çıktım.
***
Artık numarayı sürdürmeye gerek kalmamıştı. Beni sevmiyorsa acı da çekmezdi değil mi? Itiraf etmeliyim ki şuanda ne hissettiğimden emin değildim. Evet beni sevmediğini söylemişti, bunun için üzgün olmam gerekirdi ama barışmıştık,buna da seviniyordum. Kapımı kapatıp,dibine çöktüm. Kendimi gidip Harry'nin dudaklarına yapışmamak için zor tutuyordum ve bu istek içindeki mutlulukla savaşmaya başlamıştı. Sonunda mutlu olmayı hakettiğimi düşünerek beni sevmediğini söylediğini düşünmemeye çalıştım çünkü, Taylor hala sürtüğün tekiydi. Bu da demek oluyor ki... Neyse boşverin. Kapı dibinden kalktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Behind The Lies (Harry Styles Fanfiction)
FanfictionJessica Carter, borç batağından kurtulmaya çalışırken birgün hiç beklenmedik bir şey oldu ve hayatı değişti. Peki Jessica, geçmişinden kaçmaya çalışırken,geçmişi onun peşini bırakacak mı?