Özgür'den
Onu başkalarıyla görmek istemiyordum. Ve o da sanki isteğimi ona söylemişim gibi hiç kimseyle arkadaş değildi. Hatta okula bile gelmiyordu. Okula gelmesini istiyordum. Beni görünce utançla başını çevirip sınıfına gitmesini, benden kaçmasını, resmen onu özlüyordum. Ama bunu kendime yediremiyordum sanırım. Beni kendine doğru çeken bir yapısı vardı sanki. Sanki benden hoşlandığını bilmiyormuşum gibi benden saklaması, o beni içine çekerek izlerken o beni değil ben ona çekiliyordum. Ama o bunu bilmiyordu. Bütün arkadaşlarım ondan hoşlanıyorsun diyorlar ama bence bu doğru değil. Ya da az önce dediğim gibi kendime yediremiyordum. Onu öyle yerde baygın bir halde görünce bir an anlama yetimi kaybettiğimi zannettim. Etraftaki herkes onunla dalga geçerken ben hızlıca onu yerden alıp arabaya bindirdim. Elimde onun kanı vardı. Başı kanıyordu. Benim yüzümden zarar görmesine izin veremezdim. Hemen onu hastaneye getirdim. Hemşireler ''birşeyi yok, sadece stresten bayılmış'' dediler ama yinede kontrol yaptırmak istedim. Hemşire tam onun kolundan kan alacakken çığlık attı. Yanına gidince şaşkınlığımı gizleyemedim. Bileklerinde kesikler vardı. Benim sevdiğim kız nasıl olur da kendine böyle birşey yapabilmişti? Tam o sırada uyandı. Şaşkınca bize bakıyordu ve yanakları kızarmıştı. Daha sonra kollarını görünce hemen çekti uzun kollu tişörtünün kollarını. Ve utançla yere bakmaya başladı. Gözleri dolmuştu. Onu o halde görmek beni üzüyordu. Şu an ona kızsam mı yoksa neden yaptın diye soru mu sorsam bilemedim. Çünkü dokunsam ağlayacakmış gibi duruyordu. Ama yinede sormadan edemedim. ''Neden kendine böyle birşey yaptın Özlem?''Cevap vermedi. Tekrar sordum yine cevap vermedi. Sadece karşı duvara bakıyordu. Transa geçmiş gibiydi .Ondan cevap gelmeyeceğini anladığımda ayağa kalktım. Tam kapıdan çıkacakken ''dur'' dedi. Ve sonra anlamak istemediğim o cümleyi söyledi.
''Bu kesikleri senin yüzünden yaptım.''