15 Ocak 2015. Asla unutmayacağım bir tarih. O gün elaya yine soğuk davranıyordum. Çünkü bugün hem benim için, hem de onun için çok özel bir gündü. Bugün ona çıkma teklifi edecektim. Okuldan çıktıktan sonra arkadaşlarıma gittim biraz. Beni gaza getirmişlerdi ve hayatımın en güzel kararını o anda vermiştim. Elaya mesaj attım ve biraz konuşmak istediğimi söyledim. Kabul etti haliyle. Biraz konuştuktan sonra aniden çıkma teklifi ettim. Saat tam 14:36ydı. Hiç düşünmeden kabul etmişti teklifimi. Mutluydum, huzurluydum ve ilk defa bu duyguları yaşıyordum. O anki mutlulukla yerimde duramıyordum. Elimde telefon ile sürekli farklı yerlere gidip oraya oturuyordum ve beş dakika sonra farklı bir yere gidip oraya oturuyordum. İlk defa birisine "aşkım" kelimesini kullanmıştım. Ve emindim ki ondan başkasına kullanmayacaktım o kelimeyi. Sonra bir birimize nasıl sesleneceğimizi düşünürken o "Birtanem", ben ise "Aşkım" dedikten sonra aklımıza bir fikir geldi. İkisinin birleşiminden oluşan "Aşktanem" kelimesini kullanacaktık artık. O benim için her şeydi, o benim için dünyaydı, o benim için melekti ve en önemlisi ise o artık benim aşktanemdi.