Tarih: 25.12.2017 Saat: 09.32
Yaklaşık 6 aydır anlam veremediğim rüyalar görüyorum. Bunları onemsemiyordum, Son 9 rüyamdan ağlayarak uyandım artık birine anlatmalıyım, bende annemi aradım. Benim için üzüleceğini ve hemen bir psikologtan randevu alacağını düşünerek telefon ettim.
Ancak ona rüyalarımı anlatınca hiç de beklemediğim bir tepkiyle karşılaştım. Annem panik halinde yanıma geleceğini, rüyalarımdan kimseye bahsetmemem gerektiğini söyledi. Bu ummadığım tepki karşısında şaşkınlıkla olduğum yere sabitlendim.
Annem İzmir den buraya sadece benim rüyalarım nedeniyle geliyor olamaz,herhalde beni özledi. Annemle sık görüşemediğim gerçeği canımı sıktı. Ancak İstanbul da yalnız yaşayan bir üniversite öğrencisine göre gayet iyi iş çıkardığımı düşündüm.
Şimdiye kadar harika idare ettim. Part time çalışıyorum ve bunu kendimi iyi hissettiğim için yapiyorun. Annemin işi ve geliri gayet iyi,ondan gelen parayla gayet rahat yasiyabiliyorum. Ama çalışmak hem bana kendimi ise yarar hissettiriyor hemde tecrübe kazanmami sağlıyor.
Finallerim yeni bitti ve bugün işe de çağırılmadım. Yapacak en iyi şey evi temizlemek annem öğleden sonra burada olacağını soyledi ve onu tanıyorsam şuan havaalanına doğru yol alıyor olmalı.Aynı gün öğleden sonra:
Evi temizlemeyi bitirip yemek yaptım. Annemle en sevdiğimiz: fırında sebzeli tavuk ve makarna. Bitirince şaheserlerime şöyle bir göz gezdirdim. Yeteneğim yüzümde kocaman bir gülümseme yerlestirmeme sebep oldu. Dans ederek yemek yapmak bana huzur veriyor, terapi gibi bir şey benim için.
Tam tavuğun tadına bakarken telefonum çaldı, panikle bir anda tavuğu ağzıma attım ve dilim yandı. Arayan Mert'ti!
-Alo Mert!
-Tuana yine ne yiyorsun aşkım?
Ağzım doluyken telefona cevap vermem beklenmedik bir durum değildi tabi,Ne dedigim anlaşılmasa da Mert dediklerimi cozebiliyordu artık.
- Annem geliyor hayatım,Onun için yemek yaptim tadına bakıyordum, dedim gülerek.
- Neden bana söylemedin uzun zamandır annenle tanışmak istiyorum.
- şimdilik bu konuyu kapatalım mı? Annemle tanisman için henüz çok erken. Bu konuda ne düşündüğümü biliyorsun.
-Aşkım annenin ani gelişi Kendimi tanıtmak için iyi bir fırsat. Neden bu kadar sertsin bu konuda?
- Mert rica ediyorum kapatalım bu konuyu.
- Yoksa sen benimle gönül mü eğlendiriyorsun?
Mert'in bu söylediği kahkaha atmama neden olsada bu konuda ona karşı daha ciddi olmalıyım.
- Hayatım lütfen beni sıkıştırma, daha sonra konuşalım olur mu?
-Tamam aşkım. Seni özledim demek için aradım, Eğer annen gelmeyecek olsaydı yemeğe çıkalım diyecektim.Ama herhalde birlikte vakit geçirmek istersiniz.
- evet canım çok düşüncelisin.
- Bana bilmediğim şeyler söyle.
- bilmediğin bir şey olduğunu sanmıyorum. Olursa söyleyeceğim söz!
- Beni etkiledin güzellik!
-Şimdi kapatmam lazım canım, görüşürüz.
- Seni seviyorum aşkım görüşürüz!
Mert'i seviyorum. Uzun zamandır birlikteyiz birbirimize değer veriyoruz ama bu aşk mı emin değilim. Biriyle uzun zaman vakit geçirince duygulariniz karisabiliyor belki de sadece aliskanliktir ve biz farkında değilizdir. Bir süredir Bunu düşünüyorum ve bunları düşünüyor olmam ona aşk beslemedigim anlamına geliyor sanırım. Gerçekten aşk var mı bilmiyorum. Başıma Mert'ten daha güzeli gelmedi. Yalnız kalamıyor değilim ama ilişkiye başlarken Mert benim için sadece beni çok seven ve iyi bir adamdı. Aşık olduğum adam değil. Bu ona haksızlık ediyormuşum gibi hissettiriyor son zamanlarda... Beni seviyor, değerli olduğumu hissettiriyor, etrafımız bizi yakistiran arkadaşlarla dolu. Peki bunlar sevgili olmaya yetecek şeyler mi? Onunla bir gelecek düşünmek istediğimde bunu beceremiyorum,Yani her şey yolunda ama onu çocuğumun babası olarak hayal edemiyorum. Gerçi sorun bende galiba,evliliğe dair hiç bir şey hayal edemiyorum. En azından şuan.
Ben bunları düşünürken kapı sesiyle irkildim.
Kapıyı açtığımda anneannemin de geldiğini görünce çok şaşırdım ve sevindim. Hemen ikisininde boynuna atladım.
- Hoşgeldiniz! Sizi çok özledim!Geldiklerinden beri ikisinde de bir tuhaflık vardi. Yemek yedik salona gectik. Türk kahvesi yaptım. ben onların burada olmasının heyecanı icindeyken annem ve anneannem donuk gözlerle bana bakıyorlardı. Annemin gözleri sadece boşluk değil anlam veremediğim bir endişe barındırıyordu. Anneannem ise ona kıyasla daha soğukkanlı görünüyordu.
Daha fazla bu bakışlara tahammül edemeyeceğim anda sordum;
- annecim burada olduğunuz için çok mutluyum. Ama neden böyle alelacele geldiniz ki? Bir sorun mu var? Sizi tanıyorum yolunda gitmeyen bişeyler var gibi... Anlatır mısınız bana da artık?
Annem anneanneme izin istercesine baktı ve ondan işaret alınca konuşmaya başladı:
- Gel kızım otur soyle.
- Beni endiselendiriyorsunuz anne. Birine bir şey mi oldu?
- korkma kizim. Sana anlatacaklarımdan önce senin bize gördüğün rüyaları anlatman gerekiyor.
- nasıl yani ? Neden?
Anneannem sakin ve ılık gülümsemesiyle bana baktı:
- Tuana senin için buradayız kızım sakin sakin bize rüyalarını anlat. Ağlayarak uyanman bizi çok korkuttu bu yüzden sana destek olmaya geldik.
-Kızım bize hatırladığın kadarıyla detaylı bir şekilde rüyalarını anlat.Sonunda pes ettim. Anlaşılan beni dinlemeden kendi geliş sebeplerini açıklamayacaklardı.
Derin bir nefes alıp anlatmaya başlıyorum ve anlatırken Sanki tekrar rüyamı yaşıyorum.
Bilmediğim bir yerdeyim, Bir gezegenin üstünde gibiyim,küçük prens gibi... yıldızlar var etrafımda ve çok yakindalar sonsuz bir boşluk gibi baktığım her yer. Korkuyorum uzakta çok uzakta dünyayı bir misket gibi görüyorum,buraya nasıl geldiğimi düşünüyorum.Tek başımayım, gezmeye başlıyorum. Bir anda uzakta açık mavi uzun elbise içinde, elinde büyük bir asasi olan görkemli bir kadın görüyorum. Nefesim kesildi onu gördüğüm anda anne Sanki onu hep taniyormusum gibi ama ilk kez gördüğümü Biliyorum. Çok korktum. Kadına yaklaşmaya tereddüt ettim o bana ismimle seslenmeye basladi. "Tuana... Tuana... "sesi boğuk ve derinden geliyordu Hem korkutucu Hemde sakinleştirici bir etkisi vardı sesinin. Hala kulaklarımda sesi. Yaklaştım. "Nasıl eve gidebilirim? Neresi burası biliyor musunuz?" Diye sordum. Cevap vermedi. "Eve gitmek istiyorum"dedim bir süre bekledim ama asla konuşmuyordu. Arkami döndüm başka birilerini görebilirim umuduyla. Ama o kadın bir anda karşımda belirdi.Sanki isinlandi. Bağırdım korkuyla. Gözleri buz gibi keskin mavi beyazdı.
"Sakin ol kızım. Ben senin analarının anasıyım. Kısa süre sonra gök yarilacak, gölgeler dünyaya salinacak. Bir Seçim yapmalısın. Ak mısın kara mı? Zamanın kalmadı!" Dedi. Bu cümleler aklıma kazınmış gibi anne. Aynen bunları söyledi. Defalarca bu rüyayı görünce bu cümleleri unutmam mümkün olmuyor.
-Sonra noldu kızım anlat.
-Sonra asasını bana doğru savurdu ve düşmeye başladım dünyaya doğru. Hiç bitmeyecek gibi gelen bir düşüş. Düşerken kan ter içinde uyaniyordum iste.
Annem ve ananem birbirlerine endişeyle baktılar annemin korktuğunu hissettim. Ananem sakin kalmaya çalışarak sordu
- Tuana gördüğün kadını tarif eder misin canım.
- anneanne çok güzeldi. Gözleri beyaz mavi gibiydi. Saçları dizlerine kadar uzun ve ince ince örgülüydü. başında bir taç vardı altından üzerinde taşları vardı. Aa ama en önemlisi kanatları vardı. Onlarda altındandı. Çok büyük değillerdi yani kadını taşıyabilecek kadar ama çok görkemliydi. Su mavisi uzun kuyruklu bir elbisesi vardı. Bir de asayı hatırlıyorum işte, O da altın gibiydi ucunda da sağa ve sola doğru 4'er tane ok vardı. Anne neden rüyalarım sizi bu kadar ilgilendiriyor?
- Annem beni duymazdan gelip ananeme döndü:
- Anne olamaz değil mi böyle bir şey ?! Olamaz çünkü bittik. Anneannemden sonra bizim neslimiz bitmişti. Bu gerçek olamaz!
Annem bağırmaya başladı. Ne olduğuna anlam veremiyordum. Bir ona bir ananeme bakıyordum,ikiside beni görmezden geliyordu. Ananem donuk bakışlarını evimde gezdiriyordu. Dikkatlice düşündüğü her halinden belliydi. Sonunda anneme cevap verdi.
- yapacak tek bir şey var.
Annem hızlı hızlı nefes almaya başladı.
- hayır anne Tuana daha çok küçük ve hiçbir şey bilmiyor.
- Çiğdem! Kendine gel. Ötügen Ana geldi. Farkında mısın!
Ötügen Ana kim yahu noluyor burda ?Merhaba ben Gizem. Hikayemi beğenirseniz ve devamı gelsin isterseniz lütfen oy verin ve kutuphanenize ekleyin. İlk hikayem yorumlarınız benim için çok önemli. Keyifli okumalar...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Benden Öte Bir Ben
FantasyTuana,kim olduğunu keşfetme yolunda, Şaman dünyası hakkında bilmediği şeyleri öğrenirken yaşayacağı fırtınalı aşktan,güçlerinden ve kaderinden habersizdi.