Brave ZM

1

''Sanane kızım! Canım öyle istedi belki benim! Sana mı soracağım sürtük!" diye sinirle tısladım karşımda ki kızıl saçlı kıza."Önüne bakarak yürümeyi unuttun sanırım?!" diye geveledi ağzında ki sakızı gıcık bir şekilde çiğneyerek. İyice sinirlerim gerildiğinde konuştum "Bana bak sen bana akıl mı veriyorsun orospu!? Şimdi siktim ebeni!" elimi kızın saçına daldırdığımda bir güzel ağzına vuruyordum ki az ileri de Bay Collins'in sesini duymam sürtüğü kurtarmaya yetmişti bile.. Ah! Tanrım! Bana yardım et!

***

''Cloe ve Jennifer! Ne yaptığınızı sanıyorsunuz siz böyle?! Özellikle de sen Bayan Turner? Hergün sen geliyorsun odama! Peki neden? Kavga ettiğin için,yanılıyor muyum? Peki ya sen Bayan Justice size hiç yakışıyor mu bu tür hareketler?'' Bay Collins sinirle sorduğunda okulumuzun sürtüğü Jennifer konuştu. ''Ama Bay Collins önce o bana çarptı!'' dedi yine beni delirten ses tonuyla. Bay Collins derin bir nefes aldı ve devam etti. ''Tamam siz çıkın Bayan Justice. Bayan Turner siz kalın." dedi ayağa kalkarken. Tanrım! Neden o çıkabiliyorda ben hala burda bu suratsız müdürle kalıyorum ?! ''Bayan Turner bu kaçıncı mukahatınız?! Her kavganızda uyarıyorum sizi,bir daha yapmayacağım diyorsunuz tekrar kavga ediyorsunuz! Bir değil,iki değil! Bu bardağı taşıran son damlaydı! Maalesef sizi başka bir okula sevk edeceğim başka çare yok. Madem siz akıllanmıyorsunuz bundan sonra diğer okul uğraşsın sizinle.'' ''Ama Bay Collins bu sefer gerçekte-'' ''Yeter dedim!'' Bay Collins net ve sinirli sesiyle konuştuğunda dişlerimi sıktım. Benden büyük olmasaydı bana bağırdığı için o ağzını çoktan kırmıştım. Sinirle odanın kapısını açtım ve kendimi bahçeye attım.

***

Çok güzel ya! Gerçekten çok güzel! ''İyi bok yedin Cloe!'' takside kendi kendime mırıldandığım sırada taksici dikiz aynasından bana bakıp sonra da önüne döndü. Oflayıp kafamı cama yasladım ve gözlerimi kapatacaktım ki o sırada görüş alanıma yeni evim girdi. Dikleşip taksinin durmasını bekledim. Durduktan sonra cebimden paramı çıkartıp taksiciye uzattım ve iyi günler demeyi eksik etmedim. Kapımı açıp taksiden indim ve kol çantamın sapını kavrayıp düzelttim. Taksicide bagajı açtığında bavullarımı elime alıp evime girdim. Tanrıya şükürler olsun ki ev dayalı döşeliydi bide onunla uğraşamam yani. Hiç vakit kaybetmeden uyumak için merdivenlerden çıkıp odama doğru yürümeye başladım. Beyaz kapının kulpunu kavrayıp aşağıya çektim ve aralayıp odama girdim. Siyah,beyaz ve gri tonlarının yer aldığı odama kısa bir göz atıp dolabıma yaklaştım. Siyah şortumu ve siyah atletimi elime alıp giyinmek için odanın içindeki banyoma doğru adımladım.

***

Sabah erken kalkıp üzerime sıradan şeyler geçirip kahvaltı yapmadan evden çıkmıştım. 10-15 dakika içerisinde okula varmıştım. Büyük,bayağı büyük, binaya bakıp iç çektim. ''Nasıl olsa burdanda atılırım.'' deyip omuz silktim ve giriş kapısına doğru adımlayıp içeri girdim.

Sınıfımın kapısını hafifçe tıklatıp içeri girdim. Adını daha bilmediğim fakat oldukça sevimsiz,50'li yaşlarına merdiven dayayan kadın önce beni süzüp konuştu "Otur" dedi ve tahtaya bir şeyler yazmaya devam etti. Önce sınıfta oturacak yer var mı diye bir göz gezdirdim fakat her yer doluydu. Kadın hala ayakta olduğumu görünce o da sınıfa bir baktı ve en arkalarda boş bir yer görünce oraya geçmemi söyledi. Sessizce yerime oturup yerleştim. Ardından sessiz sınıfta kafamı sıraya koydum ve uyumak için gözlerimi kapattım.

***

''Sonunda tanrım!'' diyerek kendimi dışarı atarcasına çıktım sınıftan. O sırada 2 erkek öğrencinin bana bakarak sırıttığını gördüm. ''O gözlerinizi oyup elinize vermemi istemiyorsanız 2 saniye içinde önünüze dönmenizi tavsiye ederim.'' diye tısladığım ikiside önce şaşırmış ardından dediklerime uyup önlerine dönmüşlerdi. ''Güzel.'' diye mırıldanıp kafeteryayı aramaya koyuldum. Bir kaç dakika sonra bulduğumda kendime gelmek için bir kahve aldım. Yeterli miktarda parayı uzatıp kibarca teşekkür ettim. Boş bir masa bulmak için etrafa bakınmaya başladım. Tam o sırada sanki o sıcak kahveyi başımdan aşağı dökerlermişcesine bir acı hissettim. Kalbim sanki yerinden çıkacakmışcasına çarpıyordu. Aman Tanrım! Bu o olamaz hayır. N'olur onunla aynı okulda okuyacağımı söylemeyin bana. ''Zayn?!''

Herkese Merhaba! Bu benim ilk hikayem ve biraz acemi olabilirim.Bu yuzden simdiden sizden ozur dilerim..Ama hikayeyi elimden geldigi kadar iyi yazacagim.Ve merak etmeyin yaz tatiline girdigimiz icin bolumler gec gelmeyecek.3-4 gun falan...

OYLARINIZI VE YORUMLARINIZI BEKLIYORUM :*