**ATEŞ VE SU**

Konser

Telefonumun titremesiyle izlediğimiz komedi filmine ara vererek telefona baktım.

Gönderen:Aras Ayısı
Hazırladın mı takımı prenses?

Aaa ben onu tamamen unutmuştum.
Ama kimseyi tanımıyorum ki okulfan kız olarak.Hadi erkek olarak desen tanıyorum bir kaç kişi ama kız beni biraz zorlayacak gibi.

Gönderilen :Aras Ayısı
Ama tanımıyorum ki ben kimseyi dahadoğrusu kız bir sporcu.Hadi erkek olsa neyse nulurdumda kız biraz sıkıcı olacak.

Yazdım dalgaya vurarak .Bu arada kızları yanımda hissettim .İkiside yazışmalarımızı okuyorlardı.
Birden "1,2,3 "diye bağırarak saydıktan sonra hızlıca ayağa kalkıp bağırarak şarkı söylemeye başladılar .

Seviyorsun sende hala saklama gözlerin ele veriyor seni
Seviyorsun hemde hala ilk günden beri belki dakha çok
Seviyorsun kendini kandırma

Al işte gelde bunlara vurma.Her şeyi yanlış anlıyorlar .Yani öyle bir şey olmuyor .Oluyor mu?.Yok ya olmuyor .Saçmalıyorlar işte .
Ay olamaz yani.
Kafayı yemek üzereyim ya hepsi bunların yüzünden ya neyse ben de Sudemsem bunların öcünü alırdım.Göreceksiniz siz.

~
Gözlerimi arladığımda güneş ışınları gözümü işgal ederken uyanmam gerektiği ve okulun olduğu aklıma gelmişti ve mecvuren kalkmak zorunda kalmıştım.

Salonda olduğumu fark edince dünü hatırlamaya çalıştım. Doğru ya dün kızler beni sinirlendirdikten sonra uyuya kalmışım demekki.

Kızların hala sesi çıkmıyordu. Offf yine mi uyanmamış bunlar? Diyerek ayağa kalkıp banyoya girdim duş aşdıktan sonra saçlarımı iki tane balıklık sırtı yapıp yıtık pantolonumu üstüne kapşonlu kazağımı giydim ve odamdan çıktım kızlarda giyinmiş bir halde bir şeyler atıştırıyorlardı.
Bu arada ablam hala geşemedi çünkü uçağı kaçırmış. Yatın akşama geşecekmiş.

Kızlarla konuşup ablamın gelişini kutlayalım diyorum. Onu gerçekten çok
özlemiştim.

Asya "Hadi çabuk atıştır bir şeyler gidiyoruz " dedi. " Nereye sabah sabah?"dedim sandalyeye oturarak. Hem okul vardı."İlk iki dersi kırıp bir kafeye gidiyoruz "dedi Srlen heyecanlı bir sesle." Neden ki?"
" Ne çok soru sordun be Sudem"
"Var bu işte bir şey ama hadi hayırlısı" dedim ve masaya oturdum.

Geldiğimiz yeri duymuştum ama buralara gelmeyeli uzun bir süre olmuştu. İçeriye geçtik sıcak bir yerdi. Enstrümanların olduğu bir sahne vardı. Çok büyük bir yerdi ve çok kalabalıktı. Sanırım uzun zamandır beklenilen ünlü biri falan gelecekti.

Kızlar boş bir masa yanlarında 4 tane armut, puf koltuklardan vardı. Burası gerçekten çok şirin bir yerdi.

Enstrümanları görünce ortaokulum aklıma geldi. Tüm enstrümanları çalmayı orda öğrenmiştim.
Gitar, keman, bateri, darbuka..
Tek piyanoyu öğrenememiştim. O da orta okulda ilk çıktığım ve çok sevdiğim sevgilimin yeteneğiydi.
Eskileri hatırladıkça gözlerim doluyordu. Ama annem ölmeden önce Sakın hiç kimse veya hiç bir şey için ağlama demişti. Ama onu çok özlemiştim o nenim ilk sevgilimdi ve ilk defa birini bu kadar çok sevip hatalarını affetmiştim.
Ona ait bir kutu yapmıştım ve eve gidince onu biraz karıştırıp, eski günleri hatırlamaya ihtiyacım vardı.

Dalmışken bakış açıma Aras ayıcığın girmesiyle kızlara Ne halt yiyorsunuz yine bakışı attım. Aras yanımıza gelip oturdu ve yüzü çok endişeli gözüküyordu. Direk bana baktı ve yalvarırcasına konuşmaya başladı. "Vereceğim konserde gitar ve bateri çalan piçler gelemiyormuş. Bana yardım eder misin prenses? " dediklerine şok olmuştum.
1.si onun konseri derken?
2.si benim bunları çaldığımı nerden biliyor?
3.sü çalabilir miyim ki?
Onu böyle görmek gerçekten garipti çünkü gerçekten çok rahat birisiydi normalde .Demek ki önem veriyor .
"İyi tamam "dememle beni sürükleye sürükleye bir odaya girdirdi.İçerde bir kaç kişi daha vardı .Sanırım hepsi bir enstrüman çalıyor diye geçirdim aklımdan. Aras iki üç kağıtla geldi ve ilk şarkıda gitar ikincü ve üçüncü şarkıda bateri çalmam gerektiğini söyledi. Ben koltukta bağdaş kurarak şarkıların ritimlerine çalışırken Aras geldi ve zamanın geldiğini söyleyince rahat bir tavırla sahneye doğru ilerledim. Şu an ondan rahattım. Her zaman ki halim işte dedim kendi kendime.

Sahneye çıktığımızda bir alkış koptu. Gerçekten sevilen biri sanırım bu Aras ayıcığı.

Attığı her hareket öbür Aras ı hatırlatıyordu bana-ortaokuldaki sevgilim-
Evet, onunda adı Aras dı. Bu durum beni kuşkuya düşürsede soyadlarının farklı oluşu beni rahatlatıyordu.

Aras piyanonun başına geçti ve ağzına denk gelen mikrofona bakılırsa şarkıyıda o söyleyecekti.
Şarkıya ilk ben ondan sonra elektronik gitarcı sonrada piyano ile Aras söylemeye başladı.

Sen eskiden güzel bakardın gözlerime

Sen eskiden anardın beni kurduğun her cümlede

Şimdi içi boş bir rüya bıraktın ellerime

Kaçamadım kurtulamadım

Hayalin her zaman peşimde

Sesini duymaya ihtiyacım var

Bu deli hasrete itirazım var

Sesini duymaya ihtiyacım var

Bu deli hasrete itirazım var

Sen beni severdin eskiden

Sen beni duyardın eskiden

Şimdi sağır bi' kalp yağan bir aşk

Deniz gibi tam üstümde

Ben tek sağ kalan

Solumda var şarapnel

Sesini duymaya ihtiyacım var

Bu deli hasrete itirazım var.

Gerçekten sesi harikaydı. Piyano çalışı, yumuşak ama tarif edilmeyecek kadr güzel sesi vardı.

İkincü şarkımıza geçtik ve ben Aras ın hemen yanına, baterinin  başına geçtim. Sanırım bu şarkı da tek gitar yetmeyeceği için iki gitarcı çalıyordu. Şarkıyı bir düşündüm. Gerçekten de yetmezdi şarkı çok güçlü bir şarkıydı. Malum ATENA nın...

Kuralı yok kuralı yok

Hayat senin gibi delisi yok

Yaşıyorum gelişine

Takılıyorum kafama göre, kafama gör

Kafama göre

Karışmasınlar, dokunmasınlar

Ben böyle keyfime bakıyorum

Bozuk düzen öylesine

Takılıyorum kafama göre, kafama göre

Kafama göre

Arada ayıp ederim

İstemeden kırarsam kalbini
Kusura bakma

Arada ayıp ederim

Ansızın gidersem yanından

Kusura bakma

Ooooo takılıyorum kafama göre

Ooooo yaşıyorum ben kafama göre

Kafama göre kafama göre

Şarkı bittiğinde sesinin nasıl bu kadar güzel olduğunu düşünmeden edemedim. Bu şarkıda piyano çalmamıştı sadece söylemişti.

İzleyicinin çoğunluğunun genç kız olduğu çığılıklardan ve Aras ı beğendiklerini gösteren hareketlerinden belliydi.

~

Son şarkıyı da bitirdikten sonra Arasla bizim masaya geçtik. Şuan ise sipariş ettiğimiz içeceklerimizi içiyorduk.

Aras bana döndü ve "Teşekkür ederim prenses. Baya iyiydin. " dedi sırıtarak. Tabi kendini övmese olmazdı. "Tabi benim kadar iyi olamassın ama idare eder" konuşmasına bunuda ekleyince gözlerimi devirerek cevapladım "Götün tavana dürtüyo " dedim. Küçük bir kahkaha patlatınca kendimi tutamayıp hafif bir tebessümle karşılık verdim.

Nasıl buldunuz?
Beğendiğiniz yada beğenmediğiniz yerler?
Yorumlarınızı bekliyorum ve tabi birde oylarınızı😚😊😘