⚡ Doğru İnsana Aşık Olmak [Yoonkook] ⚡

💋 26.Bölüm 💋

Bayan Min'in lezzetli yemeklerini yiyorken hepsi garip bir sessizlikte oturuyordu. Yoon Haera Jungkook'a bakıyordu ve onu daha da sinirlendiriyordu. "Um, hanımefendi?" Jungkook, ölmek üzere olduğunu düşünerek sormaya başladı. Bana dik dik bakmayı keser misin?" dedi sessizce. Başkalarının duymasını istemedi, ama kesinlikle Yoongi duymuştu ve annesi de. "Sana bakmıyorum, bana ne yapacağımı ve ne yapmam gerektiğini söyleyeceğini sanıyorsun?" diye cevap verdi ona. 

"Üzgünüm," diye fısıldadı Jungkook ve daha da yakından baktığını hissetti. Yoongi soğuk ifadeyle "Bayan Haera, durun lütfen? ''O çok gergin ve sizin bakıp bakıp durmanız onun için rahatsız edici olduğu aşikardır." Yoongi söyledi. "Neden Yoongi' bu kadar resmi birisin?" "Birkaç yıl önce evlenmek üzereydik" diye sordu Haera. "Artık bana Bay Min diyor olmanı tercih ederim, evet... Ama geçmiş geçmişte kaldı ve resmi olmayan herhangi bir neden görmüyorum, iş nedeniyle buradayız, değil mi?'' diye cevap verdi Yoongi. "Bay Min, komiksin." diye zorlukla soludu Haera ve sonra onu görmezden geldi.

Jungkook hareket etmekten korkarak oturuyordu. "Hepsini ye, tamam mı?" Yoongi ona gülümsedi ve başını okşadı. "Yerim. Sen de ye, dede--" dedi. Jungkook başını onaylayarak salladı ve tekrar yemek yemeye başladı.  Yoongi sessizce güldü ve yemeğe yemeğe devam etti. Jungkook'un yanakları biraz kırmızıya döndü. Neredeyse ona dedecik diye çağıracaktı. Eğer söyleseydi, kesinlikle utanç verici olurdu.

...

Akşam 9'du ve sonunda gittiler.

"Yoongi neden çok soğuksun?" diye sordu Bay Min. ''O istedi.'' diye omuzlarını silkti. "O senin gelecekteki karın, Tanrım!" dedi Bay Min. "Hayır baba, o eski kız arkadaşım!" Yoongi bağırdı, Jungkook'un bileğini tuttu ve beraber odaya geri döndüler.

"Ne bokundan bahsediyor?!" Bay Min yüksek sesle bağırdı. ''Sevgilim!'' Bayan Min gülümseyerek dedi. '' Onu bunaltıran kızı, artık onun güldürmemesine sebep olan kızı ve onu soğuk bir insan yaptıran kızı hatırladın mı?'' dedi Bayan Min.

''Olamaz...'' diye vısıldadı Bay Min.

''Öyle. Birkaç hafta önce evimize gelmeden önce biliyordum. Yüzü çok kırgın gözüküyordu ve sen fark etmedin bile. Sonuçta, bana onun o olduğunu söyledi. Ama tahmin et n... Bu sevimli Jungkook onu ​​gülümsetti ve hatta tekrar güldürdü."

''Vay... Sanırım gidip ona özür dilesem daha iyi olur...'' dedi Bay Min. "Evet, ama sonra. Sanırım Jungkook'la yalnız kalması gerekiyor şu anda.'' dedi Bayan Min. Bay Min başıyla onaylayıp ofisine gitti.

...

Jungkook Yoongi'ye sarıldı. Ne yapacağını bilmiyordu, bu yüzden sadece onu kucakladı. Sarılmak genellikle çok yardımcı olur. Yoongi iç geçirdi ve başını Jungkook'un omzuna koydu. ''Neden bu kadar çok uzunsun?'' diye vılsıdadı Yoongi ve Jungkook sadece tebessüm etti. 

"Yatağa gitmek istiyor musun?" diye sordu Jungkook ve büyük olan başıyla onayladı. "Önce kıyafetlerimi değiştireyim." dedi Jungkook gülümsedi, "giyebileceğim şort var mı?" dedi Jungkook. ''Var, tabi ki. Dolapta giyecek bir şeyler olması gerekir. Bir bak istersen.''  Yoongi cevapladı ve kral boyutundaki yatağına uzandı. ''Sen de ister misin?'' sordu Jungkook. ''Evet, lütfen.'' dedi Yoongi. ''Neden bu kadar resmisin, Yoongi?'' Jungkook, Haera'nın sessini taklit ederek söyledi. Yoongi kahkaha attı ve yastığı genç olana attı. Iskalamıştı.'' Jungkook da dil çıkarıp güldü.  İki çift şort bulup değiştirmeye bağladı. Yoongi'nin ona baktığını umursamadı.'' "Gördüğüm gibi mi?" Jungkook büyük olana göz kırptı. ''Evet. Şortlarım harika, sence?'' diye sordu Yoongi. ''Ah, dedecik ya.'' Jungkook güldü ve Yoongi'nin yanına uzandı.

Yoongi hızla büyük boy tişört ve şortunu giymeye başladı ve yatağına uzandı. İkisi de hayal dünyasına sürüklendiler. Uyurlarken sarılmışlardı ve Bayan Min kendini tutamadı ve onların sadece fotoğrafını çekmek zorunda kaldı.

***