İlk bölüm yayında. Yeni düzenlemede yeni karakterler ve yeni hikayeler göreceksiniz. Umarım hoşunuza gider. Bu arada satır arası yorumlara bayıldığımı söylemişmiydim? Hepinize iyi okumalar..
İnstagram: yarasi.saklim
Media: soldaki Can; sağdaki Aksel
Bölüm şarkısı:
Elçin Orkun & Birkan Nasuhoğlu- Bi' fazlaİnsanların çoğu sevmekten korkuyor, kaybetmekten korktuğu için. Konuşmaktan korkuyor, eleştirilmekten korktuğu için. Yaşlanmaktan korkuyor,gençliğin kıymetini bilmediği için. Unutulmaktan korkuyor, dünyaya iyi bir şey vermediği için. Ve ölmekten korkuyor, aslında yaşamayı bilmediği için..
Shakespeare•ZEYNEP•
Her keste bir merak. Etrafımızdaki bütün insanlar aşkı tanımlamaya çalışıyor. Sanki en güzel sözleri söyleyen en tutkulu aşkı yaşayacakmış gibi. Aşkın tanımı yoktur. Aşk kalbimizden geçen en tatlı, en acı, bazen en tutarlı, bazense en tutarsız duygu. Aşk bazen asla sahip olamayacağın birini sevmektir.
Kerem.. Çocukluğum, gençliğim, hatalarım, belki de hayatdaki en güzel gülümsemem. Kısacası benim için bu dünyadaki aşkın tanımı. Sen daha 18 yaşındasın, birine bu kadar aşık olman anlamsız, aşk değil o bağlılıktır, zamanla unutursun demeyin. Belki giderim, belki hayatımda başkası olur ama unutmam. İnsan bütün hayatını adadığı birini unutur mu hiç? Sırf o seviyor diye maviyi sevmekten vazgeçip siyahı sevmişken, çocukken sevmeme rağmen tabak-tabak mantı yemişken, o üzülmesin diye yaptığı yaramazlıkları ben üstlenmişken unutmak bir kurtuluş değil. Ama o ya beni farketmiyor, ya da görmezden geliyor. Kerem için ne ifade ettiğimi bilmiyorum. Kardeş? Yakın arkadaş? Aile dostlarının kızı? Belki de bunlardan daha fazlası. Peki öğrenmek için uğraşıyormuyum? Cevabım koca bir hayır. Bazen bilinmez güzel geliyor, yalandan da olsa mutlu ediyor insanı. Boş ver gerçeği, ne fark eder? Önemli olan anı yaşamak, önemli olan mutlu olmak değil mi?
Değil işte...
Yalan, diğer yalanları doğuruyor. Uzadıkça uzuyor. Hele bir de doğru olmadığını bile bile kanmak, daha da yaralayıcı oluyor. Sonrasında kendine hesap bile soramıyorsun. Hani sen isteyerek inanmıştın, kanmıştın, ne oldu? Ağır geliyor bazı gerçekler.
Aslında ,ben gerçekle yüzleştim. Ben sevmekten korkuyorum. Kaybetmekten korktuğum için...
İnsanlar ne güzel inanıyor "mış" gibi yapanlara. Sorgusuz, sualsiz. Sadece onlara gösterdiklerine ne güzel kanıyorlar öyle. Mesele, bana. Korkusuz"muş", eğleniyor"muş", sevmiyor"muş", umursamıyor"muş", en acısı yaşıyor"muş" gibi yapıyorum, onlar da dinliyor"muş" gibi yapıyorlar.
Belki öfkelendiğimde gözüm hiç bir şey görmediği için, belki ailemin parasının bana verdiği güçle okulu bir-birine katdığım için. Ve diğer bir sürü nedenlerden dolayı ola bilir.Evet baba parası yiyen bir züppenin tekiyim.
~
Sabahın ilk ışığına alarmın iğrenc sesiyle uyanan birisi olarak kimse benden mutlu olmamı beklemesin. Banyoda işlerimi hall ettikden sonra hafif makyaj yapıp üzerime okul üniformasını giyindim."Günaydın" diyerek masadakı yerimi aldım..
"Günaydın annecim. " dedi annem gözlerini tabletinden ayırmayarak.
"Günaydın birtanem." Babamsa her zaman olduğu gibi gazetesini okuyordu.
Tabağıma bir kaç tane siyah zeytin aldım. Eskiden siyah zeytine nefret eden ben son zamanlar tiryakisi olmuştum.
"Baba, kahvaltını bitirdiysen çıkalım." dedim tabağımdaki zeytinleri ağzıma atıp.
"Doğru-dürüst otur kahvaltını yap Zeynep." dedi Demet kızına kızarak..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yarası Saklım(Unrequited love)
Teen FictionDeğerini kaybetmeden bilemeyenlerin hikayesi.. Bazen insan birini yanında tutmayı bilmez, ama onun yokluğunu da istemezsin. Kaybetmeyi göze alamaz, ama kazanmak için mücadele etmezsin. Bağlanmaya cesaret edemez, ama ondan tamamen kopmayı da becereme...