"Herkes burada mı?"
"Hayır Tao ve Kris yok." dedi Sehun. Junmyeon göz devirerek konuştu.
"Onlar hariç yani." Herkes tek bir ağızdan 'burada' diye bağırdı. Kyungsoo Baekhyun'a dönerek.
"Hakikaten Tao ve Kris nerede?" diye sordu.
"Haberin yok mu onlar Maldivler'e tatile gittiler." diye cevapladı Baekhyun. Kyungsoo kafa sallayarak tekrar önüne döndü.
"O zaman yemekleri söyleyelim." dedi Lay gülümseyerek. Kyungsoo tekrardan Baekhyun'a döndü.
"Sen çocuğu ne yaptın?" diye sordu.
"Chanyeol'un annesi bakacak işte ondan geç kaldık." diye cevapladı. Jongin aralarına girerek
"Keşke getirseydin yenge. Bizde olmadığı için çocuk onu severdik." dedi imalı imalı Kyungsoo'ya bakarak. Kyungsoo Jongin'i eliyle iterek aralarından uzaklaştırdı. Baekhyun Kyungsoo'ya omzuyla vurup
"Bu bu gidişle futbol takımı kurar." dedi ve bir kahkaha patlattı. (Güne gitmiş yeni gelin vs patavatsız yaşlı teyze sdıghgıjrsigjr)
Kyungsoo ters bakışlarını Baekhyun'a yolladıktan sonra önüne döndü. Biraz sonra garson hepsinden sipariş almak için yanlarına yaklaşmıştı. İlk başta köşede duran Sehun ve Luhan çiftinin yanına geldi garson. İkili siparişlerini verdikten sonra sırasıyla herkesten siparişlerini aldı. Junmyeon yemekte en başa oturmuş babaları gibiydi.
"Eee ne zaman evleneceksiniz?" dedi Jongin'e dönerek.
"Aslında bana kalsa yarın evlenelim ama Kyungsoo ne derse o." dedi Jongin. Kyungsoo omuz silkti.
"Bu ay sonu düşünüyoruz aslında." dediğinde Lay neşeyle konuştu.
"Bu harika Kyungsoo senin de evleneceğini görmek." Kyungsoo aynı sıcaklıkla gülümseyerek karşılık verdi. Junmyeon bu sefer Chanyeol'a döndü.
"Çocuğa kardeş ne zaman?" Chanyeol'un ağzına attığı ekmek büyük geldiği için öksürmeye başlamıştı. Baekhyun onun yerine gülümseyerek cevapladı.
"Biz kardeş düşünmüyoruz." Junmyeon imalı imalı kafa sallayıp Sehun'a döndü.
"Ne zaman evleneceksiniz?"
"Sen düğün masraflarımızı karşılarsan yarın?" dedi Sehun. Masada ufak bir kahkaha tufanı oluşmuştu fakat Sehun ciddi görünüyordu. Junmyeon göz devirip sırasıyla Jongdae'ye döndü.
"Düğün ne zaman yıtıbır?" son kelimesini alaycı bir şekilde söylemişti.
"Bilmem Minseok ne zaman isterse." dedi Jongdae. Minseok utanarak gülümsedi ve bir şey demedi.
"Artık kendi yuvanızı kurun. En azından bunu görmeden gitmeyeyim. dedi Junmyeon. Masadaki herkes Junmyeon'a anlamsız bakışlar yolluyordu.
"Mürüvvetinizi görmeden gitmek istemiyorum." diye devam etti.
"Junmyeon Hyung yoksa ölecek misin?" dedi Jongin. Etraftakileri anlamsız bir tedirginliğin içine itmişti. Junmyeon bir şey demeden kafasını eğince herkes telaşlanmıştı.
"Hyung hasta mısın? Ölecek misin?" dedi Chanyeol. Lay şaşkın bir şekilde kocasına baktıktan sonra karşısındakilere döndü.
"Oh hayır hayır, siz yanlış anladınız. Biz Amerika'ya gideceğiz." dedi.
"Neden başta demedin ki korktum?" diye sitem etti Sehun. Jongin kafa sallayarak ona katıldığını belli etti.
Herkes yemeğini yedikten sonra Junmyeon gene evin yaşlı dedesi gibi konuşmaya başlamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Fen lisesi vs Meslek lisesi
Fanfiction[Tamamlandı] Fen liseli Do, Xiu, Luhan, Baek ve Meslek liseli Kai, Chen, Sehun, Chanyeol'un İnstagramdaki konuşmaları.