Ayşe'nin mektubu

3 0 0
                                    

Fatih eve koştuktan sonra Ayşe duramadı yerinde. Alabildiğince koştu tarladan çıktıktan sonra. Tarladan itibaren başlasayfı koşmaya babası başka bir  şey var sana bilirdi. Koştu, koştu dur durak bilmeden koştu. Ağladı, canı yandı en sonunda çeşmeye vardı. Eğilirken çeşmeye ayağı kaydı ama bozuntuya vermedi. Canı başka yanmıştı çünkü. Elini yüzünü yıkadı. Bağıra bağıra ağladı. En sonunda bit'ap düşen Ayşe iç çeke çeke evinin yolunu tuttu. Anasının hoşgeldin kuzum demesine aldırmadan kapattı kendini odaya. Aşk öyle bir belaydı ki şimdi ne olduğunu daha iyi anlıyordu. Mumunu yaktı akşam olunca. Anası yemek hazır dese de inmedi. Babasının mürekkebini alarak defterinden bir yaprak kopardı. Ağlaya ağlaya döktü hem içini hem de göz yaşını.
                        Mektup

Sevgili Fatih
Bu mektubu sana bir şeyleri söylemek için yazıyorum ve yazarken de çokça utanıyorum. Sen kapı komşumuzsun sağ ol her zaman iyi davrandın bana. Zor zamanımızda hep yanımızdaydın. Sana tarifi imkansız bir muhabbeti var. Ben seni seviyorum. Normalde demeyecektim ama artık içimde tutamıyorum bu gerçeği. Çünkü artık daha bir korkuyorum. Çünkü sen yarın cepheye gittiğinde ben yarım kalacam. Çünkü sen olmayınca yüreğim yanacak. Daha konuşamıyorum ama şunu bil ki seni hep beklerim.

Sözlerine böyle son verirken bir damla göz yaşı düşmüştü kağıda. Kapandı ağladı o gece mektubun üstüne. Ama pişman değildi. O sevdiğini söylemişti sadece. Sevmek kötü olur muydu hiç. O kızmazdı sanki bu hisse. Sonuçta düşman değilim ben vatan toprağına göz diken. Onlara kızar o. Diyerek uyuya kaldı Ayşe. Biliyordu ki uyursa yarın erken olacaktı...

GÖRMEYENE GÖZ OLMAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin