6. Bölüm: Fikirlerin Kutusu

4.2K 252 161
                                    

Adrien ile başkan ve yardımcısı görevlerini yaparken çok eğlenmiştim. Yorulmamıştım bile.

Eve vardığımda annem ve babam yoktu. Ben de pastanedelerdir diye düşünüp ve yukarı çıktım.

Sıcak bir duş aldım, üzerimi giyindim ve saçımda duş havlusuyla odamda boş bir kutu aramaya başladım.

Her eşyanın arkasını, yanını didik didik edip en sonunda bir kutu buldum.

Tam da kutunun kapağına bir delik açmak için aşağından getirdiğim bıçak ile birlikte odama girdiğimde Kara Kedi içeri giriyordu.

Aman ne şaşırtıcı.

Gerçekten büyük bir süpriz oldu.

'Selam prenses, nasılsın? Napıyorsun? O bıçak ne için? Yoksa adam öldürmeyi mi planlıyorsun?'

'Hayır Kara Kedi. Bu başkanlık için yapacağım, öğrencilerin dilek, düşünce, fikirlerini yazabilecekleri bir kutuya delik açmak için. İsim üzerinde düşünüyorum.'

'Yardımcın falan yok mu?'

'Var, Adrien Agreste. Bizim sınıfta. Ama sonuç olarak ben başkanım değil mi? Bazı şeyleri üstlenmem gerek. Hem zaten o çok meşgul bir insan. Onu bu tür şeylerle rahatsız etmek istemem.'

'Merak etme. Eğer o başkan yardımcısı olmak istediyse, *özellikle de gönüllü olan tek kişiyse* sorumluluklarını seve seve yerine getirir. Getirmeli.'

'Peki...' dedim bıçakla kutuyu delmeye çalısarak. 'Biraz yardımcı olsağğğahhh, olmuyor!'

'Tabi, hemen.' dedi Kara Kedi elimdeki bıçağa uzanarak.

Ben de elimle elini ittim, bıçağı kendim verdim.

'Şu dizilerdeki gibi başımıa bir şey gelsin istemeyiz. 👀'

Kutuyu biraz zorladı ve en sonunda deldi. Bir zarfın girebileceği kadar kesti, sonra ortada kalan parçayı çıkardı.

'Görev tamam.'

Bu sözler bana biraz da olsa Adrien'ı hatırlatmıştı.

'Teşekkürler. Şimdi en sevdiğim kısma geçelim. SÜSLEME!'

Dolabımdan büyükçe bir kutu çıkardım. İçinde ne ararsanız vardı.

'Kutu ne renk olmalı sence?' *kk*

'Aslında sınıfımızdaki çoğu kişi Uğur Böceği ve Kara Kedi'yi seviyor. Kırmızı, siyah ve yeşil renklerini ağırlıklı olarak kullanırsak hoşlarına gidebilir diye düşündüm.'

'Vay, zekice.'

'O zaman önce kutuyu ikiye bölelim.' dedim ve bir kurşun kalem ile kutuyu ikiye ayırdım.

'Şimdi?'

'Şimdi sana bir görev vereceğim. «ona yeşil ve siyah keçe ile makası verir» Siyah daireler ve yeşil kedi patileri kes. Bunu yapabilirsin değil mi? Zaten örnekler kestim.'

'Yaparım ya. Ne kadar zor olabilir ki?'

Ben de o sırada kırmızı ve siyah keçeyle kutuyu kapladım.

'Auç!'

'Avuç mu?'

'Acı belirtiyorum, elimi kestim!'

'No kodor zor olobolor ko?'

'Şaka yapmayı kes de bana bir yara bandı falan getir.'

'Peki, peki.' dedim gülmekten kasılarak.

Ona bir yara bandı getirdim ve açıp yarasına yapıştırdım.

'Hiç bir şeyciğin kalmaz artık.'

'Sağol. İşte daire ve patiler.' dedi ve bana keçeleri verdi.

Ben de muhteşem slikonum ile onları yapıştırdım. Kutuya altın sarısı kalemim ile de ismini yazdım:

 Kutuya altın sarısı kalemim ile de ismini yazdım:

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Bu kadar yapabildim)

'Nasıl oldu?😄'

'Çok güzel...'

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

Hallo aan almal van julle!

Bu bölüm nasıl oldu bilmiyorum bence idare eder

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Bu bölüm nasıl oldu bilmiyorum bence idare eder. Değil mi? Oradan bir evet mi duydum? Her neyse bebekliği bırakırsak...

💪BİR SONRAKİ BÖLÜMDE GÖRÜŞMEK ÜZEREĞĞĞ!!!💪

450 kelime 😛😜😝😁😉

Bilmiyorum (Marichat) ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin