twenty two

4.9K 444 197
                                    

172609

~

Jungkook defteri kutuya koydu. En yakın postahaneye gidip kutunun gönderilmesini istediği adresi yazarak oradan ayrıldı

~

Banyo aynasının önünde duran jileti alarak soğuk mermere sırtını dayadı JungKook.
Yavaş yavaş kayarak vücudunu mermerin soğukluğuna aldırmadan
yerleştirdi.

Bakışlarını sol kol içine çevirdi.
Eliyle jileti iyice kavradı.
Kolunun iç bölgesine kısa ama düz bir çizgi çekti.

Bağırdı.

Acımıştı.

Ama bunu yapmalıydı.
Yoksa canı daha fazla yanıcaktı.
Bu kesiği bileğine değil, sevdiği adam kalbine atıcaktı.
Dayanamazdı.

Devam etti.

Kestiği düz çizginin altına iki yarım yay çekti.

Ve hemen yanına dikey bir çizgi daha.

Devam etti.

Ufak bir kare yapmaya uğraştı.

Ağlıyordu.

Derin nefesleri şıklaştı.

Kandan göremese de ufak karenin yanına bir çizgi daha çekti.
Ve son olarak ise ufak kare ile dikey çizginin hemen altına bir yatay çizgi attı.

Ve işte,

Jimin'in adı onunlaydı.

"지민"

Bedeninde.
Ve sonsuza dek izi kalıcaktı.

Gülümsedi JungKook.

Hıçkırıklarını susturmak istercesine kahkaha atmaya zorladı kendini.

Görüşü bulanıklıklaşmaya başladı.

Ve fısıldadı:

"Saranghae Jimin-shi."

prone | jikook Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin