Sans Amour

Yeni bir düşman

SEVGİLİ OKUYUCULARIM KU-CHİN'İN TAM ADINI SİZE BU BÖLÜMDE YAZACAKTIM AMA BULDUĞUM ADI NASIL OLDUYSA BİR ŞEKİLDE UNUTTUM VE İSİM GITLIĞINA GİRDİM BU YÜZDEN HALA KU-CHİN OLARAK DEVAM EDİYORUZ <3 <3 SİZE İYİ OKUMALAR

--------------Ku-chi'nin bakış açısı--------------

    Onu burda tekrardan görmek çok güzeldi kendimi çok seviyorum ya (biraz fazla ego'lu bir karakterim var ama yinede KAWAİ) şimdi sebebini sorarsınız tabiki bu benim hayranım olarak en doğal hakkınız sebebi ney miydi iki sene önce büyük bir mafyacı olan birisi tarafından evlat edinmiiştim çocukları yoktu çünkü beni evlat edinen kişiler gay'dı ama yinede eucin (okunuşu yujin ve ben doğru yazıp yazmadığımı bilmiyorum) bir kadından farksızdı babam olacak adam ise gaddarın teki nasıl oldularda evlendiler bilmiyorum zıt kutupların birbirini çektiği doğruymuş demek. Tam iki sene boyunca çekmediğim işkence kalmadı ama üç ay önce gaddar babam ölünce işler benim elime geçti ve derhal huruyla ilgilendim nasılmı çok ünlü bir insan avcısı aynı zamanda bir gay olan çiftimizin evlatlık alcaklarını duydum ve onları haruya yönlerdirdim ardından olaylar ip söküğü gibi çözüldü gitti alkışlar alkışlar... aslında haruyu tekrardan gördüğüm için mutluydum onun o kokusunu içime çekmek gerçekten beni benden alıyordu hani bazı kadınlar vardırya güzel kokmak için parfüm şişesini paşlarından aşşağıya boşaltırlar ama yinede asla güzel kokamazlar işte bunun sebebi allah haruyu yaraırken bütün o güzel kokuları ona vermiş geriye kalanları ise o boya küplerine (yazarınız saçmaladı affedin :D).Gerçekten haruyu çok seviyordum ama hani derler 'en çok dudaklarını seviyorum' derler ya işte ben haru'nun en çok yanaklarını seviyordum utanınca kızaran yanaklarını ama en çok kızınca çok tatlı oluyordu bu yüzden bazen (beş dakikada bir oluyor) onu kızdırıyordum sırf o tatlı yanaklarını şişirip gözlerini hafiften büyütmesini görmek için.Sanırım siz anlamışsınızdır ben haruya aşığım çok belli oluyor değilmi aslında çok belli olmuyor sadece siz düşündüklerimi şu anda okuyorsunuz o kadar ama biliyormusunuz benim küçük kediciğim bana aşık olduğunu bilmiyor onu anlıyorum duygular konusunda berbattır daha doğrusu kendi duyguları konusunda. Ama ona zamanla bana aşık olduğunu göstereceğim benim tatlı haruma...şimdi siz bana diyeceksinizki bu çocuk birinci bölümde gördüğümüz çocukmu yazar ne yapmışya adama taş dedik pamuk çıktı (yazarınız iyice saçmaladı aldırmayın ve devam edin) Bu düşüncelerim sadece haruda bu şeklialıyor genelde-her zaman- insanlara karşı sadist,egoist,işkence etmeyi seven.....vb. ama işte haruda bu işlevlerin hepsi duru........

-heeeeeeeyyyyyyyy beni dinliyormusun ku-chin 

-hayır senin zırvalıklarını dinleyemeyecek kadar önemli şeyle rdüşünüyorum haru

-ben sana ordaki çocuk kaçmasaydım resmen beni dövecekti diy...

-KİM SENİ DÖVECEKTİ?? diye gürledim birden kim benim harumun kılına zarar verirse onu gebertirdim,derisini soyarım...ıslaklık...

-haru ben üzgünüm özür dilerim     dedim kısılmış ses tonumla gerçekten tam bir aptaldım haru ben ne zaman ciddi ekilde bağırsam ya korkar kaçar yada ağlardı bu onun gerçekten zayıf olduğu bir yönüydü o bir insanın bağırmasından nefret ederdi.

-ö.ö..nem.li de..de.değil ku-chin  dedi 

-haru bana sana kimin sataştığını söylermisin 

-adını hatırlamıyorum ama 2-3 sınıfındandı gerçekten çok iriydi kahverengi saçları ve siyah gözleri olan bir çocuk

bu oydu ahh bunu nasıl aklımdan çıkarta bilmiştim işte ben size boşuna demiyorum haru gelince beynim işlevini kaybediyor diye bu çocuk benim sapığımdı benden sonraki ikinci en korkulan kişi bana hiçbir şey yapamıyor o ayrı bir durum şimdi siz bu çocuğun sert olduğunu düşüneceksiniz hayır değil yani beni seven kişiler hariç herkeze iyi davranır ama sinirlenince konu değişiyor o yüzden insanlar onu sinirlendirmemeye çalışı..ben ise harunun yanında olduğum zamanlar hariç her zaman sinirli olduğum için bana asla yaklaşmazlar.Şimdi sanırım bazı kişilerin biraz hayat dersi almaya ihtiyaçları var

-haru benim biraz işim var gitmem gerekiyor hemen dönerim 

-ama ku-chin.....        sınıftan koşarak uzaklaşırken sözünün devamını duymamıştım hemen 2-3 sınıfına gittim taki her zamanki yerindeydi beni görünce gülümsedi ve

-merhaba D.D.-sama (dark death=kara ölüm bu k-chin'in lakabıdır) demesinin hemen ardından yüzüne sert bir yumruk indirdim ve yere yapıştı ardından karnını tekmelemeye başladım kimse karışmıyordu daha doğrusu karışamıyorlardı çünkü biliyorlardıki eğer karışırlars başlarına ne geleceğini benim ceza almayacağımıda biliyorlardı ne de olsa okul bana aitti.

-sen ne hakla haruya elini sürmeye cürret edersin köpek  dedim saçlarını tutup duvara  sürterken ama o hiçbir şey yapmıyordu çünkü mozaşist'ti ve bu beni dahada zıvanadan çıkartıyordu ben sadist bir kişiliğe sahibim insanların acı çekmesini severim acıyı sevmesini değil. 

-sen ne dersen de sen bana aitsin D.D.

-sana peşimi bırakmanı söylüyorum eğerki harunun bir saç teline zara verirsen seni bu dünyadan kazırım dedim onu tahtaya doğru tüm gücümle hırlatırken artık her yeri kan içindeydi ve tahta'nın kırıldığını görebiliyordum

-eğer beni sevmen için önümdeki tek engel oysa onu ortadan kaldı...

sözünü bitirmesine izin vermeden karnına son olarak yine tüm gücümle tekme attım ve sınıftan çıktım çıkmadan önce kapıda bir kez daha taki ye döndüm 

-eğer peşimi bırakmasan sana bunu ödetirim diyerek sınıftan ayrıldım

------------taki'nin bakış açısı-------------

bunu o sümsük çocuğa ödeteceğim ve sen D.D. peşini bırakmamı istiyorsun demek ama 

Güneş yanmayı bırakırsa

dünya dönmekten sıkılırsa 

balık suyu terk ederse

yıldızlar parlamayı keserse

bende seni sevmeyi bırakırım D.D. ve senin beni sevmenin tek yolu o sümsük 'ben çok tatlıyım' havasındaki çocuğu ortadan kaldırmaksa elbet onuda yaparım...

   KISA VE GEÇ OLDUĞU İÇİN ÖZÜR DİLERİM VE BU ARALAR ÇOK DUYGUSALIM O YÜZDEN BU BÖLÜMDE BAYAĞI Bİ SAÇMALADIM GÖZLÜNÜZ EL VERİRSE VOTE VE YORUMLARINIZI BEKLİYORUM VE EĞER BENİM KU-CHİNİME ÜZEL BİR AD ÖNERECEK OLAN VARS ALÜTFEN SÖYLESİN...