Bi Parçacık HAYAT

2- Hayatın yeni yüzüne merhaba

Azra karşımda dururken kendimi kötü hissetmemek elimde değildi ama tabiki bunu ona göstermeyecek kadar da usta bir oyuncuydum. Tamam yaptığımdan gurur duyuyor değilim ama o orospunun karşısında bu durumda olmama da izin vermeyecektim. Beni gözleriyle baştan aşağıya tamamen süzdükten sonra "Bu kadar erken hesaplaşacağımızı bilmiyordum" dedi tam ne cevap versem diye düşünürken "Seth benden sonra baya düşüşlere geçmiş olmalı oysa zevkine güvenirdim bir zamanlar" diye ekledi kıskanç sesiyle beslediği kinini göstermekten çekinmeden.

O an farkettim bu sümsüğün Deanla aramızda geçenleri bilmediğini, bilse kesin kullanırdı ve kullanmaktan büyük bir zevk alırdı. Nasılda olmayan beyniyle laf kuruyor şaşıyorum doğrusu. Bir kahkaha koyverdim istemsiz. Azrayı geçtim ben bile çok şaşırdım kahkahama şuan tek duam içerden Deanın çıkmamasıydı.

Topuklarımı yere ritimli bir şekilde vurup ellerimi belime koydum Azra'ya dönüp son bir bakış atmadan önce sadece "Havlayan köpek ısırmaz misali" dedim ve tekrar kahkaha atarak uzaklaştım. Ucuz atlattım diye düşünürken Azra'nın tiz kahkahasını duydum arkama bile dönmeme gerek kalmadan salak Dean'ın her şeyi maffettiğini anladım ve kahkahaya eşlik olarak Azra 1 Orospu 0 lafını duyduğuma yemin edebilirim.

Siktir. Siktir. Siktir.

Bu kelimeyi bu ara çok tekrar eder oldum ki bu hiç hayra alamet değil. Okulun hemen yanında olan sahile gittim ve bir banka oturdum denizin bana huzur verdiği kuşkusuzdu. Sahi en son ne zaman deniz kenarında oturup dinlendiğimi hatırlamaya çalıştım, olmadı. Zil sesi çalana kadar hiç bir şey düşünmedim, zaten düşünemiyordum da. Seth'e ne söyleyeceğimi yada ne yapmam gerektiğini bilmiyordum. Tepkisi ne olucaktı bir tokat yer miydim acaba ahh kimse tokat atmamıştı bu zamana kadar -ailem bile- haketmediğimden değilde neyse ne işte.

Seth'in zil sesinden ortalama 30 saniye sonra yanımda olacağını biliyordum çünkü dersteyken mesaj atmış bende yerimi ve konuşmamız gerek diye söyleyip sorduğu soruların hiç birine cevap vermeden sadece beklediğimi söylemiştim. Bu şekilde daha da telaşlanacak ve hemen yanıma gelicekti.

İşte zil sesi beni bütün düşüncelerimden alıkoydu. İçimden otuza kadar saymaya başladım Seth gelmedi belki hızlı saymışımdır diye tekrar saydım ama yine gelmedi endişelenmeye başlamıştım tam o sırada telefonum titredi mesaj Zo'dandı bugün onu hiç görmediğimi ve özlediğimi farkettim Zoey bizim gruptan olup kendisine en yakın olduğum arkadaşımdı.

Bizim grup demişken grubumuzu daha sonra detaylı olarak anlatıcağım.

Ama şuan mesaja bakacak durumda değildim tam cebime koyacakken telefonum ikinci kez titredi tamam bu kadarı da fazlaydı uğraşacak durumda değilim anlayamadığın ne Zo diye söylenirken mesaja baktım Neredesin? Deanla Seth birbirine girdi. Azra orospusu da burda. Neler oluyor?? ilk mesajın şokunu atlatamamışken ikinci mesaja gitmişti parmaklarım Acele etsen iyi olur. Dean'ın durumu iyi değil buda neyin nesiydi böyle, o salağa hemen buraya gelmesini söylemiştim ne olursa olsun benden duymalıydı, kim bilir neler söylemiştir o yosma. Zafer kazandığını sanıyor gösteririm ben ona zaferi.

Okula doğru yürürken alacağım intikamı düşünüyordum. Seslerin geldiği tarafa yöneldigim sırada Azra'nın tiz sesini duydum "Oo orospumuz teşrif etmişler sonunda" orospu kelimesinin kime yakıştığını ona gösterecektim ama şuan bunun sırası değildi Zoey yanıma yaklaşıp kısık sesle "Merak etme hallederiz" dedi nasıl da benim duygularımı benden daha iyi bilebiliyordu bu kız hafif bir tebessüm edip Seth'e baktım öfkesi her halinden belli oluyordu ve bunu göstermekten hiç çekinmiyordu o an çok sevindim odağındaki kişinin ben olmadığıma ama yakın olduğunu da biliyordum.

Seth beni görünce düşüncelerimi anlamış olacak ki bir yumruk daha indirdi Dean'ın patlamış dudağına sanki daha fazla patlatabilirmiş gibi. Hey bu kadarı da fazlaydı artık durması gerekiyordu. Etraftakilere dönüp "Gösteri bitti, dağılın" dedim çoğu meraklı gözlerle aval aval baktılar ama sonra hepsi hatta Dean'ın arkadaşları bile Dean'ı alıp gittiler. Azra bile gitmişti çok şaşırdım, buradaki eğlencenin bittiğinin farkındaydı ama uzaktan bizi izlediğine emindim.

Hiç beklemediğim anda kolumdan tutup beni çeken Seth "Peki gösteri senin hoşuna gitti mi Eva" dedi sadece kolumdaki eline odaklandıgımdan olsa gerek kısık sesle "Canımı yakıyorsun" dedim beni duyduğundan emindim ama kolumu bırakmadı "Onun altında inlerken de canın bu kadar yanıyor muydu Eva" dedi kelimelerinin her birini bastırarak söylemişti sahi nasılda bunları düşünebildi tabikide düşünmüyordu Seth beni seviyordu canı yandığı için canımı yakmaya çalışıyordu.

"Y-yapma, özür dilerim benden duyman gerekliydi ne bildigini bile bilmiyorum" dedim yalvararak sesim fazla çatallaşmıştı o an kendimden daha çok nefret ettim "Kes sesini" dedi hışımla "sesini bile duymak istemiyorum" diye devam etti kelimelerin can yaktığını o zaman farkettim. Bu zamana kadar kendimi bu kadar savunmasız hissetmemiştim ne düşünerek gittim bilmiyorum yada Dean'ın öpmesine karşılık vererek ve en önemlisi sonraki hamlelerine, aklımda Seth yoktu olsa yapar mıydım bilmiyorum.

Ben bunları düşünürken Seth tuttuğu kolumu bıraktı ve beni itti bir kaç adım geriye gidip duvara çarptım. O an bile benim için hala endişelendigini gördüm gözlerinde. Bir adım ileri attım beni hala seviyordu böyle yapmama rağmen, gözlerini kaçırdı benden istemediği en azından şuan için belliydi. Bende koşarak uzaklaştım. Okulun ilk günüydü oysa, peki böyle mi geçmek zorundaydı?

Ayaklarım bana ihanet edip yorgun düşene kadar koştum ve sonunda nerede olduğumu bile bilmediğim sokakta, yağmur eşliğinde yavaşça yürüdüm sanırım kaybolmuştum lanet topuklular ayağımı berbat hale getirdiler oysa düz ayakkabıdan farkı yoklardı benim için ama şartların normal olduğu ne zaman söylenebilirdi ki konu ben olunca?

Ayağım taşa takılıp düştüm ve sonra bu durumuma çocuklar gibi güldüm. Ne ironi ama çocukluğunu yaşamamış bir kızın çocuklar gibi gülmesi. Sonra yorulduğumu hissettim ve yağmurunda durmasıyla bi banka oturup eski hayatımı düşünmeye başladım annemle babam beraberken iyiydim, iyiydik. Yada ben öyle sanıyordum..

Gözlerimi açtığımda hava karanlıktı ve hala bilmediğim bir yerdeydim. Nasıl da uyudum burada? Siktir. Korku filmlerini anımsadım bir an ve buna rağmen iyi şeyler düşünmeye başladım belki de sadece düşünmeye çabaladım çünkü düşünemiyordum böyle bir yerdeyken hemde geceyken cidden iyi şeyler düşünemiyorsunuz.

Arkadan gelen 3 - 4 kişinin sesiyle irkildim. Kendi aralarında konuşuyorlardı. Sesleri ürkütücüydü ve sesleri bile beni korkutmaya yetmişti. Şimdi, işte tamda şimdi korku filminde gibi hissediyordum. Korkununda verdiği dürtüyle hemen kendimi bir ağacın arkasına attım. Orada bekledim dikkat çekmemeyi umarak. Gitmem gerektiğini tabi bende biliyordum ama bir kez daha vücudum bana ihanet etmiş ve hareket edememiştim sanki bağlamışlardı beni oraya.

Ağacın arkasından bana yüzü dönük olan adamı incelemeye başladım 22 - 23 yaşlarında gösteren adam, takım elbise giyiyordu ve filmlerden çıkmış gibiydi. Gözleri, gözleri saatlerce bakabileceğim ve içlerinde kaybolacağım türdendi griye çalıyorlardı. Belkide ayın aşığındandır diye düşündüm. Etrafına 'ben tehlikeliyim' imajı veriyorlardı. Ahh kirli sakalları, kirli sakal bi insana anca bu kadar yakışabilirdi. Dimdik duruyordu ve biçimli kasları takım elbisesine rağmen belli oluyordu kaslarına dokunma isteğiyle yanıp tutuştum. O an ben tam bunları düşünürken beni düşüncelerimden gerçek hayata döndüren yine adamların hırçın ve birbirlerine karşı tehditkar sesleri oldu ve bu seslerden anladığım kadarıyla birazdan bir kavgaya tutuşacaklardı ve tam o anda iki el silah sesi duydum elimi ağzıma götürmeden önce bir çığlık koyverdim. Lanet!

Siktir, bi ayak sesi bu tarafa doğru geliyor ne yapıcaktım şimdi durmalı mıydım yoksa koşmalı mı ilk defa topuklularıma güvenmedim ve buna rağmen koşmaya başladım ah ne salaklık ben daha iki üç adım atmadan bir el beni yakaladı ve kafamda bir acı hissettim, gözlerim yavaşça kapandı ve yüzünü bile görmediğim adamın kucağına düşerken en son ne zaman sıcak bir banyo yapıp rahat yatağımda uyuduğumu düşündüğüm oldu ve yine ne yazık ki hatırlayamadım..

Umarım bu bölümü begenmişsinizdir yorumlarınız beni sevindirecektir şimdiden teşekkürler :)

10 vote gelirse yeni bölüm :)