1.Bölüm

64 6 4
                                    

"Sence bu elbisemi daha güzel yoksa bu mu ?" dedim ama cevap yoktu arkamı döndüğümde "Leo sana diyorum bırak artık şu telefonu kararsız kaldım yardım et seni buraya boşuna mı getirdim ben" diye böğürdüm "offf tamam yaa ama sıkıldım yani bende burda, kaç tane mağazaya girdik hiçbirini beğenmedin hem ben niye geldim ki Ashley gelseydi yakın arkadaşın değilmi hemde onun doğum günü " dedi sinir yaa hem kendi gelmek istiyo hem bana trip atıyo ben şimdi gösteririm ona, hemen gidip askıdan en kısa elbiseyi aldım "tamam ben buldum bu elbiseyi alıcam" dedim. Döndü baktı elbise gözleri büyüdü "eğer onu alırsan bende senin o bacaklarını kırarım" dedi sert bi sesle "tamam sakin ol psikopat sadece şaka yaptım" dedim ve elbiseyi geri yerine koydum.

"Burada da beğenmediysen bişey çıkalım zaman kaybetmeyelim hem ben acıktım çabuk " dedi, şuan onu pek takmıyodum elbiselerle meşguldüm. Sonra askıda bi elbise gördüm gerçekten çok güzeldi üst tarafı kalp şeklinde straplez beyazdı, alt kısmı ise kısa turkuaz mavisiydi ve sırt dekoltesi vardı bu kesinlikle almalıyım.

"Buldum" dedim ve elbiseyi gösterdim pek beğenmedi suratından belliydi "Bu güzel değil Alex hemde sırt dekoltesi var yok ben beğenmedim başka bak" dedi, sinir yaa "ama ben çok beğendim alıyoruz" dedim inadına "hayır almıyoruz" dedi sinirle , hafif tırstım ve meşhur yavru köpek bakışım attım buna hiç dayanamazdı "Lütttfeeennn" dedim uzatarak " bana o bakışı yapma " dedi hala devam ediyodum "off tamam alalım hadi" dedi hemen elbiseyi kaptığım gibi kasaya gittim ve pasını ödedim. Mağazadan çıktık.

"Sonunda alabildin 10 saattir dolaşıyoruz" dedi yine gıcıklığı tutmuştu. " abartma 10 saat değil biz 1 de çıktık , saat şimdi kaç?" "21.15" " bak 10 saat değilmiş 8 saat olmuş" " aa öyle mi zaten çok fark var ya" " uff tamam artık kes huysuzluğu" "ben mi huysuzum... neyse seninle uğraşamam hadi başka bişey alıyomusun" dedi. Biraz düşündükten sonra "hayır bunlara uygun ayakkabılarım var" dedim

" İyi hadi bişeyler yiyelim acıktım" dedi haklıydı bende çok acıkmıştım " tamam hadi gidelim" dedim, "Ne yemek istersin?" "tabiki hamburger bu sorumu şimdi"

Mc donalds'a doğru yürümeye başladık yol boyunca hiç konuşmadı. Siparişlerimizi verdik ben masaya oturdum Leo'da tepsilerle birlikte geldi ve oturdu. Yemeğimiz yemeğe başladık hala konuşmuyodu acaba huysuz demememi bozuldu."Ne oldu sana?" "Yok bişey" dedi "peki" dedim bende daha fazla üstüne gitmedim.

Yemeklerimizi bitirdik "hadi kalkalım" dedi kafa salladım ve çantamı alıp kalktım.

Alışveriş merkezinden çıktık, arabaya binip eve doğru yola çıktık.Sessizliğini koruyordu ve bu durum gittikçe canımı sıkmaya başlamıştı.

"Bişey olmadığına emin misin?" "evet" deyip kestirip attı. "yoksa huysuz demememi kırıldın?" "saçmalama yok öyle bişey" dedi sinirli bir sesle "peki ne oldu hiç konuşmuyosun " "Dedim ya bişey yok " "of tamam söyleme" dedim döndüm ve dışarıyı izlemeye başladım.

Bir süre sonra sessizliği bozup konuşmaya karar verdi "O elbiseyi giyip o partiye gitmiceksin demi?" dedi. Bir dakika şimdi anladım sorun elbiseydi klasik Leo işte, beni hep kıskanır.

"Sorun elbise miydi?" "Hayır sadece o elbise giymeni de oraya gitmeni de istemiyorum" "Ama gitmem lazım en yakın arkaşımın doğum günü ve hatırlarsan sende davetlisin, sen de gel hem beni yalnız bırakmamış olursun" "olmaz ben gitmek istemiyorum ordakilerin hepsi piçin teki ve seninde onlarla takılmanı istemiyorum evde kal ve beraber takılalım eminim daha çok eğlenirsin" dedi

O sırada eve gelmiştik ama arabadan inmedik.

"Doğru ama gitmeliyim Ashley'i yalnız bırakmak istemiyorum uzun zamandır bu partiyi düşünüyor" dedim biraz yumuşamışa benziyordu.

" Tamam git ama bir şartla seni ben götürüp getiricem ve sakın geç kalmıcaksın tamam mı?" "tamam" diyip boynuna sarıldım ve yanağına sulu bir öpücük bıraktım :)) "ya kızım şöyle öpme dedim kaç kere" dedi yanağını silmeye başladı. Bu hali çok komikti birden gülmeye başladım sonra o da bana katıldı karnımız ağrıyana kadar güldük. Aramızdaki sorunu hallettiğimiz için mutluydum.

Araban indik Leo'yu beklemeden eve girdim. Eve girdiğimde Max ve Jason'ı televizyonda maç izlerken buldum. Çok yorulmuştum hemen duş alıp yatıcaktım ikisinide öpüp iyi geceler dileyip odama doğru giderken Max'in sesiyle durdum "aldın mı elbiseni" dedi "Evet" "bize göstemicekmisin" " sıradan bir elbise işte yarın giydiğimde görürsünüz" dedim ve merdivenleri hızlıca çıktım bide onların 'bunu giyme' demelerini çekemeyecektim.Küveti doldurup köpüğe boğduktan sonra içine girdim, su hemen etkisini gösterip rahatlatmıştı bütün vücudumu, daha sonra duşumu alıp çıktım.Üstümü giyip yatağa uzandım ve anında uykuya daldım...

Resim Leonardo  :))

 

 

Never let me go ∞Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin