1

78 4 5
                                    


"Dokunma artık bana! Vurma ne olur!"

Göz yaşları içerisinde kalmama rağmen durmuyordu. Elindeki kemeri acımasızca vurduruyordu bedenime. Kollarımdaki açık yerlerin acısını hissetmeyi bırakmıştım artık. Yüzüme gelen yerler sanki kanıyormuş gibiydi. Belki de kanıyorlardı ama sıcak bir şeylerin aktığı belliydi yüzümde.

Kendimi korumak için kaldırdığım kolum her vuruşunda bir kez daha iniyordu ama direniyordum hâlâ. Hayatta kalmak için dayak yemeye de dayanmam gerekti.

Dayanamadım. Dişlerini sıkarak sinir ile vücuduma vuruşlarına dayanamadım daha fazla. Kapattım gözlerimi, annemi gördüm gözlerimin önünde. Sanırım artık sonum gelmişti. Bembeyaz kıyafetlerle karşımda duran annem ağlıyordu içli içli. Kollarını açıyordu bana, ona gitmem için. Ben yere çökmüş bedenimi kaldıramıyordum ayağa, ona gidebilmek için.

Her kalkmak istediğimde biraz daha yere çekiliyordum. Yerdeki karanlığa..
Kalkamadım bu sefer ayağa. Anneme ne kadar istesem de yetişemedim. Bedenim sımsıcak bir suyun altına düşmüştü sanki. Yanıyordu her yanım..

Bıraktım bir kez daha. Ölmek istiyordum. Bu defa da dayaktan bayılmak değil, kendimi ölümün şevkatli kollarına bırakmak istiyordum. Vücudumun üzerindeki kemer hareketlerini koyverdim, yüreğime sarıldım sımsıkı.

"Allah'ım beni yanına al ne olur..."

BIRAKMA BENİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin