Jimin: (bağırarak) NE OLUYOR YA!!?
Jungkook: Sen hep bağrıyor muydun ya?(dalga geçerek söyler)
Jimin: Ha ha çok komik.... (dalga geçer.)
Jimin: senin burda ne işin var Junkook ?
Jungkook: Hem proje için geldim. Hemde kahvaltı için.
Jimin:Peki İçeri nasıl girdin?
Jungkook: Hatırlıyor musun? Küçükken bana bir anahtar verdin. O buranın anahtarı.
(Zil çalar)
Jimin: Bu saate buraya kim gelir ki?
Jungkook: Ben bakarım dur.
Aşağı indiğimde kapıyı açtım ve kahvaltı soframız gelmişti. Jimin'i o güzel sesimle çağırdım.
Jungkook: JİMİNOOOOOOOOOO (espiri yapmış sayın )
Jimin: Off... GELİYORUUM
Evet gelmişti.
Jimin: wooow. Bu sofrayı sen mi hazırladın?
Jungkook: Düşün!
Jimin: Küçükken gittiğimiz kaffeye gittin dimi?
Jungkook: Evet.
Kahvaltımızı yaparken ben kitap okuyordum.Jimin'e gizlice bakıyordum. Çok tatlı yemek yiyor.
Ben yemeğimi bitirdim ve onunda bitirmesini bekledim.