Sapık

939 38 5
                                    

Okulun bitmesini sabırsızlıkla bekledim. Kızların hepsi oraya gitmeme mi söyledi. Derste bunu biraz tartışarak konuştuk. Artik nasıl bir haldeysek Ayaz bana oturduğu yerden elleriyle noldu işareti yapti bende başımı hafifçe geri atarak önemsiz dedim. Hala beni merak ediyordu. Bu gerçek çok hoşuma gitti. Ne diyorum ben be! Kendine gel Asya! Neyse, son ders zili çaldı. Sınıfın bosalmasini bekledim. Sınıf ve okulda kimsenin olmadığına emin olduğumda asagiya indim. Erkekler tuvaletinde birisi vardi ama hademedir diye dusundum zaten onlar gec saate kadar durup sınıf temizliyorlar. Sınıflar biraz pis de.

Bodrum kata indim. Koridor çok uzun ve karanlıktı. Karşıda da diger bodruma iniş merdiveni olduğu için biraz ışık vardı. Oradan birinin yaklaştığını fark ettim.

"Hey! Kim var orada! Ben Asya!"

Cevap yok. Ama gittikçe bana yaklaşıyordu. Korkmaya başladım. Tam merdivenlerden geri çıkacakken beni tutup sertce karanlığa çekti.

Bunun bir erkek olduğunu o zaman anladım çünkü beni öpüyordu. Ondan ayrılmaya çalıştım ama yapamadım. Tekme atmaya calistim bir kaci denk geldi fakat saçlarımdan tuttuğu için gidemiyordum. Korkudan ağlamaya başladım. En sonunda aniden kolunu sertce isirdim. O derece sertti ki ağzıma kan tadı geldi. Başımı kurtarınca hızla koşmaya başladım. Işığa doğru kosuyordum. En sonunda kendimi ışığa atabildim. Merdivenleri üçer beşer atlayarak yukarı çıktım. Ayni şekilde kosturarak okukun çıkış kapısına geldim.

Bizim kizlar beni bekliyordu dışarıda. Onlara bir çırpıda her seyi anlattim. Bir yandan da ağlıyordum. Sarıldılar, gidip bir parka oturduk, su içtim derken biraz olsun rahatlamistim. Kızlar eve gidene kadar yanımda durdular. Hemen duşa girip uyudum.

Gecenin ikisinde beni rahatsız eden bir sesle uyandım. Sanki cama bir sey vuruyordu. Evet birisi cama tas atıyordu! Bunun o sapık olduğunu sandım. Ve içimde büyüyen çığlığı bastırmaya çalıştım. Ani bir cesaretle camı açtım ve aşağıdaki Ayaz'dı.

Çok rahatlamistim. Nedense Ayaz a cok güveniyorum. Onun tipi ve guven veren bir gülümsemesi var. Fisildayarak konuştuk. "Ne isin var burda" "seni merak ettim. Bugun noldu?" Dedi o ani hatırlayınca içim urperdi. Biraz bekle dedim. Üstüme ince bir kazak aldım ve ses yapmamaya calisarak asagiya indim. Beni ilk kez bir erkek mickey mouse li şortla görüyordu.

Ona yaklastim ve dayanamayıp sarıldım. "Cok kotu seyler oldu" diyip o şekilde ağlamaya başladım. Bir sure oyle kaldim. Bir yandan da anlatıyordum. Bitince geri çekildim. Ve yüzüne baktım. Hiçbir tepki yoktu. Sanki biraz üzüntü ama sadece o kadar. Bana kızdı neden gittin diye konuştuk. "Sabaha kadar burda durmami ister misin?" "Sacmalama bir sey olmaz." "Olabilir. Ve inan bana sana kendimden daha çok deger veriyorum." Biraz sasirmistim. Ama bu hareketi o kadar hostu ki..

"Teşekkür ederim" dedim ve yanagina anibir öpücük kondurdum. Koşarak eve gittim.Of aynen acemiler gibi davranmistim!Tabii sabaha kadar gözüme uyku girmedi.

Paketimi aldim ve sigara yaktım sabaha.kadarda bir yandan içip bir yandan öylece oturup düşündüm. Arada bir pencereye çıkıp ona bakıyordum. Benim baktığımı gördüğünde gülümsüyor ve eliyle her sey yolunda işareti yapıyordu.

O an o kadar tatlıydı. Mavimsi kotu, siyah kaslarını ortaya çıkaran tisortu, bazen durup dalmasi ve o derin bakışları...

Evet kızlar ondan deli gibi hoşlanmaya başlamıştım. Ama kendime yediremiyordum. Ben ulaşılmaz birisi olmalıydım. Yine de o bende bağımlılık yapmış gibiydi. Çok kararsızım ya gururumu seçeceğim ya da onunla sonu belirsiz bir aşk macerasına atılıcam. 

Selaammm :D Okunma ve vote sayıları çok az :'( Ama olsun ben yazmaya bayılıyorum ve bu hikayeyi seven birkaç kişi için devam edicem :) Sizler benim dayanagimsiniz tesekkurleerr :* <3

Lise GünlüğüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin