Bölüm telafisi geldiii :) Biraz erken yayınlayım dedim :D Arkadaş oy vermeyi unutmayın.Bu bölüm biraz daha içime sindi.Tatile girdiğimizden dolayı hafta 2 bölüm olarak gelicek artık.
İyi okumalar :*
"Ne işin var burada?"dedi.Girayı ilk defa bu kadar yakından görüyordum hareket etsem dudakları dudaklarıma değecek şekilde yakındık.
Dağınık saçlarıyla baştan çıkarıcı şekilde çekici gözüküyordu.İçki kokan sıcak nefesi tenimi yakarken kıpırdayamıyordum resmen.
"Konuşmamız lazım."dedim.Sonunda ağzımdan bir şeyler çıkabilmişti.Dudağıma doğru daha çok yaklaşıp "Konuşalım."diye fısıldadı.
Geri çekilmeye kalkışınca beni kendine daha çok yaklaştırdı.Müzik sesi kesilip ışıklar açılınca etraftaki insanlar bize bakmaya başladı.
"Dönün lan önünüze."diye Giray bağırınca etraftaki insanlar müziğin başlamasıyla devam ettiler.Koltukta oturan bi grup kız bize doğru bakınca Giray onlara dönüp baktı.Girayın bakmasıyla kızların bakışlara başka tarafa kaydı.
"Çıkalım mı?"dedim.Giray gülümseyip "Teklif mi ediyorsun dur bi düşüneyim."diyince kolundan tutup "Buradan çıkalım mı diye sordum."dedim.
Giray sesli bi kahkaha atınca etraftaki insanların bakışları yine bize döndü.Kolunun altına girip bardan çıkana kadar tüm insanlar bize baktı.Gerçi çıktığımızda da bir şey fark etmedi.Etraftaki insanlar bize bakıyorlardı.Giray bu kadar özel biri miydi yani? İlerde takım elbiseli bir adam yanımıza koşarak geldi.
"Babam mı gönderdi seni?" dedi Giray.Adam kafasını sallamakla yetindi.Ben kolunun altından çıkmaya çalışırken beni tutup kendine çekti.Adam kapıyı açınca Girayı içeri otutturdum.
Beni tutup arabanın içine sokunca "Gitmem gerek."dedim.Ne için gelmiştim ne haldeydim ya."Benimle kal."dedi hayır dercesine bakış atarken gözlerini kırpıştırarak "Benimle kal."diye fısıldadı.
Arabaya binince Giray koltuğa yayılmıştı beni de üstüne doğru çekti.İçkili olduğu için hiçbir şey demiyordum normalde şuan bağırıyor olmalıydım işte benim de böyle saçma ruh hallerim var.Girayın içki kokusunu yok sayarsak nane kokusuyla karışmış olan parfümü baştan çıkarıcıydı ve insanın uykusunu getiriyordu.
Daha iki gündür tanıdığım bir çocukla sarmaş dolaş olmam zaten ayrı bir konu.Ben daha bu çocuğu tanımıyorum ki hayatımı kurtardı diye de bu kadar sarmaş dolaş olmam saçma diye düşüncelerimle tartışırken Giray beni kendine daha çok çekti.
Tuttuğum nefesi bırakınca "Biliyorum nefesini kesecek kadar çekiciyim."dedi.
Dengesizliği yetmiyor bide ukalalık yapıyor.Gözlerimi devirmekten başka bir şey yapmadı.Araba durunca Girayın kollarının arasında doğrulmaya çalıştım ama beni daha çok kendine yapıştırdı.
Kapı açılınca Giray şoföre "Anahtarı ver biz buradayız."dedi.Şoför anahtarı uzatıp bahçe kapısına doğru ilerledi.
"Benim gitmem gerek."dedim zar zor çıkan sesimle "Ben istemediğim sürece hiç bir yere gidemezsin."diyerek karşılık verdi.
"Yok canım ya bak bakıyım nasıl gidiyormuşum."dedim kollarının arasından çıkmam zor olmuştu ama çıkmıştım.Tık diye ses gelince Giraya döndüm zafer kazanmış gibi gülümserken elinde arabanın anahtarını sallıyordu.
"Ver şunu."diye bağırdım."Yok canım."diyerek karşılık verdi.İstemsizce yüzümde oluşan gülümseme karşılık kolumdan tutup beni kendine çekti.Kafamı boyun girintisine sokup kokusunu içime çekmeye başladım.Hayır gerçekten baştan çıkarıcı kokusu vardı.İçki kokusunu yok sayarsak tabi.
*
Napıyorum ya ben? Benim bu çocukla sarmaş dolaş olmam hayır bu olmaması gerek.Girayın uykuya daldığını görünce cebine sokuşturduğu arabanın anahtarını alıp arabayı açtım.Koşarak arabadan ayrıldım.Buğra benim bu çocukla sarmaş dolaş olduğumu görse ne olurdu acaba? diye de düşünmeden edemedim.
Caddeye çıktığımda taksi durağına doğru ilerledim.Soğuk hava tenimi sertçe okşuyordu.Ben ne yapacaktım? Ne Ali amcaya bir şey anlatabiliyordum nede polislere tehdit mesajları artık tacize kadar dönüşmüştü.Aslında söylemeliydim ama içimden bir ses söyleme deyip duruyordum.
Duygularımla, korkumla hareket etmeyip aklımla hareket etmeyi seçtim bu sefer aslında ne o adamlardan nede bir başkasından korkum yoktu kaybedecek hiçbir şeyim kalmamıştı.
Berna'dan başka.Ona ve ailesine zarar vermelerinden korkuyordum.Evime kadar gelebiliyorlarsa onlara da bir şey yapabilir.
Ve ben her ne kadar bunu Salih amcaya anlatsam da beni dinlememişti.Peki Giray? Hayatımda ilk defa bir erkekle bu kadar uzun süre sarılı kaldım.Babam dışında tabiki de.Normalde ben bir erkeğe ki bide bu çocuğu yeni yeni tanıyorum bu kadar samimiyet fazla.Soğuktan dişlerim titremeye başlamıştı kollarımı vücudumun iki yanına sarıp yürümeye devam ettim.Burnumun ve yanaklarımın kıpkırmızı olduğuna adım kadar eminim.
Yaz günü bu kadar soğukluk ne ya.
Taksi durağına vardığım da kulübeden çıkan adam koşarak yanıma gelmişti.Taksinin kapısını açıp oturduktan sonra şoföre adresi tarif ettim.Telefonum titremeye başlayınca arka cebimden çıkarıp numaraya baktım.
Tanıdık değildi."Efendim?" diye telefonu açtım.
"Derin hanım siz misiniz?"diye ince bir sesle kulağımı dolduran kadına istemsizce kafamı salladım ve "Evet."diyerek karşılık verdim.
"Sonunda kaç gündür size ulaşmaya çalışıyordum bu numara son umudumdu."dedi karşıdaki kadın.Sesi az öncekinden olukça mutlu ve içten çıkmıştı."
Siz kimsiniz?"dedim.Karşıda bir adamın sesi gelince telefon bir kaç saniye sonra yüzüme kapandı.Telefona aval aval baktım.Numarayı tuşladım telesekreter karşıma çıkınca kapattım.
Kimdi bu kadın? Beni neden arıyordu? O adam kimdi peki? Ve neden suratıma kapattı?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Son Darbe
RastgeleÜç farklı adam. Sadece birini seçmek zorunda kalan bir kadın. Ya çocukluk aşkını. Ya yanında mutlu olanı. Ya da canını yakanı. Sizce kimi seçmeli?
