Nefes Gibi Muhtacım Sana

Bayan Cesur Yürek

Arkadaşlar multimedia'da Victoria var. Keyifli okumalar :)

-‘Hey yenii!! Yeni olman bu kadar cesur olman gerektiği anlamına gelmez.’ Dedi. Bense bu ahmağın ne dediğini bir süre anlamaya çalıştım. Bir türlü anlamayınca ‘Anlamadım??’dedim. O ise ayağa kalktı bana doğru gelmeye başladı. Tüm sınıf korku dolu gözlerle bana bakıyordu.. Herkes ne yapacağımı merak ediyor gibiydi. Ben ise bu ahmağın ne yaptığını anlamaya çalışıyordum. Sonunda yanıma geldi ve beni sınıfın kapısı ile kendi arasına aldı. Nefesi yüzüme çarparken  ‘Diyorum ki yeni olman benim kurallarıma uymaman gerektiği anlamına gelmez’ dedi. Karşımda ki geri zekalının ne dediği hakkında en ufak fikrim yoktu. Ve bu durum benim daha çok sinirlenmeme neden oluyordu. Bu kadar yakınımda olması ve gözlerini gözlerimden ayırmaması da sinirimi bozuyordu. Sinirlerimi daha fazla kontrol edemeyip onu var gücümle ittim. Ellerim karnına ulaştığında neden sadece iki adım gerilediğini anladım, karın kasları oldukça sertti. Hareketim karşısında kaşları çatıldı ve çenesi gerildi. Ne kadar çabuk sinirleniyordu çocuk. Sonunda düşüncelerimden kurtulup konuşmaya başladım kendimden emin ses tonumla ' ben senin kurallarına göre değil kendi kurallarıma göre hareket ederim şimdi çekil karşımdan 'dedikten sonra hızlıca sınıftan dışarı çıktım. Ve karşı sınıfa yani Crystal' ın sınıfına geçtim. Etrafa göz gezdirdikten sonra Crystal'ı en arka sırada bir kızla konuşurken gördüm. Bu hoşuma gitti. Bir an   Crystal için endişelenmiştim. Yanlarına gittim ve 'selam' dedikten sonra gülümsememi yüzüme yerleştirdim. Ve Crystal'ın konuştuğu kızla tanıştım. Adı Serenaydı. Bende kendimi tanıttıktan sonra zilin sesiyle Crystal'ın omzuna dokunup sıcak gülümsememle 'ben sınıfa geçiyorum crys. 'dedim. Bunun üzerine Crystal 'Tamam tatlım ben iyiyim rahat ol' dedi ve ben de Crystal'ın sınıfından ayrıldım. Kendi sınıfıma girdim. Herkesin gözü üzerimdeydi. Gören de bir kaç dakika önce müdüre kafa tuttum sanacak hah! bu okulda delirmesem iyi herkes süt dökmüş kedi gibi kendilerini ezdiriyorlar hepsi salak bunların. Sırama doğru yürüdüm tam sırama oturacakken arkadan  bir el bileğimi sertçe sıktı. Ve beni hızlıca kendine doğru çevirdi. Arkamı döndüğümde karşımda yine bir çift tarif edilmez göz gördüm. Tam ağzımı açacakken işaret parmağı ile dudağıma susturmak amaçlı dokunup konuşmaya başladı. 'Ben Vincent Keller. Bu okulun sahibiyim. Bu yaptığının bedelini ödeyeceksin. İki kuralı birden çiğnedin. Kural 1: Sakın benim sözümün üstüne söz söyleme' Ahhh!! kendini ne sanıyordu bu geri zekalı daha önce yaptığım şeyin aynısını yapıp ellerimi hızlıca karnına yerleştirdim , onu hafifçe ittim. Ve konuşmaya başladım. 'Ben Victoria Armstrong. Bu okula, bu ahmaklara sahip olduğun gibi bana da sahip olacağını sanıyorsan  yanılıyorsun. Ben sadece kendi kurallarıma göre oynarım. Kural 1: Bana sakın emir verme 'sözümü bitirdikten sonra bileğimi hızlıca elinden çektim dalgalı sarı saçlarımı savurup yüzüne çarpmasına izin verdikten sonra içimde ki kahkaha seslerini bastırmaya çalışarak. Sırama oturdum.Kafamı adının Vincent olduğunu öğrendiğim çocuğa çevirdiğim de fısıltıyla 'seninle görüşeceğiz bayan cesuryürek' dedi.