Uykuyu tam almıştım ve bunun tatlı ve bir o kadar da sersemleyici duygusuyla gözlerimi araladım. Güneş yoktu hava dünkü gibi yağmurluydu. Yağmur.. yağmuru çok severdim ben; altında ıslanmayı da, kokusu eşliğinde kitap okumayı da, sıcak bir kahve ve yorganla yağışını izlemeyi de çok severdim.. Cumartesiydi bugün. Okulun kapanmasına da 2 hafta kalmıştı. Üniversite sınavları bitmişti. Güzel geçmişti sınavlarım -çalışkanımdır biraz :)- ne yapabilirdim? Koca bir gün boyunca yapıcak hiç planım yoktu. Yatağımda doğruldum ve dün geceyi düşündüm..
Fırat gittikten sonra Tuğçe'nin peşine takılmıştım. Dibinden ayrılmamıştım gece boyunca, bu Kemal'le başbaşa olmalarını engellemişti ama napıyım enişte? Tuğçe'yi sana teslim ediyim de yalnız başıma ölüp gidiyim mi? Biliyordum ki içinden neler neler demiştir Kemal bana.. huzursuz olduğunu zaten belli etmişti. Ama yüzsüzlük yapmıştım. Ve gece boyu Tuğçe'nin dibindeydim. Böyle bitti gece. Evlere dağıldık ve ben gelince hemen uyudum.
Aklıma gelen fikirle yatağımdan indim ve masamın üzerinde olduğunu gördüğüm telefonu elime aldım. Ve ardından dün gece Fırat'ın bana bıraktığı kağıdı aramaya koyuldum.. nereye bırakmıştım?
...
Bulamamıştım.. her yeri didik didik etmiştim ama Fırat'ın numarasının olduğu kağıdı bulamamıştım.. oysaki onu arayıp dün neden gittiğini sormak istemiştim..
Odamdan çıktım önce banyoya gidip elimi yüzümü yıkadım ve merdivenlerden inip mutfağa girdim. Babam yerine oturmuştu ve bende çaprazındaki yerimi aldım. "Günaydın" dedi. "Günaydın" dedim. Birbirimize gülümsedik. Ardından da mutfağa Enes girdi ve yanımdaki yerini aldı. -Enes benim küçük kardeşim oluyor. 10 yaşında.- "Günaydın" dedi babam Enes'e.. Enes uyku sersemi gibiydi. Bir şeyler mırıldandı. Güldüm. "Hala uykusunu alamamış herhalde." Babam da yüzüne küçük bir tebessüm ekledi. "Yüzünü yıka da kendine gel" dedi. Enes yine bi şeyler mırıldanarak kalktı.
...
Hep beraber kahvaltı yaparken babama "yaz tatilinde napıcaz?" Diye sordum. Biraz düşündü. Bana bakmayarak; "annenin yanına gidiyosunuz o sizin için tatil planı yapmış."
"İzmir'e mi yani?" Enes de sorusuyla konuşmamıza katılmıştı. Babam başını sallayarak onu onayladı. "Yees" diye bağırdı Enes. Enes annemi çok özlediğini söylemişti zaten.. Annemle babam bi kaç yıl önce ayrıldılar. Annem İzmir'e taşındı ve bu yüzden onu görmemiz zor oluyo. Babamla yaşamamızın sebebi ise annemle babamın ortak karar almaları. Babam daha fazla sorumluluk sahibidir. Bu yüzden böyle bi karar almışlar. Annem bizi hep arar hep sorar özlediğini de hissettirir. Ben de onu çok özledim.
