New Hope Club *IMAGINE* [TÜRKÇE]

*~Blake ve Sen~*

Bu bölüm senin için sevgili Mrs Richardson [LauraShelleyy] Umarım beğenirsin 🤗💞

- "Gelmiyor musun?" Diye sordu en yakın arkadaşın. Kendisi o sırada aynanın önünde makyajını yapıyordu.

- Herkes kavalyesiyle dans edip eğlenirken tek başıma napim orda?'' Diye sitem ettin. Ama haklıydın. Herkes orda eşiyle eğlenirken sen tek başına kös kös oturacaktın.

- "Hadi ama! Sensiz gitmeyeceğimi biliyorsun s/a"

Karşı çıkmaya devam edip sadece zaman kaybedebilirdiniz. Bunu bildiğin ve onu kırmak istemediğin için olumlu anlamda kafanı salladın. O kadar isteksiz görünüyordun ki " hadi biraz neşelen" dedi arkadaşın. Ona sırf istediği için gülümserken vediği bordo elbiseyi alıp üstüne giydin. Az sonra makyajını da tamamladığında artık çıkmak için hazırdınız. Arkadaşının sevgilisi kapıya gelip kornaya bastığında isteksizce ayakkabılarını ve kabanını giyip kapıya çıktınız.

Yaklaşık 10 dakika sonra okulunuzun balosunun yapıldığı spor salonuna vardığınızda yine isteksiz adımlarınla arabadan inerken her yana yayılan müziğin sesi kulağını sağır etmeye yetti.

Müzik sesi git gide yaklaşırken bir kaç adım ileride yürümekte olan arkadaşlarına baktın. Vahşice öpüştüklerine şahit olunca "buraya hiç gelmemeliydim" dedin. Biraz sesli söylemiş olacaksın ki arkandan gelen cevapla şaşkına döndün.

- Şu eğlenceyi kaçırmış olduğunu düşünsene! Büyük bir pişmalık olurdu

Arkanı döndüğünde siyah saçları yüzüne düşmüş uzun bir çocukla karşılaştın. Onu tanımıyordun ama o şimdi seninle birlikte spor salonuna doğru yürüyordu.

-''Yaa hiç sorma.'' Dedin ve önündeki arkadaşın ve sevgilisini işaret ederek devam ettin:

-" Şu kız istemese asla kıçımı kaldırıpta buraya gelmezdim. Şunlara baksana iğrenç"

- "iyi bir arkadaş olmalısın onun için."

- "Fazla iyi" dedin göz devirirken.

- " Bu arada ben Blake" dedi çocuk elini uzatıp.

Hafifçe elini sıkarken "s/a" dedin.

- "Tanıştığıma memnun oldum s/a. Bu gece bana eşlik etmek ister misin?"

Hiç beklemediğin bu soru karşısında ne diyeceğini bilemedin. Henüz bir kaç dakikadır tanışıyordunuz ama bu fikir hoşuna gitmişti. Sonra başınla onaylıyıp beraber kapıdan içeri girdiniz.

İçeri girip bir köşeye oturduğunuzda gözünün ucuyla Blake'e baktın. Gözleri senin üzerindeydi.

Az sonra slow bir müzik çalmaya başladı ve herkes eşiyle dansa kalktı. Gözlerin elindeki içecek bardağındayken Blake'in ayağa kalkıp sana yaklaştığını gördün. Kalp atışların nedensizce hızlanırken Henüz bir kaç saat önce tanıştğınız yakışıklı çocuk şuan önünde diz
Çöküp hafifçe elini tutmuştu:

- "Benimle dans eder misin s/a ?" Dedi gülümserken

Bir kaç saniyelik şaşkınlığın ardından gülümseyip seni kaldırmasına izin verdin.

Blake elini yavaşça beline koyduğunda sende kendininkileri onun zar zor yetişmekte olduğun omuzlarına koydun. Müzik eşliğinde dans etmeye devam ederken sürekli birbirinize bakıyordunuz. O an sadece sen ve Blake vardınız. Sanki zaman durmuştu ve o an yalnızdınız. Gecenin başından beri seni etkilemeyi başarmıştı ve şuan ondan ciddi anlamda hoşlanıyordun. Tekrar gözlerine bakıp gülümsedin. Şimi o da sana aynı şekilde karşılık verdi ve biraz daha yaklaştınız. Alınlarınız birbirine değdiğinde hala gözleriniz birbirine kenetli bir şekilde gülümsüyordunuz .

Sonra bir anda dudaklarını dudaklarına bastırdı. Kesinlikle karşı koymadın çünkü sen de bunu bekliyordun. Ayrıldığınızda yüzünde yayılan gülümsemesiyle sana baktı ve "seni seviyorum s/a" dedi.

"Ben de seni Blake" diye karşılık verdiğinde sarılıp dans etmeye devam ettiniz. O gece her anı birlikte geçirdiniz ve seni oraya zorla getiren arkadaşına milyonlarca kez teşekkür ettin. Çünkü onun sayesinde hayatının aşkı şuan kollarının arasındaydı...