Pencereden görünen hastane bahçesi
Bir çeşit müze gibiydi...sanki yıllardır burası iyileşmeyi bekleyen insanlarla doluydu ve onları büyük heyecanla görmeye gelen ziyaretçileri.
Benim pek ziyaretçim olmazdı o kapıdan ya annem yada annem girerdi.
O gün hastane büyük bir çığlıkla ayağa kalmıştı.Çıkan ses kalbime dokunmuş beynime sert bir yumruk atmışti sanki.
Nasıl da çığlıkları ölüm kokuyordu.
Evet biri ölüyordu.
Hemen yan odada 60 yaşlarında kanser olan Sevgi Teyze hayatını kaybetmişti.Her gün hastanede şahit olduğum ölümler beni dahada soğukkanlı bir insan haline getirmişti.
Çok farklıydı bu sefer hissettiğim acı
Sevgi Teyze beni kızı gibi
Severdi.Hastanede tek ziyaretçisi olmayan hasta oydu yada ben öyle sanıyordum.O tek başına o odada hep birini bekler durur. Her kapı açıldığında kapıya heyecanla bakardı.Ama ne o kapı çalardı nede beklediği gelirdi sessizce ölümünü beklerdi.Bazen saatlerce namazlıgın üzerinden kalkmaz dua ederdi.
Ne kadarda kabul olmasını istediği dualari vardı kim bilir.Kabul olduğu an
Nefes alışları yok olmuştu işte...
Hastanenin kapısında çığlığı basan genç
-Hayiŕ anne hayır!
diye çığlık atıyor. Duvarları yumrukluyordu.
Sanki vücudu taş kesilmiş.Elinin acısını hissetmiyordu.Şimdiki zamana göre çoğu göŕüşün ayıplayacaği bir biçimde uzun saçları.Beline kadar uzanıyordu.O yosun yeşili gözleri kaşlarına nede güzel yakışıyordu.Annesinin tüm beklemelerine rağmen gelmeyen oydu.Neden bu kadar ağlıyordu?Yanına doğru ilerleyip ona iki adım kadar yakın mesafedeydim.Kalbimde hissettiğim acıyı bastıran minik bir heyecan bedenimi ele geçirmişti.ilk defa gördüğüm bu adam neden beni böyle yaralıyordu.Yanına dogru gelen benim farkinda bile olmadan yere kapanmış. Derin bir bakış ve sessizliğe gömülmüş, yerde öylece duruyordu.
Kendimi bir anda yerde onun karşısında bulmuştum.
Gözlerimin ta içine bakan bu güzel gözlü adam öylece dalmış beni bile görmüyordu.Ellerimi başına koyup ona sıkıca sarıldım.Benim ona sarılmamla ağlayışı bir olmuştu.
Az önce bağırıp çağırıp gözünden tek damla yaş gelmeyen o adam küçük bir çocuk gibi kalbimin üstünde hissettiğim hıçkırıklarla ağlıyordu...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SEN YİNEDE GİTME! (Her hastalık Bir Hikayeydi)
ChickLitÂnnesinin taramaya bile kıyamadığı o uzun saçları tarakta kaldığı gün Gökten 3 elma düştü ve masal tersten başladı...Bu hikaye 16 yâşında kanser olan ve iki yıldır kanserle savaşan 18 yaşındaki gazelin hikayesi... Onu hayata bağlayan annesinden...