Kulağına doğru eğilip kısık bir sesle
Ona ağlama diye fısıldadım.Ve elimle sırtını dokundum...
ilk defa dokunduğum bu adamı sanki yıllardır tanıyordum.
Bu garip duygularla boğuşurken.Yere hızla değen topuk sesleri kulağımı tırmalıyordu.Bunun bir kadın olduğu ayakkabısından çıkan sesten bile belli oluyordu.Sesin kulağıma yaklaşması ile
Az önce sarılıp dokuñduğum bu adam.Sanki ben yokmuşum gibi
Ona sıkı sıkı sarılan kollarımdan kendini hızla çekerek beni arkasında bırakmıştı.Karşıdan gelen tamda tahmin ettiğim gibi kızıl saçlı uzun boylu çok güzel bir kızdı.Birbirlerine yaklaşır yaklaşmazOnu kendine çekerek hızla sarıldı. Ve kızın gözünden akan ince gözyaşı taneleri hiç gerçekçi durmuyordu.
Kız parmağıyla yerde ,öylece şaşkın gözlerle duran beni göstererek.
-Ali bu kız kim ?
Yüzüme 1 saniye bile bakmadan.Kafasını hemen ona doğru çevirdi.
Acınası bir duygu ile
-Tanımıyorum hasta bir abla galiba
O an hissettiğim o duygu beni yerimden hızla kaldırmış.
Arkama bile bakmadan oradan uzaklaştırmıştı.Kendimi hastanenin tuvaletinde bulmuştum.Karşımda duran bir ayna ve içinde gözümün içine bakan ben duruyordum.O an işte insanın kendine acımasi duygusunu tam kendimde hissetmiştim.
Kafamda duran bandajı çıkararak ağlamaya başlamıştım.Üstümde bir haftalık picamalarım yüzümdeki solgunluk ve cılız vücudumla abladan değil bir teyzeden farksızdım.
Ama neden bana abla deyişi canımı böylesine yakmıştı1 saat sonra aklıma gelen sevgi teyzenin benimle yaptığı son konuşma beni o güne alıp götürmüştü...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SEN YİNEDE GİTME! (Her hastalık Bir Hikayeydi)
ChickLitÂnnesinin taramaya bile kıyamadığı o uzun saçları tarakta kaldığı gün Gökten 3 elma düştü ve masal tersten başladı...Bu hikaye 16 yâşında kanser olan ve iki yıldır kanserle savaşan 18 yaşındaki gazelin hikayesi... Onu hayata bağlayan annesinden...