-"Araf" Aniden duyukan sesle irkilsemde Arafın suratı ciddileşmişti. Arkasını döndü . Güzel giyimli zengin olduğu her halinden belli saçlatı hafif kırlaşmış bir adam vardı Araf'la ne derdi olabilirdiki?
Arafın gözünde lavlar yükseliyordu sinirden -"Ebru ne olursa olsun sakın gelme!" diye uyardıktan sonra hızlı ve tok adınlarla amaın yanına gitmeye başladı. Bende orda öylece kaldım. Noluyodu bee!
***
Bade çıkışta yanıma gelmişti ve eve doğru ilerlemeye başlamıştık . Bir yandan Bade ile muhabbet ederken bir yandanda almak için babamı yüzüme kezzap sürerim diye tehtid bile ettiğim ıphone 7 den müzik dinliyordum . Ama sohbet bahane Aklım Araf'ta inşallah o adama bişey yapmamıştır yoksa sıkıntı. Eve gittiğimde Annrm mutfaktaydı. Mutfağa girdim -"Anne ben geldim" -"Hoşgeldim meleğim. naptın bugün? -"Ders ve sıkıldım!" dediğimde güldü. "-Neyse ben odamdayım mum!"
Araf napıyodu acaba instagrama girip arama yerine Araf SOYKAN yazdım. Ve öldüm. yok artık bu ne yakışıklılık yarab. Vurun beni!!
Daha sonra Bora'yı arattım ve Borada çok iyiydi .Bade ondan hoşlanmıştı bi ara el atmalıydım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Bora..♡)
Daha sonra alarmımı kurup kendimi uykunun kucağına attım...
***
ARAF OKULA GELMEYELİ TAM BEŞ GÜN OLUYORDU. Dile kolay beş gün. Borayı tüm sıkıştırmalarıma rağmen söylememişti. Üstüne üstlük artık Badeyle oturuyorlardı. Buda demek oluyorki Araf bey teşrif ederse bende onla oturmak zorunda kalcaktım. Lanet olsundu...
Okuldan sonra Bade ile sahilde buluşma kararı almıştık. Ve bir önceki gün yağmur yağmıştı. Ben siyah bir badi siyah kot giyip saçlarımı açık bırakmıştım. Evet onları seviyordum. Evden çıkarken anneme -"Hey mum! Ben çıkıyorum!" diye bağırdıktan sonra annrm koşarak kapıya gelmişti ve bana nutuk çekmişti. Aslında sahile gitmeyi sevmiyordum . Çünkü güvercinler vardı. Lanetler sevmiyorum onları bee!!
Ve gördüğüm manzarayla şok oldum. Araf kaykayın üstüne oturmuş gözlerini kapatmıştı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(ARAF..♡♡)
Hemen yanına koştum -"A..Araf?" Hemen kalktı. Ebru!" dedi. Ve sarıldı. Bende ellerimi beline doladım. -"İyimisin . O adam kimdi Araf" -"şşhh.. Adı ağza alınmaya değmez. Ama o adam benim babam..." -"Ne!?" -"Duydun. Hem ayrıca bu tişörtün geri kalan kısmı nerde kızım . Malzemeden çalmışlar resmen puştlar!" -"Ayıp! sus Ayrıca ben istediğim şeyi giyerim." deyip kaşlarını çattım. -"Tamam çatna kaşlarını ama hoşuma gitmedi bu tişortün." -"Allah allah! Paşaya bak." dediğimde gülmeye başladık. -"Araf şaka maka noluyo?" dediğimde ciddileşti o güzel gülüşü silindi hem sinirlendi . Hemde durgunlaştı. Gözleri kahvenin en güzel tonjndan en koyu tonuna geçti.Nasıl yapıyordu bunu! Nasıl bu kadar hoşuma gidebiliyordu anlamıyorum.
-"Ebru gerçekten konuşmak istemiyorum."dediğinde evet mort olmuştum. -"Peki" dedim arkamı döndüm yürğmeye başladım.Arkamdan sarıldığında Refleks olarak karnına dirseğimi geçirip tekme attım.Acıyla inlediğinde şaşkınca ağzımı kapattım. -"Özür dilerim Araf iyimisin?" -"Kızım bi insan bi insanı yanlışlıkla dövermi ya!?" dediğinde kahkaha attım. -"Gülme!" dediğinde gülmem daha şiddetlendi. -"Bana bak seni burda bi öper..." dediği anda tokatı yedi. -"UPS!" -"Ayarlarımla oynuyosun resmen Araf!" dediğimde telefonumu aldı. -"Napıyosun be sen?" dediğimde surıtarak geri uzattı . Numarasını kaydetmişti. Gözlerimi devirerek telefonu cebime koyup yanından uzaklaştım. Badenin yanına gittim. -"Nerde kaldın kızım ağaç oldum ya!" -"Sanada merhaba Bade. Arafla karşılaştım" dediğimde attığı çığlıkla korkup yerimde sıçradım. -"Napıyon lan kulağım patladı!" -"Bu bizim bildiğimiz Araf?" -"GERİZEKALI YA!" Dediğimde gözlerini devirdi.Olayı anlattım ona . Tabikide annesi yada babasıyla ilgili bişey söylemedim çünkü O Aramızdaki özel bişey yani . Yani en azından ben öyle olduğunu umuyorum.
Badeyle kolumuz kopana kadar alışveriş yapıp sonra Badenin abisi Ediz abiyi çağırdık. Ediz abi çok iyi ve çok yakışıklı bi kuldu. Neyse konumuz bu değil.
Eve ulaştığımda Anneme aldığım herşeyi gösterdim . Annem pirensib olarak yeni aldığım hiçbirşeyi yıkanmadan giydirmiyordu. Geçen Keplerimi zor kurtardım elinden . Ay allah korusun ben onlarsın napaarım!!
Yemek yerken tlefonumun sesiyle masadaki sessizlik bozulmuş ve tüm gözler bana dönmüştü. Ekrana baktığımda 'ARAF' yazıyordu Gözlerim büyüdü. Babamdan izin isteyip odaya geçtim ve cevapladım -"Efendim?" -"MAVİ!"derin bir defes aldı. -"Araf?" -"MAVİ! Yardım et . Batıyorum!" -"Noluyo Araf korkutna beni?" -"Ben kötü bi insanmıyım? Niye sevmiyorlar? Kendimden nefret ediyorum keşke doğnasaydım diye..." -"Araf böyle düşünme . Ben seni daha tam tanımıyorum ama iyi birisin bence ." -"Sen Meleksin be Mavi . Beni özgürlüğüne çeksene en dibine " -"Anlamıyorum seni Araf" -"Yeşilim Özgürlük istiyor.Izin varmı?" Ne diyordu bu çocuk . Arafın en sevdiği renkti yeşil ama anlamıyorumki hiçbir şey . -"Araf bak Sen şimdi dinlen yarın mutlaka okula gel tamam mı?" -" tamam" -"ARAF NERDESİN LAN SENİ İŞE YARAMAZ!"....
Merhabalar efenim! Dün bölüm atamadım çok özür dilerim. Kendimi iyi hissetmiyordum. Neyse bide bundan sonra 2 günde bir bölüm atıcam. seviliyosunuz galp galp galp❤(Yazım yanlışlarım için çok özür dilerim)
Sizce Araf'ın babası neden kötü davranıyo?
Araf ne demek istiyo? ("Yeşilim özgürlük istiyo. İzin varmı?"ARAF SOYKAN)
