Merhaba ben Emily. Ocak ayında kocaman görkemli bir şatoda dünyaya geldim. Biz 5 kardeşiz ve en küçükleriyim benim. Ablam Tifanny, diğer ablam Amanda abim James ve diğer abim Jake. Ben şatoda ya kitap okurum ya resim çizerim, şarkı söylerim, gitar çalarım, bazen şehire iner orada kendime oylanacak bir şey bulurum. Bu sabah erken kalkmıştım. Daha da garibi babam ve annemden önce kalkmıştım. Güneşin doğuşunu izlemek için gizli yerime gittim. Orası bir tepeyi. Fakat orada görünmüyordum. Güneşin doğuşunu izlerken çok uzun sürer diye yanıma bir piknik sepeti aldım ve içini doldurdum. Saraya döndüğümde herkes uyanmıştı. Babam bana nerdesin diye sordu. Ona sadece güneşin doğuşunu izlemeye gittiğimi söyledim. Babam yemek yememi istedi. Ona yediğimi söyledim. Babam beni sorgulamadı. Odama çıktım ve aynanın karşısına geçtim ve saçlarımı taramaya başladım. Birde abim Jake geldi ve benim kardeşim burda niye tek başına diye bir soru sordu. Ona sadece bügün neler yapacağımı kararlaştırdığımı söyledim. Bana gelecek tüm vaktini ayır ve hazırlan dedi. Çok mutlu oldum. Ona nereye gideceğimizi sordum. Bana bir sürpriz dedi ve odamdan çıktı. Hemen hazırlandım ve aşağıya indim. Abim nerde dedim ve beni at arabasının yanına götürdüler. Abime nereye gidiyoruz dedim bana seni deniz kenarına götüreceğim dedi. Çok mutlu oldum. Ona teşekkür ettim ve uzun zamandır onunla birlikte bir şey yapmadığımı bu yüzden çok mutlu olduğumu söyledim. Deniz çok güzeldi. Orda yüzdüm yüzdüm en sonunda bir güzel ziyafet çektik
Saraya geri döndüğümüzde ise odama gittim ve günlüğümü yazdım ve uyudum. Sabah kahvaltıdan sonra at binmeye gittim. Sarayda biraz daha oyalandıktan sonra şehre inmeye karar verdim. Ablam Tifanny de benimle gelsin diye ısrar ettim ve en sonunda kabul etti. Ablam tam bir çıt kırıldım. Bir prenses olduğu için hiç şehre gitmez. Bugün onunla birlikte şehre indik ablam at arabasıyla geldi ve ben de at bindim. Şehirde fırından biraz çörek aldım. ablama birlikte kıyafet aldık. O da şehri sevdi ve ardından bana başka şehirde nereler var diye bir soru yönetti. Şehri sevmişti. Onı panayıra götürdüm. Sanırım baya sevindi. Onunla panayırda eğlendik. Bir oyunda ona bir tavşan hediye edildi. Çok tatlı diye diye başımı şişirmişti ama haklıydı. Onu at binmeye çağırdım gayet iyi biliyordu sadece binmek istemiyordu. Ama eğlenceli olduğunu kabul etti. Saraya geri döndüğümüzde ise herkese neler yaptığımızı anlattık. Amanda ben de şehre inmek istiyorum dedi ve ben ona ne zaman istersen gidebiliriz dedim. O da yarın dedi ve kabul ettim. Ertesi gün onunla birlikte şehre indik ve onunla Tifanny ile yaptıklarımızı yaptık o ise tavşan yerine bir sincap kazandı. Saraya geri döndüğümüzde ise odama gittim ve uyudum ardımdan kalktığımda ise akşam yemeğine yetişmem için sadece iki dakika vardı. Bir dakika gecikmiştim. Annem bunu kafasına takmadı. Yemekten sonra herkes oturdu ve bir sohbet başladı. Herkesin uykusu geldi ama ben uyuduğum için uykum yoktu. Bende bu gece kamp yapmaya karar verdim ve bahçede yattım.
Not
Arakadaşlar umarım beğenmişsinizdir. Wattpad de yeniyim ve henüz gelişmedim. Zaten ilk hikaye yazdığım Melodi ve Do çocuklara görseydi. Zaten bende bir çocuğum. Okuduğum bazı kitaplar hoşuma gitti ve ben de onlar gibi bir içinde sihir büyü gibi şeylerin olduğu bir masal yazdım umarım beğenirsiniz. Yazım hataları varsa kusura bakmayın.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sihirli Ağaç Ve Ben
RandomBeklenmedik şeylere hazır olun. Bu macerada annesi hakkındaki büyük sır ve sihirin hayatında olması. Bakalım Emily sihirden vazgeçebilecek mi ?