" Dara'yı kızı gibi seviyor. Gerçeği öğrenmek onu öldürecektir. Özellikle de yalanı bu kadar uzattığın için." diye ekledi Hoseok.
Kahretsin! Gerçekten Dara'yla ne düşünüyorlardı? Aslında ne düşündüklerini biliyordu. Çok uzun olmayan bir süre önce ölebileceği gerçeğiyle yüzleşmişlerdi. Beyninde her an patlayabilecek bir anevrizma tespit edilmişti. Ölebileceğini bilmek üzerinde garip etkilere neden olmuştu. Çok korkmuş ve annesinin ne kadar çok şey kaçırdığı hakkında söylediklerinin gerçek olup olmadığını merak etmeye başlamıştı. Ancak Dara'yla birlikte olmak yanlış bir karardı ve şimdi sonuçlarıyla baş etmek zorundaydı.
////****////
Kamyonete bindiklerinde ikisi de sonuçtan memnundu. Taehyung ona döndü ve " Yardımın için minnettarım. Eve varınca bir bira içmek ister misin?" diye sordu. " Bir zaman makinesine girip on altı yaşımdaki halime geri dönmeme sadece birkaç saat kaldı." Jungkook genç adamın şakasına güldü. Adamdan gerçekten hoşlanmıştı ve zaten öğleden sonrası için hiçbir planı yoktu. " Neden olmasın?" Yeni komşusuyla biraz takılmak fena bir fikir değildi.
*****************************************
Aldıkları eşyaları birlikte eve taşıyıp yerleştirdikten sonra birer soğuk bira alıp Taehyung'un yeni kanepesine kuruldular. Aslında Taehyung'la konuşmak o kadar kolaydı ki zamanın nasıl geçtiğini anlamamıştı bile. Genç aşçı mutfağa girmeden önce bir saat kadar oturup bira içip sohbet etmişlerdi. Taehyung'un akşam yemeğinde kullanacağı sebzeleri artık hazırlaması gerekiyordu. Sebzeleri çıkarıp ayırdıktan ve yıkadıktan sonra kesmeye başladı. Jungkook ise elinde birayla tezgaha yaslanmış onu izliyordu.
" Waaahhhh! Sanki her an parmağını kesip koparacakmışsın gibi görünüyor. Bunu nasıl bu kadar çabucak yapabiliyorsun? "
İltifat hoşuna gitmişti. Genç adama doğru göz kırparak " Sanırım sadece iyiyim. " dedi ve sonra kendini bir aptal gibi hissetti. Niye birden adama göz kırpmıştı ki? Sanki onunla flört ediyor gibiydi. Garip... Normalde insanlarla kaynaşması için biraz zaman geçmesi gerekirdi ama Jungkook ile ilk andan beri kendini çok rahat hissediyordu. Belki de onun kişiliğinden kaynaklanıyordur diye düşündü. Jungkook insanları bir araya getiren türden bir insandı.
" Ya da aşçılık okulunda birkaç yıl okuduğumdan olabilir. En mantıklı açıklama bu olsa gerek."
Jungkook bir kahkaha attı. Aslında genç adam gülmeyi gerçekten seviyordu. Üstelik kahkahalarının bulaşıcı bir etkisi vardı. Güldüğü zaman Taehyung'un da gülmeyi istemesine neden oluyordu.
" Tamam, önceki sohbetimize geri dönelim. Yani on yedi yaşından beri sadece eski karınla mı birlikteydin? "
Kahretsin... Taehyung onun bu konuşmayı unutup konuyu değiştireceğini ummuştu. Utanmaması gerektiğini biliyordu ama nedense bu tür konulardan konuşmak onu utandırıyordu. Eğer Jungkook bütün hikayeyi öğrenirse utancının daha da artacağını da biliyordu. " Yup, on yedi yaşımdan beri. Senin hiç ciddi bir ilişkin olmadı mı? "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Crossroads - Taekook (Taehyung/Jungkook)
FanficTaehyung bir karar verdiğinde buna sonuna dek sadık kalan ve pes etmeyen biriyken Jungkook göbek adı kararsızlık olmuş, yaptığı hataları ört bas etmeye çalışırken daha da yüzüne gözüne bulaştıran biriydi. Sadece günü yaşamayı düşünen Jungkook ve duy...