-Adresi tam olarak öğrenebildin mi?
-Evet,Kosuyolu mahallesinin sakinleri genelde burdaki evleri yazlık olarak kullandıkları için pek sorun çıkacağını sanmıyorum.
-Supersin kanka,hadi at kafa Görkem'e de söyle de arabayı hazırlasın.Gece birde başlayacağız di mi?
-Evet.Sanırım biraz endiselisin ha?
-Bilmem ki,sanki bir şeyler yolunda gitmeyecek gibi hissediyorum.
-Saçmalama,sen birşeyler hissedemeyecek kadar odunsun.
-Sen de öylesin.
Gülmeye başladık. Derin çok güzel gülüyordu ve o gülünce ortamdaki erkekler dönüp bakma zahmetine giriyorlardi.
-Merak etme aptal kız, ilk kez yapacağımız bir şey değil sadece biraz plan değişikliği olacak.Alıştığımız soygun operasyonlarının farklı versiyonu.
Omuz silkip mutfağa girdim.Dolaptaki salamı açtım ve ısırarak
Oturma odasına girdim.Umut elimde gördüğü kılıç kadar salamı ısırarak yedigimi görünce gozlerini sonuna kadar açtı. Yanıma geldiğinde hayretle konuşuyordu-O salamın fiyatından haberin var mı senin?
Tam konuşmak için ağzımı açmıştım ki arkadan gelen Derin'in kapak lafiyla sustum.
-Ne olacak,zengin sevgilin öder ne de olsa?
Arkamı döndüğümde suan yaptığı hareket için kankami tebrik etmeliydim.Kocaman 1 litrelik süt şişesini kafasına dikmişti.
-Hem nankör, hem müsrif, hem saygısız, hem de igrencsiniz!
Kolumu Derin'in omzuna attım ve ikimizde gülmeye başladık. Bence sütü kutusundan içmek ya da salamı paketinden yemek iğrenclik değildi.Derin için de öyle. Odaya geçip koltuğa yerleştim ve 140 CM HD TELEVIZYONU (sacmalamayin tabiiki televizyonla övünmüyorum)açtım ve karşıma ilk çıkan diziyi gormemle kumandayi televizyona fırlattım.Pembe dizilerden hoşlanmazdım ve rastlamaya bile tahammülüm yoktu.Umut odaya girip,televizyonla bakışdığında bana dönüp, müsrif olduğumu hatırlatma gereği duydu.Odadan çıktığımda, sözde çete kuracağım diye yanıma aldığım ınsanların, halâ istediğim olgunluğa ulaşamamış olduklarını geç anladığım için kendime lanet okumuştum.
*****************************
-Tamam,şimdi tekrar ve son kez anlatıyorum. Talip evin gizli yerlerindeki kameraları tespit etmiş. Kadir ile birlikte o kameraları bir süreliğine devre dışı bırakacaklar. Amcanın adı Süleyman Sancar.Istanbul ve Izmir'de kuyumcu şubeleri var.Sancaroglu Limited Şirketini aramızda duyan yok sanırım. Herif ünlü değil ama zengin.Piyasaya sürülen altın üretiminde ünlü holdinglerin en çok fikir aldığı ya da ortaklastiklari ilk 5 fabrikadan biri.Ama adam ortaklastigi şirketlerden sözleşmedeki hisselerini alamayınca anlaştığı şirketleri dolandirarak,şirketi batırıyor ve şirket sahipleri zamanında adama olan hisse ve senet ödemelerini yapmadıkları için mahkemede kaybetmekten ve yüklü miktarda tazminat ödemekten korktukları için kimse dava açamamış.Bir aralar Hisaroglu'nu bile az bir miktar da olsa dolandirmis ve Hisaroglu'nun tuttuğu en iyi avukat bile davayı kazanamamış. Bunları anlatıyorum ki işi kiviramazsak,kendinizi müebbet hapis cezasına hazırlayın.Içime yine sabahki korku girmişti. Selim Hisaroglu bile ülkedeki en iyi avukatı tuttuğu halde davayı kazanamamisti.
Eğer herşey yolunda gitmezse boku yiyecektik.-Şey, tamam sadece kurbaninizi tanıyın diye anlattım hepinizin beti benzi atsın diye değil.
Sözleriyle arabadaki 8 kişi teker teker bakistik sonra da gülmeye başladık. Ada ve Umut yine planı bok etmesinler diye onları getirmemistik.Önceki soygunumuz küçük bir bakkalaydı ama tabii ki iki korkak bu basit soygundaki basit görevi bile beceremediler.Yapacakları sadece bakkalciyi oyalamakti ama muhabbet kendi aralarında geçmeye başlayınca bakkal sahibi geri dönüp kasayı karıştıran bizi gördüğünde eline aldığı yaş sopayla bizi kovalamisti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Benim davam senin ellerinde YoonKook/BTS
Fanfictionİki belalı kızdık biz. Şuan bütün işleri bıraktık, tek bir amaç için uğraşıyoruz:bize yardım etmeye çalışırken hayatları boka dönen ve bizimle beraber sürüklenen iki yakışıklıya eski hayatlarının konforunu bahşetmek...