Eve girince Kerem'i salona alıyor Zeynep. ''Bir şey yiyip içer misin?'' diye soruyor kapıya yaslanarak.
''Farketmez.'' diyor Kerem ve Zeynep mutfağa girip limonata ve kurabiye hazırlayarak getiriyor Kerem'e.
''Teşekkür için biraz az oldu ama.'' diyerek bırakıyor sehpanın üzerine.
''Bak Zeynep yani yeni tanıştık. Biliyorum sana yapman gerekeni söylemek gibi bir lükse sahip değilim ama bu çocuk çok tehlikeli. Yani sana bir zarar verebilir.Bence en kısa zamanda bir önlem alman lazım. Neden peşinde yani neden bırakmıyor seni.'' diyerek Zeynep'in gözlerine odaklanmış bir şekilde oturuyor Kerem.
''Ya bilmiyorum işte. Bela oldu başıma. Sevmiyorum onu ama o bırakmıyor peşimi. Buralara kadar gelmiş. Takip etmiş beni. Nasıl peşimi bıraktıracağım onuda bilmiyorum. Sürekli karşıma çıkıyor. Önümü kesiyor bıktım ama elimden gelen hiçbir şey yok.'' diyerek arkasına yaslanıp yüzünü asıyor Zeynep.
'' Bak ne dicem. Bir plan yapalım. Senin onu sevmediğini anlaması için. Birlikte bir şey yaparsak üstesinden gelirsin. Ben tek başımada üstesinden gelirim sen izin verirsen.'' diyor Kerem.
''Hayır Kerem. Yani benim için hiç tehlikeye girmene gerek yok. Alıştım artık ben.'' ben diyerek hemen itiraz ediyor Zeynep. Ama Kerem ısrar etmeye devam ediyor.
''Ben böyle tipleri bilirim. Bir kere bela oldukları zaman bir daha kurtulamazsın. Böyle tutsak gibi yaşamaya devam mı edeceksin. Sen bana güven. Benim peşimdede bir Beren belası var. Aslında bunların ikisni bir araya getirsek fena olmaz. Düşünsene belki birbirlerine falan aşık olurlar.Bizde kurtuluruz.'' diyor Kerem limonatasından içerken.
''Nasıl olacak o. Kız yeni gördüğü bir erkeye nasıl aşık olsun yada tam tersi işte. Bence mümkün değil.'' diyor Zeynep iyice karamsarlığın içine düşmüş bir şekilde.
''Ya Zaten bizi sevgili sandı Emre şimdi ikimizede bela olacak.'' diyerekte ekliyor.
''İyi ya işte belki vazgeçer bir gün. Sen müsade etsen ben onu bir daha İstanbul'a bile sokmam ama sendede ne inat varmış.'' diyor Kerem birden ayklanırken.
''Boşver ya. Bir şey yaptığına deymez.'' diyor Zeynep'te ayağa kalkarak.
''Ben gideyim en iyisi. Bu arada güzel olmuş.'' diyor Kerem kapıya ilerlerken.
''Peki sen bilirsin. Çok teşekkür ederim Kerem. Afiyet olsun.'' diyerek kapıyı açıyor Zeynep.
"Ben bu işi halledicem. Bak görürsün.'' diyerek gidiyor Kerem.Zeynep'te hemen pencereye gidip Emre ortalıkta mı diye bakıyor ama Emre'yi görmüyor. Belkide Kerem haklı diye düşünüyor. Belkide Emre her şeyi yanlış anlasa ondan daha çabuk kurtulabilir. Akşam Zeynep televizyonun karşısında otururken Kerem arıyor.
''Iı Zeynep sen misin?'' diyerek tedirgin bir sesle konuşuyor Kerem.
''Evet benim Kerem.'' diyor Zeynep. Kerem'in sesini tanıyor.
''Hemen üzerine güzen bir şeyler giyip gel. Ama acele et.'' diyerek telefonu kapatıyor. Zeynep Kerem'in ne yapmak istediğini anlamasada Kerem'in dediğini yapıp hemen dar bir elbise giyip iniyor aşağıya ve Kerem'in arabasına biniyor. Kerem Zeynep'i baştan aşağı süzemeye başlıyor.
''Ne oldu Kerem.'' diyen Zeynep sayesinden Kerem gözlerini Zeynep'tem alıyor.
''Şey oldu. Şey Emre yine evinin önünde ve kesin bizi takip edecek. Şimdi bi gece kulübüne gideceğiz. Tamam mı?'' diyor Kerem ve arabası çalıştırıyor. Emre'de hemen arkalarından taksşye biniyor.
''Kerem uğraşma artık. Gerek yok.'' diye itiraz etmeye başlıyor Zeynep.
''Sen merak etme.'' diyor Kerem ve kulübün önünde parkediyor. Zeynep'te arabadan inince Zeynep'in elini tutyor. Zeynep tedirgin olmuş bir şekilde bir Kerem'in yüzüne birde önne bakarak giriyor içeriye. Bunu gören Emre hemen kulübe dalıyor ama içerisinin kalabalığından dolayı Zeynep'leri bulamıyor. Kerem'de Zeynep'i Berna'ların masaya getiriyor.
''Iıım naber Berencim.''
''İyiyim Keremciiim senden naberr.'' diyerek yaydıra yaydıra konuşuyor Beren.Sonrada Zeynep'e öldürücü bakışlar fırlatmaya başlıyor.
''İyiyim bende. Zeynep'te erkek arkadaşıyla geli burayada kapıda karşılaştık.'' diyor Kerem ve Beren'in gözlerinin içi parlamaya çalışıyor.
''Yani daha sevgili sayılmaz. Kabul etmekle etmemek arasında kaldım. Sence ne yapmam gerek tatlım.'' diyor Zeynep Beren'e.
''Bence kesinlikle kabul etmelisin canım. Nerde şuan.'' diye hemen oltaya geliyor Beren.
''Aa bak orada geliyor.Yalnız ben bir makyajımı tazeleyeyim. Kerem bana lavaboyu gösterir misin?'' diyince Zeynep Kerem ve Zeynep tam Emre masaya gelirken yürümeye başlıyor. Beren Emre'yi gördüğünde şaşkınlıkla yüzüne bakmaya başlıyor ve bu Zeynep yerine Emre'nin onu sevmesi gerektiğini düşünüyor.
''Vay Zeynep hanım. Sen Kerem'le yakın olursun ha. Bende Emre'yle yakın olayımda gör gününü.'' diyor sessizce ve masadaki içkilerden birini Emre'ye uzatıyor.