İşte düzenlenmiş bir bölüm.
Ben kim miyim ?
Tabi ki de başta okul olmak üzere herkesin baş belasıyım. Bazıları bana "derslerde uyuyan ve buna rağmen her zaman sınavlardan 100 alıp öğretmenleri sinir krizine sokan bir öğrenci" derdi.
Kimileriyse " ondan uzak durun o kötü biri " .
Normal erkekler tarafından sevilmeyen .
Gayler tarafından tapılası biri.
Kızlar tarafındansa aslında bunu tam olarak bilmiyorum. Hergün değişiyor sonuçta.
Eğer bana kendimi sorucak olursanız sosyofobi ve de sosyapat hastasıyım. Kendimle ilgili bildiğim tek şey bu.
Bu yüzden size o soruyu sormuştum. "Ben kim miyim?" işte bu soruya cevap verebilecek kişi beni bile benden daha iyi tanıyan duygulardı.
Onlar benim kişiliklerimdi.
Sosyafobi hastası olan biri nasıl insanlara bu kadar yaklaşabiliyor diye soracak olursanız. Cevabım kesinlikle "Asla bir şeyden korktuğumu belli etmem. Neden mi ? Eğer belli edersem insanlar tarafından ezileceğim. Buna izin veremezdim. Vermedim de zaten. Buna rağmen ben her şeyden korkardım. Küçücük bir kar tanesinden bile. Acınası bir durumdayım. Keyfim de yok bu gün. Tesadüfe bak ki bu gün okul yeni dans hocası gelecekmiş. Ben dansa bayılırdım. Hiç kimsenin olmadığı zamanlarsa dans odasında geçirirdim vakitimi. O an yanımda dans hareketlerimle beni yorumlayacak biri olsun isterdim hep. Belki o zaman nasıl biri olduğumu öğrenirdim."
O an beni düşüncelerimden çıkmamı sağlayan anonsu dinledim.
Okul müdürü : Ben okul müdürünüz Kim Seok Jin. Okulumuza yeni gelen dans öğretmeniniz ile tanışıp ders almak isteyenlerde adını yazdırabilecek. Şimdi herkes konferans salonuna gelsin.
Erkekler normal bir biçimde giderken az önce yanımdan uçarak geçen kız gibi diğer bütün kızlar aynıydı. Sırf dans gösterileri yapılacak diye gidiyordum. Ne kadar katılmayacak olsam da.
En sonunda konferans salonuna varıp en önde olan ve hiç kimsenin dokunamadığı yerime gidip oturmuştum. Oturur oturmazda başlamıştı konferans.
Bay Kim (Okul müdürü - Jn ) : Ve okulumuzun yeni dans öğretmeni Jeon Jungkook.
Sahneye çıkan hocayı şöyle bir süzdüm de bu nasıl bir hocaydı böyle . Adam resmen kalas gibiydi.
JK : Herkese merhaba çocuklar ben yeni dans öğretmeniniz Jeon Jungkook. Önce bana adınızı yazdırın ardından da beni gösterilerinizle etkileyin.
Salondan büyük bir alkış kopmuştu.
Jungkook ise gülümseyerek sahneden inmiş ve yanıma oturmuştu.
Birkaç gösteri yapılmıştı ve Jungkook hepsine de eksik demişti.
Tüm gösteriler bitincede Jungkook sahneye çıkmış ve tepkisini söylemişti.
JK : Bütün gösteriler eksik ve yetersizdi.
O an Jin'e baktım - evet hiç bir saygı ifadesi kullanmıyordum - ve şaşkın yüz ifadesini görmüştüm.
Ne kadar okula sürekli zarar versemde hiç kimseye ezdirmezdim. Ezdirmedim de zaten. Sadece oturduğum yerden herkesin duyacağı - özellikle de onun - şekilde konuşmaya başladım.
JM : O zaman sen yapta biz de görelim.
Önce şaşkınlıkla baktı. Beklemediği kesindi. Ardından da ukala ukala baktı.
JK : Pekala. Göstereceğim.
Dans eder. Bittiğinde de kendisine kafa tutan çocuğa bakar. Sıkılmış halini gördüğün de afallar.
JM : Bitti mi ??
JK: Evet.
JM : Dans hareketlerin yanlıştı. Asla yavaş bir şarkıda hızlı dans edemezdin. Eksik ve yetersiz kelimesi kesinlikla az kalır.
Ardından da uyuşuk hareketlerle cıkarım salondan. Jeon Jungkook' a ilk günden laf soktuğu için mutluydum. Götümün tavşanı böyle yersin lafı işte.
