Arkamı dönmem ve Oliver ile burun buruna gelmem bir oldu.
''Galiba bu sende huy oldu. Herkesle burun buruna mı gelirsin bana mı özel ?''
''Ha ha ha çok komik Oliver.'' dedim ve omuz atıp yanından uzaklaşmaya başladım. Ancak peşimden geldi ve kolumu tutup beni çevirdi.
''Napıyorsun sen ? Bırak kolumu hemen.'' Kolumu çekmeye çalıştım ancak hayvan gibi güçlü olduğu için ne yazık ki başarılı olamadım.
''Ayaklar ne zaman baş oldu da omuz atıyor ?''
''Seninle konuşmak istemiyorum bırak kolumu.'' demem ile eş zamanlı arkadan bir çocuk geldi ve diğer kolumu tutup kendine doğru çekti.
''Oliver kızı rahat bırak ! ''
''Andrew ? '' Arkadan gelen sese baktım. Bu Olivia idi. Koşarak yanımıza geldi ve Andrew diye seslendiği çocuğa sarıldı.
''Olivia nasılsın tatlım ?''
''İyiyim. Uzun zamandır yoktur. Nerelerdeydin ?''
''Ailemle beraber ülkeden ülkeye uçmakla meşguldum.'' dedi ve hepsi beraber gülmeye başladı. Aralarında bir espri olduğuna emindim çünkü Oliver çok nadir gülerdi. Gülüşü çok tatlıydı. Aslında kendi de iyiydi. Aman tanrım ne diyorum ben ? Oliver tatlı falan değil ! O benim düşmanım.
Saçma sapan düşüncelerimden kurtuldum ve oradaki sohbeti bırakıp yürümeye başladım. İlk ders edebiyattı ve neyse ki Oliver ile edebiyat sınıflarımız farklıydı. Hemen koşarak merdivenlerden çıkmaya başladım. Topuklular ile berbat yürüdüğüm için düşmemeye gayret ediyordum.
''Anna nereye gidiyorsun ?'' Pen'in sesini duyunca bulunduğum yere baktım. Edebiyat sınıfı 2. kattaydı ve ben 3. kata çıkmak üzereydim.
''Aman tanrım kafam allak bullak oldu.''
''Peki bu bullaklıkta ateşli sarışın Oliver'ın payı var mı ?''
''Penelope Martins ! ''
''Bağırma Annabel. Sakin ol.''
''Sinirlerimi bozma o zaman. Oliver nereden çıktı şimdi ?''
''Sakın okulun sayfasına bakmadım deme. Bildirimde mi gelmiyor ?''
''Okulun sayfası mı ? Neden ne var ki ?''
''Ah tatlım. Hiçbir şeyden haberin yok değil mi ? dedi ve telefonundan haberi göstermesi ve gözlerimi fal taşı gibi açmam bir oldu.Oliver benim kolumu tutarken fotoğrafımız çekilmişti.
''Ağlamayacağım. Ağlamayacağım. AĞ LA MA YA CAĞIM!''
''Anna iyi misin ? ''
''İyiyim. Ben derse giremeyeceğim beni idare eder misin ?''
''Tabii ki ama seni böyle bırakmam doğru olmaz.''
''Ben iyiyim Pen. Gerçekten.'' dedim ve yüzüme sahte bir gülücük yerleştirdim.
''Pekala. Nereye gidiyorsun ?''
''Bilmiyorum. Sadece burdan çıkmam gerek.''
Fısıldaşmaları duyunca kafamı çevirdim. Herkes bir telefonuna bir bana bakıyordu. Ve gülüyorlardı. Hepsinden nefret ediyordum.
''Tamam canım. Çıkışa götürmemi ister misin ?''
''Yok hayır.'' dedim ve hızlıca yürümeye başladım. Hepsinden nefret ediyordum. Ve hepsine dersini verecektim. O fotoğrafı çekeni, o siteye koyanı, Oliver'ı ve Olivia'yı...Hepsini mahvedecektim.
OLIVER'IN AĞZINDAN
''Olivia ?''
''Hmm ?''
''Neden böyle bir şey yaptın ?'' Çantasına gömdüğü kafasını kaldırdı ve gözlerini ovuşturup masmavi gözlerini bana dikti.
''Sen neyden bahsediyorsun ?''
''Okulun sitesine o fotoğrafı senin koyduğunu biliyorum.''
''He şu mesele. Hayır ben koymadım.''
''Yalan söyleme Olivia.''
''Oliver senin derdin ne ? Neden yalan söyleyeyim ?''
''Öyleyse kim koydu ?''
''Blmiyorum ama istersen öğrenebiliriz. Bir alt dönemde Sascha var onu çağır.''
''Kim bu Sascha ? Sascha Rou mu ?''
''Evet. Tam bir bilgisayar ustası ve ezik değil. Hatta güzel bir kız.'' Kafamla onayladıktan sonra Chris'e o kızı bulmasını söyledim.
Chris çocukluk arkadaşımdı. Anasınıfında dahi aynı sınıftaydık ve o zamandan bu yana en yakın dostumdu.
''Beni çağırmışsınız.'' dedi Sascha. Olivia kafasını kaldırdı ve hemen gülümsedi. Şaşırmıştım. Alt dönemlere sürtük gibi davranırdı.
''Sascha tatlım nasılsın ?''
''İyiyim Li sen ?''
''İyiyim. İkizim Oliver'ın senden istediği bir şey var.'' Olivia'nın sözünü bitirmesi ile arkamı dönüp kıza baktım. Gerçekten güzeldi. Sarı uzun saçları ve zeytin yeşili çok güzel gözleri vardı.
''Bugün siteye benim ve Annabel Mitchell'in bir fotoğrafı konuldu. Onu kimin koyduğunu bulmam gerek. Bunun için yardımına ihtiyacım var.''
''5 dakika bekleteceğim.''dedi ve çantasından tuhaf bir laptop çıkarıp deli gibi tuşlara basmaya başladı. 5 dakika sonra ''Buldum.'' dedi ve heyecanla ekrana baktım. Gerçekten de bulmuştu. Bu kız bir harikaydı. Ekranda hangi gönderiyi kimin paylaştığı, ne zaman paylaştığı, kimin beğendiği her şey yazyıyordu. Normalde bu tür şeyler gizliydi.
''Peki bu kullanıcı adı kime ait ?'' dedi Olivia.
''Hotty_Girlly907'' dedim.
''Yanılmıyorsam bu kullanıcı adı..'' dedi ve devamını getirmeden sitede bir yere tıkladı ve search kutucuğuna ''Penelope MARTINS'' yazdı..
''İşte haklıymışım. Gönderiyi Penelope Martins paylaşmış. Anna'nın en yakın arkadaşı.''
''Penelope Martins mi ?''
Neyin peşindesin Annabel ? İkimizin fotoğrafını o siteye o kıza mı koydurdun ? Amacın ne ?