Sınıfta kimsenin olmadığından emindim. Ben her zaman cesur biri olmaya çalışmışımdır ama şuan gördüklerim kalbimin hızlanmasına yetmişti. Telaşla sınıftan çıktığımda teleefonuma bir mesaj daha geldi, bu sefer mesajı açtığımda odamın resmi vardı. Evde sadece ablam vardı, hemen onu arayıp konuşmam gerekiyordu. Telefonu kapalıydı, ve neredeyse on dakika sonra ders başlayacak olmasına rağmen etrafta kimse yoktu. Her zaman gerilim filmlerindeki aptal ve sarışın karakterleri küçümsemişimdir ama şuan onlar gibi davranıyorum. Az önce ben bunları düşünürken içeriye biri girdi. Kulağında kulaklık, siyah saçlar, tam kaşının üstünde bir piercing, ve mavi gözler. Belki de benim için mükemmelliğin tanımı. "Neden büyülenmiş gibi bakıyorsun" ukala bir ses tonu ile bunları söyleyen az önceki çocuktu. "Şey, ben" Kendimi küçük düşürüyordum. "Sen ne?" "Ben sadece dalgınım, bu arada sen yeni misin?". Çocuk hafif tebessüm ederek "iyi tahmin" deyip kulaklıklarını takarak beni görmezden gelmeye başladı. Ki telefonum çalmaya başladı. DEVAMI GELECEK.