-9- YEMEK

31 0 0
                                    

Kafamı cama yasladim. Müzik açmak için radyoya uzandığımda Demir elime eliyle hafif vurup

- AÇMA

diye böğürdü. Ben yine kafamı cama yasladım.

Şu b*ktan hayatta ilk defa aşık olmuştum. Ama neden şimdi? Başka zaman yok muydu ki? Başka fakir oğlan yok muydu?

Ben Böyle Şansın...

------------------------------

Hala yoldaydık. Ve arabaya binmemizden 2 buçuk saat geçmişti. Hem acıkmıştım hem uykum vardı hem de lavaboya gitmem  gerekiyordu. Bunlari Demire söylemem gerekiyordu. Ya açlıktan ya uykusuzluktan ya da lavabo ihtiyacımı gideremedigim için ölecektim. Neyse bare bir kaç dakika kurtarayım hayatımdan dedim içimden.

Yanee haklısın Yeşim. Söyle şu sevdiceğine halletsin..

Evet Melek katılıyorum. Cesaretimi topladım.

Tam ağzımi açtım. Içimi korku bastırdı. İçimden 10'dan geriye doğru saydım. Yine tam söyleyecekken korktum. Ve nerden geldiğini bilmediğim cesaretle konuşabildim.

- Demir?

- Hmm

- Şey bir şeyler söyleyebilir miyim?

Bana döndü ve sordu:

- Bir şeyler mi?

- Evet

- Söyle

dedi ve önüne döndü.

- Immm...Şey... Benim uykum var ve acıktım ve lavaboya gitmem gerekli.

Ani bir fren yaptı. Durdu ve bana baktı.

- Ne sorunlu sakar aptal çıktın sen ya. Ayrıca neye dayanarak bana tokat atabilirsin? Ve neye dayanarak beni öpersin? Ben senin sahibinim. Bana sormadan bir şey yapamazsın.

dedi yani bağırdı. Sesi arabada yankılaniyordu. Ama ben bana dediklerini düşünüyordum. O sırada gözlerimden yaşlar boşalmaya başlamıştı bile. O ise bana hâla kızgınca bakıyordu. Ben de

- VİCDANSIZ

deyip arabadan inmeye kalkıştım. Ama o benden önce davranıp kilitlemişti.

- Off

dedim ve önüme döndüm. O sırada telefonum çaldı. Bilmediğim bir numaraydı. Açtım titrek sesimle

- Efendim

dedim. Karşı taraftan cevap erken geldi.

- Yeşim sen misin?

Demir elimden telefonu alıp hoparlörleri açtı ve yine elime verdi. Ben de

- E-evet...

dedimm.

- Ben Demir'in en yakın en yakışıklı kankisi Buğra...

- Numaramı nerden buldun?

- Sanane kızım. Şimdi telefonu Demire ver. Telefonlarıma cevap vermiyo.

Demir elimden telefonu aldı. Hoparlörleri kapattı. Konuştu:

- Berden buldun numarasini?

-  O Ayberk denen çocuğu gözüm tutmamıştı zaten.

- Sen neden aradın?

- Adı Yeşim.

- Yaşını bilmiyorum. Kaç yaşındasın Yeşim?

Ben

- 18....

- 18 yaşındaymış.

- İyi iyi.  [ (:Burda Buğra Yeşimin  güzelliğini soruyor. Ama Yeşim bunu sorduğunu bilmiyorrr :) ]

- Evet evet gelicez birazdan. Hanımefendinin ihtiyaçları bitmiyo da.

- Tamam lan tamam.

- Eyvallah.....

Telefonu kapattı bana verdi ve arabayi çalıştırdı.

- Az ilerde bir restoran var. Orda yemek yiyip lavaboya gidersin. Sonra arabaya gelip uyursun.

- Teşekkür ederim.

- ETME

diye bağırdı. Korkmadım desem yalan olur.

***

Restoranda yemek yiyip ihtiyacımı görmüştüm. Şimdi Demir telegonda bir şeyler yapıp çay içiyordu ben de etrafı inceliyordum. Çok lüks değildi. Ama güzeldi. Her şey özenle seçilmişti. Şirin bir yerdi. Daha çok turuncu rengi kullanılmıştı. Demir sordu:

- Ben bir çay daha içeceğim. Sen de içecek bir şey ister misin?

- Imm... Portakal suyu olabilir.

Demir garsonu çağırıp siparişleri verdi. Bu içeceği 5. çay falandı herhalde.

***

Demir 7. çayını bende 2. portakal suyumu içiyordum. Ve sonunda çay faslı bitti. Ayağa kalkınca ben se kalktım.

- Sen arabaya geç ben hesabı ödeyeceğim.

- Peki

dedim. Arabanın anahtarını verdi. Oooo şu an Porsche arabam var gibi hissettim. Anahtarı alıp arabaya ilerledim. Akşam olmuştu. Etraf karanlıktı. Arabaya binip kapıyı kapattım. Bir süre sonra Demir gelip elimden anahtari aldı ve arabayi çalıştırdı. Ben yine bir anlık cesaretle sordum:

- Nereye gidiyoruz?

- Beni öpmenin tokat atmanın ve bana karşı gelmenin cezasını vermeye

Yani eve...

Eyvah ya o tahmin ettiğim şeyi yaparsaaa!!!!!!!!

#####################

Ve yine erken gelen bir bölüm ile karşınızdayım. Okunma sayısı artıyor. Teşekkürler.

Multimedia DEMİR ♥♥♥♥

Byyy...

- B

Kötü Kader KurbanıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin