Burası kocaman bir medeniyetin bir araya geldiği yerdi ama medeniyet namına bir eylemin olmadığı ender yerlerdendi. Birçok dinin, birçok vatanın bir olması gibiydi ama aslında tek bir dinin hüküm sürüp, ön yargıların devam ettiği gerçeğini hala kabullenmeyen bir topluma sahipti.
Kürt, Türk, Arap, Süryani, Yezidi, Yahudi, Ermeni olmak üzere 7 din ve 7 dilin mensuplarını... Asırlardır aynı çatı altında bir arada barındırdığı verimli Mezopotamya ovasının ortasında yükselen, görkemli bir dağın yamacındaki Mardin... Neredeyse Anadolu'dan geçen bütün kültürlerin uğrak yeri olmuştu ama hâlâ bağnaz töreleriyle ayakta kalan kanıtsal yaraları ve geçmişine sımsıkı bağlı, bağnazlığa kök saldığı kör zihniyet bilgileriyle çok kişinin de canını yakmıştı!
Aslında Mardin'in, tarih boyunca hiçbir zaman etnik çatışmaya, ırkçılığa, bölücülüğe prim vermediği bilinen bir gerçekti ama... Binlerce yıllık bir tarihe sahip olan Mardin'de yaşamak, hem şans, hem de şansızlıktı! Keskin havasının, kurak toprağının, sıcacık insanın şansı, bağnaz geleneklerinin ve kısır bir döngüyle süre gelen göreneklerin şanssızlığıyla kararmıştı.
Cep Telefonunda yazılan ilk Kitap. Şu anda düzenlenmeye alındı. :)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞKA DÜŞME YANARSIN
Roman d'amourTANITIM Kaplumbağa gibi dışını sert zırhlarla örmüş... içinde yumuşacık bir kalp bırakmış erkek... Pars! O, bilinen Müjde Aklanoğlu erkelerinin en merhametlisi... 36 Yaşında, kendiyle barışık, vicdanı kuvvetli bir iş adamı... Tek varlığı erişileme...