Ben Neyim ?

Bölüm 3 - Bininci Gün

  Sabahın erken saatlerinde Kim Shin Hye uyandı. Etrafını yavaşça incelemeye başladı.  Odada bir şey eksikti. Hemde çok önemli bi şey tabi odada koskocaman kocası yoktu. Öyle sabahın altısında kalkacak biri değildi onu saat yedide uyandırmak için bile Osmanlı bando ekibine ihtiyaç vardı. Telefonunu eline aldı tam kocasını arayacak iken. Kapı açıldı kocası elinde muhteşem bir kahvaltı tepsisi ile içeri girdi...

-Günaydın hayatım. İyi uyuyabildin mi ?

-Aşkım sen ve böyle jestler hiç alışık değilim..

-Hayatım bugün yapmayacamda ne zaman yapacam bugünün ne olduğunu sakın unuttum deme..

  Aman tanrım bugünün önemi neydi acaba Kim Shin Hye tamamen bunu düşünüyordu. Evlilik yıl dönümleri değildi. Sevgililer günü hiç değildi...

-Canım çok üzgünüm.. Hatırlayamadım..

-Önemli değil hayatım sen yumurtanı ye bakayım soğumadan ben sana hatırlatayım..

-Tamam canım

-Bu kırmızı gülü görüyor musun ? Sana bir şey hatırlattı mı ?

  Kırmızı gül mü yavaş yavaş anılarını gözünden geçirdi. Bu kırmızı gülün ne anlamı olabilirdi. Ve sonra o günü hatırladı...

-Aaa tabi canım ya bundan tam 1000 gün önce seninle çiçekçide tanışmıştık..

-Sonunda hatırladın al hayatım bu gül senin , bininci günümüz kutlu olsun...

-Çok duygulandım...

  Bay ve Bayan kim romantik kahvaltılarından sonra bilim merkezine doğru yola çıktılar ve oraya vardılar.Kapıda Bay Jack vardı...

-Merhaba Bay Jack

-Merhaba. Bugün Bayan Bella hazırlayacağınız yeni formülü bitirmenizi istiyor.

-Tamam Bay Jack çok kısa bir işimiz vardı bugün bitirip deneklerde uygularız.

-Sizden beklentilerim büyük umarım beni hayal kırıklığına uğratmazsınız.

  Sözünü bitirip direk odasına doğru yol aldı. Kim Soo Hyun ve Kim Shin Hye çalışma yerlerine doğru ilerlediler. İçerde denekler onları bekliyordu. İkisi çinli tam 5 denek.. Odaya girdiklerinde Kim Shin Hye konuşmaya başladı..

-Sence bugün başarabilecek miyiz ?

-Bilmiyorum.. Umarım başarırız..

-Umarım... 

  Ve ardından çalışmaya başladılar saatlerce çalışmadan sonra akşama doğru 4 folmül geliştirdiler. Bu formüllerden birine erken hamile kalmayı sağlayan bir kimyasal maddede katmışlardı.Kim Soo Hyun ;

-Hayatım işimiz az kaldı. Bugün benden ne dilersen yerine getireceğim.

-Ne dilersem mi ?

-Evet.

-Emin misin?

-Tabiki

-Çocuk sahibi olmak istiyorum...

  Ne böyle bir dileği yerine getirebilir miydi ? Bu onun elinde olan bir şey miydi? Ve bunu nasıl gerçekleştirebilirdi ? Zaten senelerdir bunun için çabalıyorlardı. Onun isteğiyle olabilecek bir şey değildi..

-Hayatım biliyorum anne olmak istiyorsun ama bu benim elimde olan bir şey değil ?

-Elimizde..

-Nasıl yani.. Hayır sakın aklıma gelen şeyi düşündüğünü söyleme...

-Tamda onu söylüyorum.. Artık sıkıldım bir çocuk sahibi olmak istiyorum lütfen beni anla..

-Ama bu çok tehlikeli deneklerimizin sonucunu gördün..

-Bugün bizim 1000. günümüz değil mi ? Bugün ne istiyorsam yapacaktın hani ? Ne kadar  tehlikeli olursa olsun denemek istiyorum...

  Kim Soo Hyun karısı karşısında yenik düştü... Ona hayır diyemedi çünkü bugün ne derse yapacağına söz vermişti. Çalışmaları son buldu. Denekler üzerinde formülleri uyguladı ve onları yolladı. Şimdi sıra karısına gelmişti bunu yapabilecek miydi ? Ya sakat bir çocukları olursa yada daha kötüsü  bu folmülden karısı etkilenirse...

  Acaba Kim Soo Hyun ne yapacaktı ? Ya canından çok sevdiği karısını red edecek yada onun hayatını tehlikeye atacaktı...